Doğu Kıtasında birçok insan vardır. Her birinin bir hikayesi ve bu hikayeyi dinleyecek birisi vardır. Ama sadece çok az kişinin hikâyesi dillerde dolaşır. Onların arasında açık ara farkla öne çıkan "Fianir" adıyla anılan Gezgin Savaşçılardır.
Fianir'ler, "sıradan insan" kalıbındakiler için "Kurtarıcı" niteliğinde olan üstün insanlardır. Çünkü: Yıllarca onlara eziyet edip eziklemiş Migar'lara, sıradan insanların güçlerini göstermişlerdir. Eminim ki bunu okuduğun surlarda bu iki kavram var olmayacak, o yüzden açıklamama izin ver.
Yüzyıllar önce insanlar yerin altında yaşardı. Yerüstü "Nig ile Mig" isimli Tanrıların ve onların yarattıklarının yeriydi. Derken insanlar yeryüzüne çıktı. Mig ile Nig, fiziksel olarak birbirlerine benzediklerini fark etti ama kendilerinde ya da yarattıklarında olan hiçbir özellikleri yoktu. Onlara "hayvan" muamelesi yapıyordular ama zaman içinde insanlar kendilerini geliştirdiler ve onların yaratıkları yaratıklarla savaşmaların yollarını bularak Tanrılara karşı ilk savaşını verdiler. Mig ile Nig istese onları yok edebilirdi ama onları etkileyici de buluyorlardı. Kendilerinin düşünmediklerini düşünebiliyor, normalde yapamayacakları şeyleri sadece hırsla yapabiliyorlardı. Onlara oldukça ilgi duyuyordular.
Bu yüzden kendilerine gökyüzünde "Yufung" –senin bileceğin kavram ile Cennet- adında bir mekân yaratıp yeryüzünü onlara bıraktı. Onlara tapma karşılığında cennet gibi günler bahşedeceğini söylediler ve gerçekten de verdiler.
İnsanlar bu yenidünyada yaşarken Mig ile Nig onları izliyordu ve yaratıcılık konusunda onlardan etkileniyorlardı. Onlardan öğrendikleri birçok şey vardı ama en etkileyicisi "çiftleşmekti".
İki farklı insanın ten teması sonucu yeni bir varlık meydana getirmesi, onu büyütmesi, sonunda ise büyüyüp diğer insanlar gibi yaşamaya başlaması onalra çok ilginç ve ilgi çekici geliyordu. Bu sebeple bunu denediler ve çocukları normal insanların "doğum" dediği olay ile doğdular. Her birinin diğerlerinden farklı bir yaratma gücü vardı.
Mig ile Nig bu çocuklara "Vimignig", yani "Mig ve Nig'ten gelen" anlamına gelen "İkincil Tanrılar" diyorlardı. İnsanlar bu Vimignig'lere Mig veya Nig'ten daha yakın hissediyor ve onlara tapıyorlardu. Bunun birincil sebebi Mig ve Nig, direkt olarak insanlara yardım etmezdi ama Vimignig'ler ederdi. Bu yüzden insanlar hangisine tapmak isterse ona tapmaya başlamış, Nig ile Mig'ten uzaklaşmıştı.
Güç Tanrıçası olarak anılan Nikarg, aralarında en etkileyici İkincil Tanrıdır. Yeryüzüne inip insanlara ilk elden yardım eden tek Tanrıdır. Diğer kardeşleri ona bu yüzden "Aşağılanmış Tanrı" anlamına gelen "Misnim" diyorlardır ama kimse onun karşısında duracak kadar cesarete de sahip değildi.
Nikarg insanlar konu olunca kardeşlerini umursamıyordu. Tek isteği insanları sevmekti. Nedensizce insan türüne karşı çok zaafı olan bir Tanrı'ydı. Öyle ki babasına "Onlar bizden üstündür" ifadesini bile kullanmıştı.
Yüzyıllar geçti ve Nikarg, sonunda bir insanı Tanrı yapmanın yolunu buldu. Nikarg'ın kardeşleri arasında tek sevdiği, kız kardeşi Barış Tanrıçası İkar'dır. Onunla her şeyi konuşur, İkar da onun yanında olurdu. Nikarg böyle mükemmel bir şeyi keşfedince onunla paylaştı ama İkar, ablasına ihanet ederek babalarına bunu söyledi. Mig öfkelendi ama en sevdiği evladını cehenneme atmak istemedi. Bu yüzden onun güçlerini alarak insanların arasına attı.
Nikarg bir insan olarak gözlerini açtığında sevinmişti. Bir insan olmanın nasıl bir şey olduğunu onları gördüğü ilk andan itibaren merak ediyordu ve artık insandı. Planı istediği gibi gelişmişti. İkar'ın ona ihanet etmesi planının bir parçasıydı. İnsanları Tanrı yapabilmek için kendisinin de bir insan olması gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Korku-Gezgin Kurt Savaşçısı (Düzenlendi 4-19 Eylül)
Fantasia"Minelia" adındaki gezegende geçen bu hikayede "Fianir" lakabıyla anılan "Gezgin Savaşçılar", Tanrı tarafından kutsanıp özel güçlere sahip "Migar"ların aksine sıradan insan olmasına rağmen bir Migar gibi savaşıp canavar avlayabiliyorlardır. Hikayemi...