19

1.2K 90 28
                                    

Jungkook

Odasından çıktığımda buraya gelen Jimin ile karşılaşmıştım. Bana çapkınca gülümseyip yanıma geldi ve cilveyle konuştu. "Siz dün ne yaptınız ya?"

Offladım. "Saçmalama ya, uyuduk sadece. İkimiz de çok yorgunduk."

Teorisine ısrarla devam etti. "Niye kendi yatağında uyumayıp onunla beraber yattın o zaman? Bir de sevgili değiliz diye çırpınıyordun."

Onu duymazdan gelip odama girmeden konuştum. "Bu saçmalıklarını Bay Min sakın duymasın."

Odama gidip lavabodaki işlerimi bitirdikten sonra istemeyerek kıyafetleri çıkardım. Ne yalan söyleyim, aslında üstündeki erkeksi kokuyu çok sevmiştim. Gardroptan bordo rengi bir sweat ve siyah bir pantolon giydim. Saçlarımı da düzgün bir şekile getirip odamdan çıkıp aşağı indim.

Çok kızıyorum kendime, dün acayip bir koz geçmişti elime ancak ben salak gibi uyuya kalmıştım. Ayrıca bundan sonra herkesle -herkes dediğim Yoongi- pek yakın olmasam daha iyi olur. Buraya iş için geldiysem işimi yapmalıyım. Kendime gelip soğukkanlılığımı korumam gerek.

Tam merdivenlere gelmişken gördüğüm Jin ile arkama dönüp odama gitmeyi planlarken birine çarpmıştım. Afallayarak çarptığım kişiye baktım. Yoongi'ydi. "Üzgünüm Bay Min-"

Tepkisizce lafımı böldü. "Birini mi gördün? Neden geri döndün?"

Pot kırmamaya çalışarak hiç düşünmeden cevap verdim. "Telefonumu unutmuşum. Onu almak için odama gidiyordum."

Hmmladı. "İyi, alıp aşağı gel."

Hay sikeyim ya. Şu Jin ile hiç uğraşmak istemiyorum.

Geveledim. "Aslında başkasıyla kahvaltı yapacaktım da-"

Anında hiç düşünmeden reddetti. "Olmaz."

Şaşırarak baktım ve çocukça mırıldandım. "Ya ama neden~?"

Tek kaşını kaldırdı ve otoritesini devam ettirdi. "Patronunu mu sorguluyorsun?"

Bir şey dememe izin vermeden asilce merdivenlerden inmeye başladı. Ne yapacağımı şaşırırken offlayarak odama gittim. Güya telefonumu almış gibi yapıp çıktım ve aşağı indim. Jin ve Yoongi bir şeyler konuşurken görünce bir süre tepkilerini izlemek için onlara baktımki tam o sırada Yoongi ile göz göze gelmiştik. Şüphe duymasın diye gözlerimi kaçırmadım hatta gülümsedim. Beni şaşırtan bir şey yaparak o da bana gülümseyip bir süre öylece bakışmıştık.

Ancak önüme geçip Yoongi'yi kapatan hizmetli ile aramızdaki bakışma bozulmuştu. "Nereye bakıyorsun öyle?"

Bu çıtı pıtı kızı hep etrafta görüyordum ancak bir şekilde tanışamamıştık. "Hiç~ Bir şey mi diyecektin?"

Omuz silkti ve sıcakkanlı bir şekilde gülümsedi. "Yok sadece seni boş görünce tanışmak istedim. Ben Yeji."

Ben ilk bakışta insanları tanımlayan biri olarak bu kızdan hiç ama hiç hoşlanmadım. Sinsi bu belli. Yapmacık bir gülümseme sundum. "Ben de Jungkook, tanıştığıma memnun oldum."

Utanarak mırıldandı. "Şey ya ben bir şey diyecektim aslında, biraz hadsizce ama-"

Lafını kesip bir nevi kısa konuşmasını belli ettim. "Evet?"

Uzatmayıp ağzındaki baklayı çıkardı. "Ben Jimin ve Taehyung'un konuşmalarına istemsizce kulak misafiri oldumda, acaba senin Bay Min ile aranda bir şey mi var?"

Anlaşıldı, Yoongi'ye tutulmuş bu. Omuz silktim. "Hayır hiçbir şey yok. Ayrıca insanların konuşmalarını dinlememelisin."

Offladı ve gerçek yüzünü belli etti. "İstemsizce kulak misafi oldum dedim ya-"

O sırada Yoongi'nin erkeksi sesini duyduk. "Sofra neden hâlâ hazır değil Yeji?"

Yeji ona döndü ve mazeretini bildirdi. "Üzgünüm, Jungkook'a bir şey sormuştum da." İşine koyulmadan bana döndü. "Bana yardım eder misin?"

Jimin bizi böldü. "Aslında Jungkook bana yardım edecek Yeji."

Yeji somurtarak mutfağa döndü. Jimin'de bana döndü. "Jungkook senden bir şey isteyebilir miyim?" Merakla ona baktım ve konuşmasını devam ettirmesi için başımla onu onayladım. "Kahvaltıdan sonra Yoongi hyung şirkete gidecekte ordan sana bir dosya verecek, Taehyung alacaktı ancak ben onunla biraz yalnız kalmak istiyorum. Onu bizim için getirir misin lütfen? "

Gülümsedim. "Tabii, sorun değil."

My Spy/Yoonkook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin