Gözlerimi açtım yatıyordum kolumda serum vardı ağzımda oksijen maskesi. Boynumu oynatamıyordum çok acıyordu. Gözümle etrafa bakmaya başladım. Odanın içini dışardan vuran sokak lambası ışıtıyordu. Loş bir ışık. Yanımda birinin oturduğunu gördüm bir karartı gibiydi. Birden üstüme çıktı ve beni boğmaya başladı. Nefesim kesiliyor sesim çıkmıyordu. Zaten hiç bir yerimi oynatamıyordum. Odanın kapısı açıldı bir sülliyet girdi içeri abim geldi zannetmiştim. Hızlıca yanıma geldi ve elini uzattı ona döndüğümde yüzü olmayan garip bir şey gördüm ve avazım çıktığınca bağırmaya başladım...
Gözüm tekrar açıldı dedem başımda dua ediyordu. Ama o yaşadıklarım gerçekti birden nereye gidebilirlerdi ki. Rüya olamazdı. Hayır ya hayır rüya değildi bu çok korkuyordum. İlk defa böyle oluyordu. Dedem sakinlikle terimi siliyordu sakin ol oğlum sakin ol diye beni yatıştırıyordu. Kalp ritmini ölçen alet sesi yavaşlamaya başladı. Nabzım 100 ü geçmişti sanırım. Işığı açtı abim su içirdi. Gözlerimi kapatamıyordum. Aynı oda da aynı şekilde yatıyor ve olanlara anlam getirmeye çalışıyordum. Dedemin üzüntülü bakışları beni daha çok meraklandırıyordu ama sormaya korkuyordum. Bu olan ne dede demek geliyordu içimden ama soramıyordum. Abim bi an kalp krizi geçiriyorsun sandık dedi garip garip inlemişim. Yaşadıklarımı gerçek hayatta yaşamışım resmen tek farkı onlar görmedi bence yada kullandığım uyuşturucu beynimi yakmıştı. Allaha dua etmeye başladım. Bir daha olmasın içmicem bir daha hap kullanmicam. Klasik başımız sıkışınca hatırlarız demi. Allahtan başka sığınağımız yok bunu bir kere daha anlamıştım. Aklıma emel mert ve merve geldi. Abime döndüm neredeler dedim. Emel ve mert yoğun bakımda da dedi. Merveyi sordum o da yanındaki yatakta dedi. Yaşadıklarım beni o kadar sersemlettiki yan yatakta yatan merveyi görememiştim. Ben olayı hala atlatamadan hemşire geldi elinde bir iğne vardı. Ne yapıcaksınız dedim. Bana dinlenmem gerektiğini söyledi. Ama ben korkuyordum tekrar aynı şeyleri görmekten. Elimi kolumu oynatıp zorla karşı gelmeye çalıştım lütfen ben uyumak istemiyorum dedim ama ne nafile direk vurdu iğneyi sizi düşünüyoruz beyfendi dedi ve bende film koptu. 2 gün uyumuşum o iğneyle ama kalktığımda boynumu kollarımı ve ayaklarımı daha az acıyla oynatabiliyordum. Odada kimse yoktu. Yanıma baktım merve uyanmıştı. Benden daha dinçti kaza da arabanın içinde olmasa ufak bir bisiklet kazası felan geçirmiş zannederdim kesin. Sadece anlında bandaj vardı. Mert ve emel iyiler merak etme dedi bana ilk cümle olarak sanki sorcağımı anlamıştı. Yüzünde hafif bir gülümseme vardı. Çıktılar mı yoğun bakımdan. Derken abim girdi içeri. Koltuğa oturdu. Bende biraz doğruldum. İyi gözüküyorsun bugün dedi. İnşallah yakında emelle mertte yoğun bakımdan çıkar dedi. Merveye döndüm bu mu iyi halleri dedim sinirliydim ama merveye değil yaşadıklarımızdan dolayı sinirliydim. Bunu etradımdakilere neden belli ediyordum bilmiyorum. O sırada Merve "bana öyle dediler bırakmıyorlar ki gidip kendimiz bakalım." der demez polisler geldi içeri. "Selamın aleyküm geçmiş olsun. İyi görünüyorsunuz sizden ifade alabilirmiyim yaşadıklarınızı anlatabilirmisiniz" dedi. Aleyküm selam memur bey anlatırım dedim. Bütün olayı anlattım tabi kullandıklarımı ve merti değişik görüşüm dışında. Aradan bir kaç gün geçti artık taburcu olucaktık. Abim eşyalarımı topladı merveninde yanında ablası vardı. sanki abimle flörtleşiyor gibilerdi. Pek dikkat edemedim. Yorgundum çünki. Odanan çıkınca direk yoğum bakım ünitesine gittik ama içeri almadılar. Aynadan görüyorduk onları. İlk mertin olduğu odaya baktım. Üzülemiyordum. Sanki duygularım çekilmişti içimden. Emele bakma istemiyordum bile onu öyle görmek... İnanın bana emeli çok seviyordum o da beni seviyordu. Beni en iyi anlayan zorlamayan biriydi. beni kendisinden önce görüyordu. Bende onu tabiki de. Arabadan fırlama anı gözümün önünden gitmiyordu bir türlü. Yavaş yavaş yere bakarak onun olduğu odaya doğru gittim. Kafamı kaldırdım zorlukla. her tarafı sargıydı. O güzelim yüzü çizikler ve dikiş iziyle doluydu. Ağlamamak için kendimi çok zor tutuyordum. Merve girdi koluma hadi eve gidelim biraz dinlen sonra yine geliriz. Dedi abimde onaylarca baktı bana. Emeli bırakmak istemiyordum ama heryerim ağrıyordu. Biraz daha ayakta dursam büyük ihtimal bayılırdım zaten. Konuşamıyordum konuşsam ağlamaya başlicaktım. O yüzden kafamla onayladım sadece. Arabaya bindik abim sürüyordu arabayı. Mervenin ablası öndeydi. Merve elimi tuttu. Ona baktım bana dediki "biz mertle yeni tanıştık siz emelle çocukluktan beri. acını anlıyorum. İçine atma herşeyi kötü olursun. Ben yanındayım. ne zaman içini dökmek istersen dinlerim seni. Benden sır çıkmaz merak etme." içimi soğutmuştu biraz sanki bu dedikleriyle. Elimi elinin üstüne vurarak teşekkür ettim. Elimi çektim ve tekrar yolu izlemeye koyuldum. İlk onları eve bıraktık. Sonra biz eve gittik. Odama çıktım. Yastığa kafamı koyduğum gibi uyudum...