𝐨𝐧𝐞 𝐬𝐡𝐨𝐭 💎

1.1K 40 29
                                    

Güzel bir sabahtı. Gün ışıkları Jaemin'in odasına sızarak sıcaklığı ile onu okşuyordu. Nasıl da seviyordu yazı! O gözlerini araladı ve bakışlarının netleşmesi için bir kaç dakika bekledikten sonra şapşalca yataktan kalktı.

Bugün Renjun, Mark, Haechan, Jisung ve Jeno ile dışarı çıkması gerekiyordu, fakat sanırım üşengeçliği yeniden kontrolü alacaktı ve evde kalmasını sağlayacaktı.

Okulun kapanışından beri arkadaşlarıyla görüşmemişti, yani iki haftadan fazla bir süredir. Onlar onu her gün arayarak aralarına katılmalarını istiyordu fakat Jaemin her seferinde kabul etmiyordu.

Dışarı çıkası yoktu, üstüne üstlük Jeno'yu da göresi yoktu. Çünkü Jeno her saniye başı saçma şeylerle onu tavlamaya çalışıyordu. Evet, yakışıklı ve iyi biriydi, yakın oldukları da söylenebilirdi.. ama sadece o kadar.

Ayağa kalkarak sabah rutinini yapmak için banyoya yöneldi. Yüzünü yıkadıktan sonra dişlerini de fırçaladı ve odasına döndü. Göz ucuyla telefonuna bakındı ve alarak saate baktı. Saat sabah onbirdi, ve öğlenden sonra ikide buluşacaklardı.

Aklından tekrar onları arayıp klişe bahanelerden birini uydurup tekrar evde kalmak geçti.

-Ne olur ki? - Hafifçe omuz silkti ve Jisung'ın numarasını aradı.

-Jaemin var olduğumu hatırladı! Aman Tanrı'm, gurur duyuyorum! - Küçük olanın sabah esprileri onu sinirlendirdi ve neredeyse telefonu kapatacaktı.

-Merhaba Sungie! - gıcırtılı bir ses ile konuştu Jaemin, Jisung'ın bundan ne kadar nefret ettiğini biliyordu.

-Hyung, bundan nefret ettiğimi biliyorsun! - bağırdı küçük olan.

-Evet, biliyorum. Dışarı çıkmayacağımı söylemek için aradım.

-Tekrar mı? Neden şu apartmana kapandın? Tüm gün oradasın. Sizinkiler tüm yaz evde değil, fakat sen sadece sessiz sakin duruyorsun, anlamıyorum seni.

-Komşunun köpeğini gezdirmem gerek.

-O halde seninle geleceğiz. -Küçük olan ısrar etmeye devam etti.

-Tek başıma da halledebilirim. -Nana hızla telefonu kapattı ve yatağa attı.

Derince nefes aldı ve mutfağa gitti, kendine patlamış mısır hazırlayıp oturma odasındaki koltuğa yerleşti. Kumandayı alarak rastgele bir kanal açtı.

°°°

Çocuklar artık çıkmıştı, anlaşılacağı üzere Jaemin'siz.

-Ve bu sefer ne dedi sana? -Sorusunu yönelttiği sıra Haechan'ın sinirli olduğu sesinden de belli oluyordu.

Onlar yakındaki alışveriş merkezine ilerliyorlardı. Orada biraz zaman geçirip ardından da Jaemin'in evine giderek onu oradan zorla çıkaracaklardı.

-Komşusunun köpeğini gezdirmek zorundaymış. -Jisung herkes içeri girene kadar kapıyı tuttu ve ardından da onların peşinden ilerledi.

-Kilise faresi gibi orada saklanıyor, ona ne oluyor cidden bilmiyorum. -Yakındaki mağazaya içecek almak için girerken Mark konuştu.

-Alışveriş merkezlerinde iki kat daha pahalı olduğunu biliyorsun. Az önce buraya gelmeden önce bir marketten geçtik, orada çok daha ucuzken neden buradan alıyorsun? -Donghyuck onu tersleyerek yanına geçti. 

-Hyuck her şeyde bir kusur buluyorsun, sus artık. -Dışarda Jeno ve Jisung ile birlikye bekleyen Renjun seslenmişti.

Haechan onu duymazdan geldi ve bir süre bakındı, ardından da bir fanta alıp kasaya ilerledi. Diğer ikisinin yanına gitti ve sesli bir şekilde içeceğini açtı.

Sex? Uh, No! || NoMin (oneshot)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin