Bu bölümü biricik objem HiraethHP için şey ediyorum. Seni seviyorum aşkitom<31
******
Kameralarımı masaya güzelce koyduktan sonra ellerimi birbirine çarpmıştım. Taehyung'un gelmesine 10 dakikadan az bir süre kalmıştı. Aslında tam saat kaçta geleceğini mantıken bilemezdim çünkü dörtte demişti ve ondan biraz önce veya biraz sonra da gelebilirdi çünkü, o bir insandı?
Kafamda kendi kendime konuşurken kapının çalmasıyla saate bakmıştım, 15:58. İki dakika erken gelmişti. Kapıya ilerlerken, koridordaki aynadan kendimi kontrol etmiştim son bir defa. Bu sabah sadece adresi tam olarak öğrenmek için attığı mesaj dışında konuşmamıştık.
Kapıyı açtığım zaman karşılaştığım şey, saçlarıydı? Kafasını eğmişti. Bu yüzden sarı saçlarını görüyordum. Kıyafetlerini süzerken normal düz bol bir gömlek ve siyah kotla duruyordu. Sadeydi. Sade ama, şık.
Kapıyı biraz daha aralayıp geçmesine izin verdiğim zaman o kafasını kaldırıp beni kısaca süzmüş ve ayakkabılarını çıkartıp eve girmişti. En azından ayakkabılarını çıkartıyordu. Eh, bu da bir şeydi sonuçta. Benim gerizekalı arkadaşlarım çıkartmıyordu bile.
İçeriye yavaş yavaş geçerken bana bakmıştı tekrardan. "Oh şey, hoşgeldiniz Taehyung Bey." Taehyung Bey diyordum çünkü, yazışırlarken sizli konuşması gerektiğini falan söylemişti işte. Onun yüzünde gülmemek için kendini sıktığını belli eden bir ifade belirirken ilk defa sesini duyacağım için meraklı bakışlarımı ona dikmiştim. O da dudaklarını aralayıp konuşmuştu. "Taehyung desen yeterli."
Bunu demesi ile dudaklarımı kıvırırken salona geçmiştik. Koltuğa oturması için işaret verirken o da oturmuş ve evi inceledikten sonra gözlerini tekrar benim bedenime değdirmişti. "Mesajlaşırken öyle dediğin için demiştim. Her neyse," dudaklarımı ısırıp etrafıma bakındım. Ne demem gerekiyordu?
"Ne zaman başlamamı istersin?" Sesi ile ona bakmıştım. Paranın yarısını teklif etmeseydim, burda olmayacağını ikimiz de biliyorduk. Biraz, para gözdü galiba?
"Um..aslında video fikirlerim var birkaç tane. Liste yapmıştım ve..24 saat boyunca havuzda kalmak gibi bir fikrim var." Ona baktığımda gülmemek için alt dudağını dişliyordu. Cidden mi? Sürekli böyle yaparsa anlaşamazdık ki..
"Biraz..klişe?" Yo, değildi. Bir kere bu fikri ben bulmuştum ve-ve diğerleri çalmıştı?! Kameramanım olmadığı için çekememiştim ki... "Yine de Taehyung, çekeceğiz. Havuz müdüründen falan izin alacağım ve tüm gün orayı bize kiralarlar."
O kafasını sallayıp beni onayladığında derin bir nefes verdim. "Ve editleri ben yaparım," tekrar beni onayladığında zaten çatık olan kaşlarım daha çok çatılmıştı. "Bir şey demeyecek misin?" Salonda dolaşan gözleri beni bulduğunda mimiklerini izliyordum dudaklarımı birbirine bastırmış şekilde. Yalan yoktu, cidden çok yakışıklıydı.
"Diyecek bir şey yok. Parayı direkt mi alıyorum yoksa-" derin bir nefes alıp sözünü kesmiştim. "Ay sonunda." Sonuçta parayı alıp kaçabilirdi. Aslında onda bu tip yoktu ama yine de, ne olur ne olmaz diye ay sonunda verecektim parayı.
"Sen bilirsin. Yanlız birkaç durum olduğunda da, verirsin daha önceden bir zahmet." Gözlerini devirip doğrulduğunda ben de onun gibi doğrulmuştum. "Onları sayma yahu. Her neyse, bir şey içmek ister misin?" Konuyu dağıtmak adına sorduğum soru ile kafasını hayır anlamında sallamıştı.
"Eğer konuşacak başka bir konu yoksa, gideceğim. İki gün sonra demiştin. Öyle değil mi?" Dudaklarım büzülürken hafifçe sallamakla yetinmiştim başımı. O ayağa kalkarken ben de arkasından kalkıp kapıya ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐂𝐚𝐦𝐞𝐫𝐚𝐦𝐚𝐧 📽| 𝐓𝐚𝐞𝐤𝐨𝐨𝐤
FanfictionÜnlü youtuber Jeongguk'un, kameramana ihtiyacı vardı. Düz yazı + Texting