Pogi

18. Bölüm

Hızla Işıktan ayrılıp ona anlamaz gözlerle baktım "ne yapıyorsun sen Işık "dedim "seni çok seviyorum Araf lütfen bana bir şans ver " dedi gözüm Yankı'ya kaydı ve yüzüm düşmüş bir biçimde Işığa baktım ve düşüncesini okudum

lütfen sevgilisi olmasın onu çok seviyorum

Üzgün bir şekilde "benim sevgilim var Işık özür dilerim" bana üzgünce bakıp güldü "geçmişte yaptığım hatalar için özür dilerim Araf "dedi arkasını dönüp gitmeye başlayınca kolundan tuttum "elbet seni'de biri sever ama benden sana bir tavsiye hataya yer verme yoksa üzülen taraf sen olursun "dedim ve sarıldım Yankı yerinden kalkıp yanıma gelmeye çalıştı ama kuzenime göz atıp gelmesini engelledim Işık ağlamaya başlamıştı gözüm Fehmi'ye takıldı bana üzgün bir şekilde baktığını gördüm ona baktığımı görünce eliyle başını işaret etti

demek istediğini anlamıştım düşüncesini okumamı istemişti başımla onayladım ve okudum

ÜZMEDEN SÖYLESEYDİN KEŞKE BAKSANA ÇOK ÜZÜLDÜ

yüzüm düştü ve Işığa baktım ,ağlamaktan gözleri kızarmıştı tam elimi yüzüne sürüp gözyaşlarını silecektim ama bir anda mavi ışıkla yok oldu etrafıma bakındım kimse yoktu Işık kapnın önünde belirince gözüm şok içinde açıldı şaşkın bir şekilde Fehmi'ye baktım o da en az benim kadar şaşkındı koşarak Işığın yanına gittim bana bakıp "ne oluyor Araf" dedi "hemen buradan gitmeliyiz."dedim kolundan tutup sürüklerken düştü ve dizini taşa çarptı hiç zaman kaybetmeden hemen kucağıma alıp eve doğru yol aldık

***

Eve geldiğimizde yağız "bunun ne işi var burada " dedi "Işığın ışınlanma gücü var Yağız eğer hemen Pogiye götürmezsek bizi alacaklar Dünya ve Pogi arasında savaş hemen geri dönmeliyiz ama önce , Işığın anne ve babasını da almalıyız "dedim Işık bana bakıyordu bende ona doğru bakıp "Işık şimdi dediklerimi uygula emin olmalıyız " dedim herkes beni onayladığında Işık bana şaşkınca bakıp başını aşağı yukarı salladı "şimdi bu evde bir yere , mesela Yankı'nın yanına gittiğini düşün " dedim gözünü kapatıp uyguladı ve bir anda Yankı'nın dibinde belirdi Fehmi "ne oluyor lan Dünya'da bir Pogi'li çıkması imkansız eğer bunun için anne ya da babasının Pogi'li çıkması lazım yoksa sen bir melez misin ?"söylediklerini onayladım ve konuştum "şimdi gidiyoruz eğer kapıya polis , jandarma ,özel harekat hatta annen bile gelse açmamalısın yoksa savaşın başlangıcı olursun Yağız "söylediklerimi onayladığında yavaşça etrafı konrtal ederek Işığın evine doğru gidiyorduk benimle gelen kişi sadece kuzenim'di çünkü sadece biz kendimizi koruyorduk ama gerektiği zaman birbirimiz için canımızı verirdik

***

evin önüne geldiğimizde bir süre birbirimize baktık sonra kapıyı çaldık kapı açıldığında Işığın annesi çıktı "Araf ne zamandır görünmüyorsun etrafta " dedi "şimdi sohbetin sırası değil Asel şimdi bana gerçeği söylemek zorundasın yoksa dünyanın sonu olacak " dedim beni onayladığında "şimdi senin , kocanın ve Işığın kimliğini getir eğer sahte bir kimlik getirirsen dünya'nın sonu olacak umarım ciddiyetimi anlamışsındır?"dedim içeri gitti ve geri geldi ama elinde silahla geldi pompalı tüfekle bana sıktı ama Ateş'ten kalkan oluşturdum içine Fehmi'yi de aldım bana şaşkınca bakan Asel "sen Pogi'li misin Araf "demek Poginin varlığından haberi vardı."evet hatta sen ya da kocan da Pogi'li Işığın özel bir gücü var "elindeki silahı yere bırakıp yanıma geldi "ben ve kocam da pogi'liyiz ama özel bir gücümüz yok ya da var bizim haberimiz yok bize hiç kendini belli etmedi." dedi ona baktım "hemen pogi'ye dönmeliyiz Işık hiç beklemediğimiz bir anda ışınlandı yani gücü ışınlanma hemen hazırlanın gidiyoruz" dedim onaylayıp içeri girdi yaklaşık yarım saat sonra 2 bavulla geldi kocası bir bavul aldı bende öteki bavulu aldım "Işığın bavulu nerde" dedim "eyvah unuttum" dedi içeri girerken kolundan tuttum "sen Yağız'ın evine git" dedim ve Fehmiye baktım "evin yolunu biliyormusun " başını aşağı yukarı salladığına "hadi zaman " dedi ben ise Işığın odasına girdim kıyafet dolabını açıp içindeki kıyafetleri bir çantaya doldurdum hemen çantanın ağzını kapatıp elime aldım dışarı çıktığımda 2polis gördüm bana doğru geliyorlardı hemen adımlarımı eve çevirdim kapı'yı kapatıp kilitledim kapıya defalarca vurdular arka pencereden çıkıp eve geldim.

"hemen gitmeliyiz peşimize düşmüşler "dedim ve Işığa baktım korku ile koltuğa sinmişti" Işık korkma buradan hemen gideceğiz "dedim bana bakıp" tamam " dedi" portalı açıyorum hadi gidiyoruz.
Sizde geliyorsunuz Yağız, Semra "beni onaylandıktan sonra bavul getirdiler."siz çoktan hazırlık yapmışsınız "dedim. " biliyorduk böyle bir şey olacağını aslında "onaylayıp portalı açtım.

Kapı birden gürültülü bir şekilde kırılınca gözüm oraya kaydı silah sesi ile yanımda inleyen Yankı'ya baktım şaşkınlıkla gözlerim büyürken bir el ateş sesi daha duyuldu bu kez vurulan Kuzenimdi ikisinde acı içinde inlerken sinirle soluyup portalı açtım "hemen gidin" dedim ve bir ateş kalkanı oluşturdum sıkılan kurşunlar ezilip kalkanın önüne düşerken herkes çoktan gitmişti " sıkmayın artık işlemiyor işte kalkana" dedim pes edip ateş etmeyi bıraktılar bende geri savuruş yapıp hepsini kül ettim portalı açıp tam gidecektim ki bir silah sesi duydum arkama baktım bir asker duvarın arkasına saklanmış ve çıkıp ordan bana ateş etmişti kolumu sıyırıp geçen kurşun izine sinirlenip gözlerimden lav çıkarttım önce duvar en son Asker eridi portalı açıp Pogi'ye geçtim...