Multimedyada Kore'deki WTAF okçuluk müsabakasından bir Türk okçumuz ilerleyen bölümlerde kendi fotoğraflarımı da yayınlarım belki nedersiniz ;) öpüldünüz.
&&&&&&&&&&&&&&''Dirseğini oka paralel tut kaldırma ''
''uğraşıyorum Görkem 1 aydır anitarmansızım'' dedim. Okçuluğu özlemiştim ama bir süredir atış yapmıyordum bide şu geçen gün yaptığım uzun bir spor saati kaslarımın hem uyanması hemde ağrımasına neden olmuştu ve hala ağrıyo ve sanırım bunu tek ben umursuyorum.Sonunda salona geldiğimizde midemde kelebekler uçuşmaya başlamıştı sanırım tahminimden de çok özlemişim. Babam beni ve Görkemi okçuluğa bırakıp antrönörle konuştuktan sonra eve geçeceğini istediğimiz zaman da bizi gelip alabileceğini söyedi ve vedalaştıktan sonra yanımızdan ayrıldı.
''Ece 1,5 saat antreman yeter formundan fazla birşey kaybetmemişsin. En kısa zamanda da atışa tekrar geçebilirsin. Şimdi Görkem seni burdakilerle tanıştırsın kendisi ben burda olmadığım zamanlarda benim yerimi alır. Umarım senide zamanla tanıdığımda bu güveni duyarım '' dediğinde gülümsedim . Bu adamda içimi ısındırmayan bir şeyler vardı ama bunu sonra irdeleyecektim şu anda Görkem'in benimle tanıştırdığı kişikerin isimlerini akımda tutmaya çalışmalıydım. Kafami döndüğümde 3-4 kişilik bir insan kümesi ilgimi çekti zaten bir süre sonra Görkem'in kolumu çekelemesiylen yanlarına ulaşmıştım.
Görkem ''selam millet yeni arkadaş getirdim'' dediğinde hepsi ilk önce Görkem'e sonra bana döndüklerinde sadece 1 kişi gülümsemiyordu , bir kız ,güzel bir kız. Neden gülümsememe karşılık vermiyordu ki ? Belkide morali bozuktu canı sıkkındı olamaz mı? Artık suscan mı? Diye soran iç sesime hak verdim ve sustum.
''Selam ben Cem burada 3 senedir Olimpik okçuluk yapıyorum '' diyen çocuğa baktığımda benden 1-2 yaş büyüktü. Çocuğa gülümseyerek baktım ve ardında herkese hitaben konuşmaya başladım
'' selam ben de Ece Konya'dan geliyorum . ben de 4 sene olimpik okçuluk yapıp son bir senedir de geleneksel okçuluk yapıyorum artık burda devam edicem'' dediğimde bana soran gözlere bakarlarken öbürleride bana kendilerini tanıtmaya başladılar
''Ben Berke makaralı okçuyum 2 yıldır okçuluk yapıyorum.''
''Ben Beyza olimpik okçuyum''
''Ben Sinan makaralı okçuyum 4 senedir okçuluk yapıyorum''
Sıra o kıza geldiğinde gine yüzü asıktı ''ben başak'' dedi ve sustu ardından salondan çıktı. Ben şaşkın gözlerle kıza bakarken Beyza bana dönüp
'' tanıştığıma memnun oldum ben bir Başağa bakayım görüşürüz'' diyip salondan fırladı . Görkem kafasını yere eğıp olumsuz anllamda kafasını salladı.'' ne oluyor bi sıkıntısı mı var veya hastalık filan ha? " dediğimde Cem bana dönerek '' sorun sensin Ece. Senin Görkem'in yanında olman '' dediğinde beynimden vurulmuşa dönmüştüm. Dediğini idrak edemiyordum ben sadece Görkemin yeni tanıştığı sıradan bir arkadaşıydım neden böyle yapabilir ki ?? Düşündüklerimi aynen söyledim ''ben sadece Görkemin yeni tanıştığı sıradan bir arkadaşıydım neden böyle yapabilir ki ?? '' dediğimde Görkem beni kolumdan tutarak kenara çekti ve konuşmaya başladı , öbürleri bizi duyamıyorlardı ama görebiliyorlardı.''Bak Ece şimdi sana söyleyeceklerim için çok üzgünüm ama...... Ama ben Başak'a senin benim sevgilim ol-'' 'ŞAAAAK' ses salonda yankılanırken herkes bize bakıyordu ama tepki veremiyorlardı. Ardından başparmağımla göğsünü iteklerken ''sen bana ne dediğin farkında mısın , o kıza ne dediğinin farkında mısın Görkem. Neden yapıyosun böyle bir şeyi benden uzak dur o kızdan da özür dile şimdi !!! " sesim yüksekti ve içinde nefret , öfke , tehditten çok hayal kırıklığı vardı. ''Ece ben-''
'' sus ve git tamam mı yüzünü görmek istemiyorum birdaha Görkem'' tamam şimdi öfkeliydim ve haklıydım. Çantamı toparladım Görkem hala orda duruyordu. Berke'ye dönerek '' şey yaylarımı ve oklarımı. Burada bıraksam sıkıntı olur mu ?"Dediğimde berke sorun olmaz anlamında başını salladı. Çantamı aldığım gibi koşmaya başladım duracaktım belki düşecektim ama koşuyordum Mislina ile yaptığım gibi o eski anılardaki gibi....
GÖRKEMİN AĞZINDAN :
Ne olmuştu ki şimdi neden böyle bir şey yapmıştı? Anlamadım , anlayamadım.''Abi iyi yapıştırdı Osmanlı tokatını valla bi an orda kalıp kıpırdamayınca öldün sandım '' dedi berk yanıma gelirken Cem yanıma gelip '' abi eğer şu başak olayını sevgili oyununu felan anlattıysan az bile yaptı ben duyduğumda sana ağız burun dalmak istemiştim çünkü '' '' bencede abi hakettin yani'' ben aval aval ikisine bakarken onlar da bana bakıyordu . '' ben bir beyza ve başak'a bakayım'' dedim tam yanlarından ayrılıyordum ki bu sırada bir teker ses ve kaza sesi geldi dışardan anlamayan gözlerle birbirimize bakıyorduk ne olmuştuki. Beyzaya? Başak'a ? Yoksa Eceye ? Olamazdı değilmi bir şey olamaz hem onlar çıkalı çok oldu buralarda degillerdir yani dimi? ''Noluyoz lan'' diyip dışarı fırlayan cem arkasında berkeyi çekiştiriodu bana dönüm ''yürü mal tek ilk yardımı sen biliosun bisi olduysa yardım ederiz koş'' dediğinde hepimiz koşmaya başladık. Salondan çıktığımızda tiz bir ses duyduk ve sesin geldiği yöne baktım ordaydı....
•••••••••••••••••×××ק×××ו••••••••••••••••
Ehehhehehehe en heyecanlı yerinde kestim
Desem yalan olur şaka yaptım DEVAAAAM.........
•••••••••••••×××ק×××ו•••••••••••••••GÖRKEM'İN AĞZINDAN DEVAM
''Eceeeee Ece ne oldu iyi misin gel otur şuraya . nasıl oldu'' hiçbir şeyi yoktu sadece kaza anını görmüş ve çığlığı basmıştı. Titriyordu, elleri buz gibiydi cevap bile veremiyordu gerçekten çok etkilenmiş olmalıydı. Etrafa bir göz gezdirdim sağlık ekipleri çoktan gelmiş yaralılarla ilgileniyorlardı. Cem bana bir şişe getirerek Ece'ye uzatmamı söyledi elimdeki suyu Ece'ye uzattıktan sonra konuşmaya başladım.''Ece iyi misin ? Cevap ver lütfen hadi bak korkutma beni nolur'' kafasını bana çevirdi bir elim omzundayı onu kendime yaslıyordum bacaklarını kendine doğru çekmiş oturuyordu. ''Annem'' dedi sustu ve bu sefer hıçkırıklara boğuldu nasıl yani arabadaki annesi miydi yoksa? ''Arabadaki annen mi Ece '' dediğim de hıçkırıkları yetmedi ve çığlık atmaya başladi ve sonra da betonu yumruklamaya ellerinden kanlar akıyordu sağlık ekipleri yanımıza gelip onu sakinleştirdi ve bir iğe yaptılar uyudu veya bayıldı ama ellerinden kanlar akıyordu ve benim kucağımdaydı. Saçlarını yüzünden çektim sağlık görevlisi elindeki iğneyi kenara bırakıp bana. '' beyfendi arkadaşınızı anbulanstaki sedyeye yerleştirin ve siz de araca binin ''
Dediğinde kadının sözünü dinleyerek Ece'yi kucağıma aldım. Hafifti hem de çok hafif. Onu sedyeye yerleştirdikten sonra ben de yan tarafına oturdum ve annemi aradım kavgamız dışında diğer olayları anlattım bana Mehmet amcayla birlikte yola çıktıklarını söyledi ve kapattı. Araçta ben Ece ve bir de adam vardı Ece'nin eline pasuman yapıp sargıyla sardı ve araçtan indi Ece hâlâ baygındı. Sinir kırizi geçirmişti tamam önünde bir kaza olmuştu ama ağır yaralanma veya ölüm olmamıştı. Sanırım...
•••••••••••••••••••×××ק×××ו•••••••••••••••••••
Tamam şimdi cidden bitti :-)
Çünkü biliyorum ki eğer ben orda bitirseydim bana söverdiniz buna da hiç gerek yok :-) :-)
Neyse yeni bölüm akşama gelir. Bu günlerde boşum yazabiliyorum ama önümüzdeki haftalar sınav haftası yazamayabilirim :/
Neyse Öpüldünüz gençlik :-) :-*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR TUTAM AŞK...
Chick-LitHer hayat bir gün son bulmayacak mı? Cevabınızı duyar gibiyim... peki her hayat bir gün hangi şartlar altında ufalanacak? Hangi ışık hangi karanlıkta sönecek? Bu karanlıktan kurtuluş yok... Bu onun karanlığı, ışığıysa sönmek istemeyen, ama başka ka...