Vampir Ve Kurt Adamın Aşkı

5.Bölüm

Rüzgar'dan

Önümdeki sembollere bakıyordum. Daha önce buna benzer birşey gördüğümü hatırlamıyorum. Defterin sayfalarını birkez daha karıştırıyordum gözümden kaçan muhakkak birşey olmalıydı bu defter kime aitti ve bu semboller ne anlama geliyordu. Defterde sadece semboller ve manzara resimleri. En arka sayfada ise bir grafiti vardı. Dolunay yazıyordu. Okuldaki herkese sormuştum, bu defterin kime ait olduğunu ama kimse birşey bilmiyordu. Bu semboller giderek daha gizemli bir hal alıyordu. Vampirler için dolunay'ın anlamı neydi. Bizden her ne saklıyorlarsa bunu öğreneceğim.

Berhan

Berhan: dolunay sen iyi misin? Ateşin falan mı var?

Dolunay: berhan beni neden anlamıyosun. Gerçekti diyorum kurtlar gerçekti gördüm.

Berhan: tabikide kurtlar gerçek, bende birçok kez kurt gördüm.

Dolunay: delirdiğimi zannettim bi an

Berhan:  gülerek ama boyları bi metreydi. senin anlattığın gibi iki metre boyunda kurtlar sadece kitaplarda ve filmlerde olur dolunay.

Dolunay: ben ne gördüğümü biliyorum berhan .(sesi yüksek çıkmıştı)

Berhan: dolunay biz seni bulduğumuzda gölün orda  yarı baygın bir vaziyetteydin.Ben seni kucağıma aldığım için berkant ta çantanı aldı sanrım eskiz defterini göremedi ve orada kaldı.

Dolunay: o eskiz defteri benim için önemliydi dedi ve yüzünü astı. Acaba geri dönüp defterimin hala orada olup olmadığına bakabilir miyiz?

Berhan: çoktan birileri almıştır dolunay. Alt tarafı bi defter ne kadar çok büyütün.

Dolunay: lütfen berhan, sadece bakalım en azından. hala orada mı? diye. Nolur.

Berhan: tamam ama sen gelmiyorsun. Ben bizim çocuklarla gidip bakıcam.

İtiraz edicek oldum ama sonradan vazgeçtim.

Dolunay: tamam

Berhan: birşey daha var?

Dolunay: ney?

Berhan: benim çıkarım nolucak?

Dolunay: sende ne çıkarcı biri çıktın berhan. Buna iyilik denir. İ-Yi-lik ( diye heceledim)

Berhan: bi dileğimi yerine getireceksin anlaştık mı dolunay?

Dolunay: pis sapık, hayır asla öyle birşey yapmam.

Berhan: güldü, sen ne fesatmışsın dolunay diyip güldü.

Dolunay: ben bi an şey zannettim. yanaklarım kızarmıştı.

Berhan: ney zannettin dolunay.

Dolunay: off berhan

Berhan: tamam bi ara çocuklarla gidip bakarız, birazdan zil çalıcak sen sınıfa git. Bende birazdan gelicem dedim ve arkamı dönerek onur hocanın odasına yürümeye başladım.

Diğer hocaların kişisel odaları yoktu. Onur hoca müdürden sonraki en yetkili kişiydi, bu yetkilerin bazı ayrıcalıklarıda oluyodu. Kapıyı tıklayarak içeri girdim.

Berhan: büyük bi sorunumuz var hocam. Dolunay'la ilgili.

Onur hoca: endişeyle anlat dinliyorum.

Berhan, onur hocaya en başından olayları anlattı.

Onur hoca: o  eskiz defterinde ne olduğunu öğrenmeliyiz. O defter düşman okulun eline geçmemeli. Dolunay'ın varlığından haberleri olmamalı.