Geçmişten Kalan

12

Uyandığımda saat 15.00 dı. Odamın camlarını açıp odayı havalandırdım. Lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa indim.

Telefonda şarkı açtım ve kendime kahve yaptım. Ceketimin cebinden de sigarayı aldığımda balkona geçtim ve içmeye başladım.

Tam o sırada telefonum çaldı. İçeriye geçtim. Telefonu arayan kişiye baktığında Selindi.

"Naber kanka?" dedi Selin.

"İyiyim sen nasılsın?"

"Ben de iyiyim de ne oldu taşınabildin mi? Aklım sende kaldı." dedi.

"Evet çok az kaldı." dedim.

"Yanına gelmek istiyorum hem sana yardım ederim hem belki sohbet ederiz olur mu?" dedi.

"Tabi gelebilirsin konum atıyorum." dedim.

"Tamam 20 dakikaya oradayım." dedi ve telefonu kapattı.

Selin geleceği için ona kahvaltı hazırlamak istedim ve mutfağa geçtim.

Domates, salatalık, zeytin, omlet derken sofrayı hazırlamıştım.

Çayı da demlediğimde her şey hazırdı tam o anda da kapı çaldı.

Kapıyı açtım ve "Hoşgeldin." diyerek ona sarıldım.

"Hoşbuldum evin çok güzelmiş." dedi.

"Teşekkür ederim girsene içeri." dedim.

Elindeki kabı göstererek "sana kurabiye yaptım damla çikolatalı senin sevdiğinden." dedi ve yanağımdan öptü.

"Kahvaltı yaptın mı?" dedim.

"Saat üç buçuk tabiki de yaptım ama yine de yerim." dedi gülerek. Ben de güldüm ve masaya geçtik.

"İrem pişman mısın?" dedi

"Anlamadım neyden?" dedim.

"İrem anladın neden uzatıyorsun ki?" dedi haklıydı anlamıştım.

"Evet yani mutluyum ama keşke gitmeseydim bana ailemden kalan en önemli yerdi. En güzel anılarımın geçtiği, en güzel günlerimin geçtiği yerdi ama yine de artık iş işten geçti." dedim.

Kafasını sallayarak "anladım." dedi. Daha sonra konuşmaya başladı "İstersen ben o kadınla konuşurum tekrardan evine geçersin." dedi.

"Yok yok hayır geçmek istemiyorum zaten o da buraya gelmek istemez hem de ikimiz de yerleştik hiç gerek yok." dedim.

"Neyse boşver de Kaan'la ne zaman görüşeceksin bir daha?" dedi.

Kaan lafını duyduğumda heyecanlanmıştım.

"İşte 3 ay sonra görüşeceğiz ve ayrılmayacağız." dedim kararlı bir şekilde.

Seline baktığımda gülüyordu.

"Onu gördüğünde ne düşündün?" dedi.

" Yani 1 yıl görmedin daha sonra bir anda görünce ne tepki verdin?"dedi meraklı bir şekilde.

3 gün öncesi gözümün önüne gelmişti.
Ne güzeldi.

Gülerek konuşmaya başladım.

"Onu görünce ilk başta gözlerime inanamadım. Hayal görüyorum sandım. Daha sonra gel yanıma otur deyince ona sormak istediğim o kadar soru vardı ki. Bi yandan vurmak istiyordum bi yandan da o muhteşem sesini duymak istiyordum. Bir yanım kalk git diyordu bir yanım kal dinle geçerli sebebleri vardır belki diyordu ve bende kaldım onu dinledim." dedim.