Evet arkadaşlar bir yeni bölümle daha karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz. Medyada Uraz.
Kendini yönetirsen dünyayı yönetecek gücü bulabilirsin. Eflatun
⭐
Uykumdan ağlayarak uyanmıştım. Yine rüyaydı, her ne kadar unutmaya çalışsamda geçmişte yaşanılanlar bir şekilde hatırlatıyordu kendi. Yataktan doğrulup terden yüzüme yapışmış saçlarımı bileğimdeki tokamla yukarıdan bir topuz yapmıştım. Alışkındım bu duruma çünkü bir çok kez yaşamıştım, gördüğüm kabuslar yüzünden uykumdan ağlayarak uyanırdım çoğu zaman. Üzerimdeki yorganı atıp yataktan çıktım duş alsam güzel olucaktı çünkü terlemiştim. Saate baktığımda babamın eve gelmesine daha bir saat vardı.
Banyoya gidip üzerimdekilerden kurtulduktan sonra soğuk suyu açıp altına girdim hala rüyanın etkisindeydim. Soğuk su beni biraz kendime getirdikten sonra havlumu alıp kurulandım. Yanımda getirdiğim iç çamaşırlarımı üzerime geçirdikten sonra siyah taytımı ve gri kazağımıda giyinip banyodan çıktım. Akşamın geri kalanı rutin geçmişti babam gelmiş yemeğimizi yemiştik. Babamla ve annemle biraz oturduktan sonra odama geçimiştim. Kafamı dağıtmak için gece 2 ye kadar ders çalıştım.
Daha fazla göz kapaklarımı açık tutamayınca kitaplarımı kapatıp yatağıma geçtim. Yarın okul olduğu için erken kalkıcaktım ve göz kapaklarım ağırlaşmıştı. Gözlerimi kapattım gördüğüm rüyayı ve geçmişi düşünmemeye çalışırken uykuya teslim olmuştum.
...
Güne yine annemin uyandırma seansıyla başlamış yerden kıçımı tutarak kalkmıştım. Cidden her sabah aynı şey olmak zorundamıydı. Değerli popom sürekli odamın zeminiyle sert bir şekilde buluşuyordu. Neyse daha fazla oyalanmayıp banyodaki işlerimi halettikden sonra üzerimi giyinmek için tekrar odama döndüm. Bugün hava düne göre biraz soğuktu okul formamı giyindikten sonra rimelimi ve nemlemdiricimi sürdüm. Okul çantama gerekli kitaplarımı koydum ve dolabıma ilerledim. Hava biraz soğuk olduğu için üzerime deri ceketimi alsam iyi olucaktı.
Odadaki işlerimi hallettikten sonra mutfağa geçmiştim. Babam bugün işe biraz geç gideceği için o da bizimle beraber kahvaltı yapıcaktı. Babamın iş yeri evimize uzaktı İstanbulun trafiği de mağlum olunca babam evden erken çıkardı çoğu zaman . Hafta içi beraber kahvaltı edemezdik istisnalar hariç. Babam masaya oturup çayını yudumlarken adımlarımı ona çevirmiştim. Yanına geldiğimde babamın yanağına kocaman bir öpücük bırakıp;
"Günaydııın"
Babam gülümseyip yanağımdan makas aldı.
"Günaydın hanfendi."
Bu sırada sohbetimize annemin uyarısı da eşlik etmişti.
"Kızım otur hadi geç kalıcaksın!"
"Oo Esma Sultan kıskandınmı yoksa"
Masaya oturmadan annemin de yanaklarını öptüm.
"Kızım yaladın sabah sabah kahvaltını yap hadi"
Annem hem gülüp hem sitem ediyordu. Bende gülüpseyip ne kadar vaktim kaldığını öğrenmek için kolumdaki saate baktım ve Esma Sultan söylenmlerinde yine haklı çıkmıştı. Alelacele kahvaltımı yapıp annemin söylenmeleri eşliğinde evden çıkmıştım.
Dün Deryaya söylerken bugün ben geç kalmıştım. Derya ile buluştuğumuz sokağın bitişine geldiğimde Derya kollarını birbirine bağlamış beni bekliyordu. Ona masum masum bakıp küçük Emrah bakışlarımdan yolluyordum.
"Nerdesin Gizem sen dün bana saydırdın o kadar şimdi ben seni bekliyorum burda kaç dakikadır! "
"Sana da günaydın Derya.
Tamam geldim işte. Hadi gidelim geç kalıcağız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİRİUS
Novela JuvenilGeçmiş, gerçekten geçmişmiydi? Bitmişmiydi gelecek ile olan kavgası? Peki kimdi kazanan.. Gelecek olanın geçmişi mi daha acımasızdı, yoksa geçmişin yaşananları mı? Hangisi daha çok yaralardı insanı? Babasının işi dolayısıyla başka bir şehire taşına...