Burak;
"Komutanım kamyondaki bütün malzemeleri indirdik"
"Tamam geri kalan eşyaları dağıtırsınız."
Bugün köye gelmiştik ve tüm yardım malzemelerini vs erzakları ihtiyaç sahiplerine dağıtmıştık. Buradaki küçük çocukları gördükçe içim parçalanıyordu, ama bir şey vardı. Yüzlerindeki o gülümseme hiç eksik olmuyordu. Gerçekten bu çocuklar çok güçlüydü, buna bir kere daha şahit oldum. Her şeye rağmen o yüzlerinde hep gülümseme vardı.
"Burak Üsteğmen " sese doğru döndüğümde komutanımı gördüm Hande"nin yanından geliyordu. ne söyledi acaba? bir sıkıntı var dı ama ne?
"Emredin Komutanım"
"Çocukların arasından biri çok hastaymış bu nedenle bu gece burada kalıyoruz. Diğer askerlere bildir." Neyseki hemşireler işini iyi yapıyordu. Yoksa çocuğun durumu daha kötü olabilirdi. Deneyimli ve işinde başarılı olan hemşireleri özel olarak getirmiştik.
" Hadi geri kalan eşyaları indirelim"
" biz hepsini indirdik komutanım"
"Tamam Burak ben gidip şu hasta olan çocuğa bir bakayım" diyip yanımdan ayrıldı.
Sabahtan beli canımı sıkan şeyler var. İlk başta Hande olmak üzere, Sanem de nereden çıkmıştı şimdi? üstelik kızla benim bir alakam yokken, birden bire nasıl sanem'in benim sevgilim olduğu kanıtına vardı? anlamış değilim. Saçmaydı ben ve o kız hemde çok saçma eğer benim hakkım da orada burada Burak benim sevgilim demişse, işte bu sefer çok kötü olurdu. Bir kere öyle bir şey imkansız ben ve bir kadınla beraber olmak her neyse ilk fırsatta Hande ile bu konuyu konuşmam gerek. Bir şey var ama yakında kokusu çıkar.
●●●●●
Muhtar'ın evinde misafir edinmiştik. Zaten burada kalacak başka yerimiz yoktu. Gerçi buradakiler misafir karşılamak konusunda oldukça iyiler, sıcak kanlılar ve her şeye rağmen neşeliler.
Muhtar Beyden konu açıldı ve bir oğlunun terörist olduğunu söyledi. Üzüldüğü açıktı gerçekten zor bir durum bir evladı asker diğeri ise terörist.
Muhtarın anlattıklarından sonra gözüm Hande'ye kaydı gözleri dolmuş bir vaziyetteydi kötü görünüyordu hava almak için dışarı çıktığın da Mert' te peşinden gitmişti. Ne işin var senin Hande'nin yanında be adam hemen arkasından bende gittim sonuçta Hande arkadaşımdı öyle değil mi? Kötü ve yanında olmak istemem normal bir şey.
Hande ve Mert'in yanına yaklaştığımda istemeden kulak misafiri oldum. 'Sanane lan Hande'den sanamı kaldı onu teselli etmek' diyesim vardı ama hangi sıfatla söyleyecektim ki. Hande çok farklı bir kızdı. Diğer tanıdığım kızlar gibi değildi. Gerçi ben pek kız tanımam ama her yerde kendilerini belli ettikleri için az çok biliyorum. Ama Hande'de onu özel kılan çok farklı birşey vardı. Şuan bunları neden düşündüğümü kendim bile bilmezken bunu umursamayıp hemen Hande'nin yanına gittim ve o sırada Mert' de gidiyordu. Bir zahmet bir git be adam.
"Iyi misin kötü görünüyordun?"
Ela gözlerini gözlerime dikti. Hâlâ o umursamaz bakışları vardı gözlerinde ve bu benim canımı sıkıyordu hemde fazlasıyla. Tamam kovdum falan ama bu karar da tavır yapılmazki canım. Sonuçta bende keyfimden kovmadım. Delimiyim ben bana yardım eden birini evimden keyfimden kovayım? Neden bunu bir türlü anlamıyordu?
Sorduğum soruyla sadece
Olumlu anlamda kafasını sallamakla yetindi. Konuşma gereği bile duymadı.
Biraz teselli ettikten sonra yanından ayrıldım. Aslında o Sanem konusunu konuşmak istiyordum ama zamanı değildi. Daha sonra konuşsam iyi olucak. Kız bu haldeyken bide durduk yere Celallanmesine göz yumamam. En büyük sıkıntı komutanım burada, bide onun yanında Hande kendini kontrol edemesse artık komutanım beni ne yapar bilemem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nişan Al
حركة (أكشن)Belki de sonunuzun olduğunu düşündüğünüz her şey bir başlangıçtır... Kapak Tasarımı@-mahbub