5 / NİYETLER

151 18 16
                                    


    Oldukça yüksek tavanlı, içi on iki ahşap kolonla desteklenmiş, üst katta klana gelen misafirler için sekiz küçük oda bulunan, eski bir binaydı sürü evi. Alt kat tek bir oda şeklindeydi. Mutfak, içinde bulunan büyük ocak nedeniyle, arka bahçe de müstakil bir oda şeklinde düzenlenmişti.  Bu büyük salonun içindeki  şömine ve masayı saymazsak, yerlerde oluşturulmuş oturma gruplarıyla son derece sade ve soğuktu.Salonun ortasında, yirmi kişilik masa, klan yönetiminin toplantıları için fazlasıyla yeterliydi.

   Sürünün önceki yöneticisi, yani şu anda ki lider omeganın babası Aengus zamanında ki toplantılarda, masanın tamamı dolmazdı hiçbir zaman. Zira Aengus çevresine danışan, başkalarının fikirlerini alan bir yapıya sahip değildi. Ona göre bütün bunlar, sürü liderinin gücünü sarsar, ona olan güvenin kaybına yol açardı.

    Violet büyük masada gözlerini gezdirdi. Babası toplantı zamanlarında orada bulunmasına izin vermezdi. Onunla ilgili tek amacı, müttefik sürülerde ki yönetici alfalardan biriyle evlendirip, bunca yıl onu beslemesinin karşılığında çıkar sağlamasıydı. Ki bu ona göre en doğal hakkıydı. Hatta omega kız bu bilgiye sahip olmasa da, katıldığı savaştan döndüğünde, bu planını devreye sokacak, genç kızdan sonsuza dek kurtulacaktı.

    Johnny'nin babası Thomas'ı telaşa düşüren de, baş alfanın bu bilgiyi onunla paylaşmış olmasıydı. Oysa Violet, başkomutan için hep bir yedek plan olarak aklının bir köşesinde dururdu. Ve artık o planı devreye sokma zamanıydı.

    Baş Alfa ve Omega ortadaki yıpranmış masaya oturup, sohbetlerine orada devam ederken, Jo hızlı adımlarla sürü evinin ön kapısından çıkmıştı bile. Babasını Black'le ilgili olarak uyarması gerektiğini düşünüyordu çünkü.

    Yaşı evle eşit, eski ve yıpranmış masanın iki tarafına konmuş uzun banklarda, masanın her iki yanına gelecek şekilde karşılıklı oturdular Black ve Violet. Baş Alfa karşısındaki Omeganın gözlerine dalmış görünürken, aklından neler geçtiğini tanrılar bilirdi. Fakat bunun, az önce çıkıp giden alfanın ardından uzun uzun bakmasıyla ilgisi olduğu çok barizdi.

    Black'in liderlik vasıflarından belki de en önemlisi, kurt güdüleriyle de birleşip üst seviyeye çıkan ön sezileriydi. Ve sezgileri ona elini çabuk tutmasını, yoksa geç kalacağını söylüyorlardı.

    '' Ben...''

    '' Sana bir şey sorabilir miyim alfa?

        İkisi de aynı anda konuşmaya başlayınca, alfa kızın söyleyeceğini merak ettiğinden,

    '' lütfen devam et''

    Diyerek omegaya öncelik verdi.

    Violet düşman sürünün lideri alfayı gördüğünden beri aklında hep aynı soru dolaşmaktaydı. Dolayısıyla lafı hiç dolandırmadan, direkt sordu sorusunu;

    '' Neden buradasın?''

    Derin bir nefes alıp, gözlerini mümkün olduğunca uzun genç adamın gözlerine dikerek - kimsenin gözlerine uzun uzun bakamazdı çünkü- devam etti konuşmasına;

    '' Senden tek bir şey istiyorum. Ne kadar acımasız olursa olsun gerçeklerle baş edebilirim. Sana söz veriyorum, ben de sana karşı her zaman dürüst olacağım. Bana karşı dürüst olur musun?''

    Baş alfa, pek de yalandan hoşlanan biri değildi zaten. Sahip olduğu güç, yalana ya da dolaylı yollara ihtiyaç duymadan, istediğini almaya yetiyordu. Ona göre yalan, acizlerin ve korkakların işiydi. Gerçeklerle başa çıkamayanlar sığınırdı yalanlara. Bu nedenle omeganın sözleri, ona daha fazla saygı duymasına yol açmıştı. Genç kıza cevaben;

VİOLET (DÖNÜŞÜM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin