AŞK-I İNSTAGRAM |YOONKOOK| (TAMAMLANDI)

~43~

Sabah ilk uyanan Jungkook olmuştu.

İlk olarak yatakta iyice gerinmiş ve 5 dakika boyunca boş bir şekilde tavana bakıp ayılmaya çalıştı. 

Ardından ise yanına dönerek sevdiğine bakmaya başladı. 

Uzun bir süre onu izledikten sonra Suga'nın saçlarıyla oynamaya başladı.

Ama kısa bir süre oynamıştı. Çünkü onun bundan rahatsız olup uyanabileceği aklına gelmişti.

Suga sırt üstü, Jungkook ise sağına yani Suga'ya dönüktü.

Jungkook Suga'nın derin uyuduğunu ve kolay kolay uyanmayacak birisi olduğunu biliyordu.

Bu fırsatı nasıl değerlendireyim diye düşünürken, birden aklına kuzeni Jin geldi. 

Onun mutfakta ne kadar yetenekli olduğunu biliyordu.

 Annesi evde olmadığı zaman sağlıksız olduğu için dışarıdan sipariş vermez her şeyi evde kendisi yapardı.

Yavaşça yataktan kalkıp, telefonunu aramaya başladı. 

Telefonunu çalışma masasında görünce alıp yavaşça odadan çıkıp, aşağı kata mutfağa indi.

Bir yandan Suga'nın sevdiği yemekleri aklından geçirirken diğer yandan da Jin Hyungunun numarasını çeviriyordu.

Telefon uzun süre çaldı ama açılmadı. Sonra tekrardan denedi. Bu sefer başarılı olmuştu.

+ Günaydın Jin eomma (bilmeyenlere not: eomma korecede anne demek)

- Sabahın köründe beni ne için rahatsız edip uykumu böldün?

+ Ben sadec-

-Bir dakika ben daha bitirmedim. 2. Neden eve gelmiyorsun sen!

+ Çünkü sevgilimin evinde kalıyorum. Ayrıca annemin haberi var Hyung...

Ayrıca seni rahatsız etmemin nedeni ise sevgilime güzel bir kahvaltı hazırlamak istiyorum. Senden tarif almak için aradım.

- Suga kebap yemeği çok sever. İstersen tarifi vereyim diyeceğim ama sen evi falan yakarsın. Ben geleyim bari oraya da hemen yapayım.

+ SENİ ÇOOK SEVİYORUM HYUNGCUĞUM BENİMMM

- Kes yalakalığı şimdi hadi geliyorum ben 3 dakikaya aç kapıyı.

Jungkook Jin Hyungunun ona ne kadar değer verdiğini 10,000. kez anlamış oldu.

Tam 3 dakika sonra kapıyı açmış ve o an elini kapıyı çalmak için havaya kaldıran bir adet Jin görmüştü.

JN: Sen git elini yüzünü yıka ben mutfaktayım. 

Jungkook Jin'in yanağına bir teşekkür öpücüğü bırakıp yukarıya çıktı.

O sırada yatakta kıpırdanan bir adet ponçik kedi görmüştü.

İçinden "Ben seni kazanacak ne yaptım?" diye geçirirken Suga yeniden hareketlendi. 

Bu sefer sırtı dönüktü. Her ne kadar yanına gidip ona sarılıp yeniden uyumak istese de şu an bunu yapamazdı. Çünkü Jin Hyung aşağıda yemek hazırlarken, onun burada uyuması onu mutlu etmezdi. 

Lavaboya doğru yönelip kapısını açtı. İçeri girip yüzünü buz gibi soğuk suyla yıkadıktan sonra havluya kurulama ihtiyacı duymadan direk çıktı.

Aşağıya inip mutfağı kontrol etmek istiyordu ki; Jin seslendi

- Şurdan tuzu getirir misin?

+ Bitti mi?

- Evet hazır. Tek eksik sen ve Sevgilin..

+ Çok teşekkür ederim Hyung. Bir kez aha öp-

- Namjoon seni kessin istiyorsun galiba. Hatta psikopat bir Yoongi bile var ...

Jungkook omuz silkip Jin'in iki yanağına da sulu bir öpücük bıraktı.

- Ulan sen var ya... Neyse ben gidiyorum. Yoongi'ye selam söyle.

Jungkook daha cevap vermeden Jin kapıyı çarpıp evden çıkmıştı bile

O sırada üst kattan "JUNGKOOOOK" diye bir ses geldi.

Suga'nın uyandığını anlayan Kook koşa koşa üst kata çıktı.

JK: Uyanmışsın tatlım

SG: SEN MUTFAKTA NE PİŞİRDİN?!

Kookie Suga'nın sorusuna bilmiyorum der gibi omuz kaldırdı.

Suga'nın uyanma nedeni tamamen kebap kokusuydu.

Yataktan kalktığı gibi önünde duran bedenin boynuna sarıldı ve onu yatağa çekti.

Yüzünün her yerine öpücük kondururken Jungkook sadece gülümseyebiliyordu.

Suga sonunda öpmeyi bırakmış ve "Hadi soğumadan yiyelim" demişti

Suga 3 yaşındaki bir çocuk misali hocaya zıplaya aşağıya indi.

Çekmeceden çatal kaşık ve bıçağı aldığı gibi masaya koydu. Dolaptan da tabakları alıp masaya koydu.

Jungkook ne okulda ne de başka zaman asla Suga'nın bu kadar hızlı hareket ettiğini görmedi duymadı.

Suga sanki ışın hızıyla masayı hazırlayıp yemeği tabağa koyup Jungkook'un yanına gelmişti

Suga Jungkook'u kolundan yakaladığı gibi masaya çekmişti.

SG: Hadi soğutma ye artık. Sonra da sinemaya gidelim

Suga cümlesini tamamladığı anda ikisi birden konuştu

SG: İlk günkü gibi...
JK:  İlk günkü gibi...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
ÖNEMLİ ( SAYILIR)

Bu kadar kısa (bence kötü) bir bölüm için sizi çok fazla beklettim kusura bakmayın lütfen.
İçimden yazma  isteği gelmiyor artık. Herhalde Taekook shiplemeye başladığım için oldu 🙈

Bu kitabı bundan sonra zaman atlayarak yazmayı düşünüyorum. 1 yıl, 3 ay gibi gibi...

Ve 50. Bölümde belki daha erken final yapmak istiyorum

Bide belki 2. Seriyi yazarım diye düşünmüştüm 😂

Neyse siz okuyun ben yeni bişeyler düşüneceğim artık.

Hadi kaçtım...

Oyları unutmayın aman haaaa...