[uyarı!: bu bölüm 014. bölümün devamıdır. hatırlamamız gayet normal, bundan dolayı aşağı son kısımın kesitini koyacağım.]
[uyarı2!: bugünden itibaren hiçbir (joker hariç) kitabıma bölüm atmayıp, kitapları düzenlemeye alacağım. yazım hatalarını, saçma şeyleri veya yazış tipimi değiştireceğim. bildirimler için özür dilerim.]
[uyarı3!: N/N= NickName= Takma Ad. İstediğiniz bir takma ad düşünün.]
[uyarı4!: Yakınlığınızın yanlış olduğunu hatırlayıp geriye çekiliyorsun. Tom, senin bu hareketine karşı gülümsüyor. Sen de onun gülümsemesine karşılık gözlerini deviriyorsun.
"Bu senin teşekkür etme şeklin galiba." diyor Tom alayla. Kollarını önünde birleştiriyorsun ve bir şey demiyorsun. Tom, gözlerine bakmayı sürdürüyor.
"Canını tekrar yakarsa bana gel. Bu sefer ona kibar olmaya çalışmam."]
Tom Riddle;;
Bir seneni daha bitirmiştin ve buradaki kalan zamanının giderek azalmasına üzülüyorsun. Arkadaşlarınla vedalaştıktan sonra ailenin yanına gidiyorsun.
Seni gülümseyerek karşılıyorlar ve sohbet ediyorsunuz. Sohbetin arasından, arkadaşınla (muggle) dolaşmaya çıkacağını söylüyorsun ve odana gidip üstünü giyiyorsun.
Gerekli her şeyi yanına aldıktan sonra ailene birkaç saate döneceğini söyleyip evden çıkıyorsun. Arkadaşınla buluşacağınız kafenin adına bakıyorsun.
Muggle eşyalarına ilgi duyduğun için çok muggle arkadaşın var. Onlarla her zaman buluşuyorsun ve sohbet ediyorsun.
Sokakta dolaşırken dükkanlara bakıyorsun. Buluşacağınız kafeye bir sokak kala, olduğun sokakta, olay çıkıyor. Bir çiftin kavga ettiğini görüyorsun.
Biraz dikkatli baktığında, onların Büyücülük Dünyasından olduklarını anlıyorsun. Duraksayıp onları izliyorsun. Eğer kötü bir şey yapmaya çalışırlarsa diye asanı hazırda tutuyorsun.
Bir süre sonra etrafınıza insanlar doluyor. Kavganın bitmesini bekliyorsun ama ikisi de birbirine bağırmayı kesmiyor. İnsanlar da bir şey söylemiyor.
Gözlerini deviriyorsun ve çifte doğru yürüyorsun. "Hanımefendi, beyefendi biraz sakinleşir misiniz?" İnsanların göremeyeceği şekilde onlara asanı gösteriyorsun.
"İsterseniz, birlikte içeride konuşabiliriz." Kafenin içerisinde, en köşedeki masayı gösteriyorsun. "Yerinizde olsam, onu sinirlendirmezdim." Arkandan duyduğun sesle, arkanı dönüyorsun.
"Şaka yapıyor olmalısın." Tom, sırıtarak yanına geliyor ve çifte içeri geçmesini işaret ediyor. Sen de peşlerinden içeri geçeceğin zaman, Tom seni kolundan tutuyor.
"Nereye gidersen git, bu tarz olaylar senin peşini bırakmıyor. Farkındasın, değil mi?" Kafanı sallıyorsun ve kolunu ondan kurtarıp çiftin yanına gidiyorsun.
Karşılarındaki sandalyeye oturuyorsun ve Tom da yanına oturuyor. "Az kalsın asanızı kullanacaktınız..." Tom gözlerini çiftte gezdiriyor sonra konuşmaya devam ediyor. "...Y/N olmasaydı-" Adam sırıtarak Tom'un sözünü kesiyor.
"Öğrencinle ilişkin umurunuzda değil Riddle." Tom, sırıtıyor ve tek kaşını havaya kaldırıyor. "İnan bana, benimle uğraşmak istemezsiniz." Kaşlarını kaldırarak şaşkınlıkla ikisini izliyorsun.
Olayın ilerleyeceğini fark ediyorsun. "Kesin şunu. İkinizde." Gözler sana dönüyor. "Eğer asanızı kullansaydınız ve bunu onlardan biri görseydi..." İnsanları işaret ediyorsun. "Bu elbet birinin kulağına giderdi."
Umbridge'in eline yaptığı, neredeyse geçmekte olan, izi onlara gösteriyorsun. "Umbridge sizi yalnız bırakmazdı." Çift şaşkınlıkla ize bakıyor. "Merlin... bunu Umbridge mi yaptı?" Kadın yara izine dokunuyor.
Başını sallıyorsun ve elini geriye çekiyorsun. Tom'a bakıyorsun. Arkadaşının seni beklediği aklına geliyor. "Gitmem lazım." Ayağa kalkıyorsun, Tom da seninle birlikte kalkıyor.
"Sana eşlik edeyim." Gözlerini devirip yürüyorsun. Tom, arkandan gelecekken adama dönüyor. "Bir daha sakın, bu şekilde konuşma." Parmağını ona doğrultuyor.
Ardından, gülümseyerek senin yanına geliyor. Birlikte yürüyorsunuz. "Bazen beni takip ettiğini düşünüyorum." Tom, bu sözlerinle gülüyor. "Etmiyorum N/N."
Duraksıyorsun, seninle birlikte o da duraksıyor. Ona tek kaşını kaldırıp bakıyorsun. "N/N mi?" Gülüyor. "Her neyse Riddle. Demeye çalıştığım şey, Umbridge beni sürüklerken bir an karşımıza çıktın."
"Orası Hogwarts, N/N."
"Pekâlâ, şu ana ne diyorsun?"
"Rastlantı."
"Rastlantı?"
Başını sallıyor. Arkadaşınla buluşacağın yere gelince ona dönüyorsun. "Buradan sonrasında gelmiyorsun, umarım." Sırıtıyor. "Hayır, geliyorum."
"Sanırım, bela falan olmalısın Riddle." Seni omuzlarından tutup kafeye sokuyor ve arkadaşının yanına gidiyorsunuz. Arkadaşın anlam veremeyen bakışlarla Tom'a bakıyor. "O, Tom Riddle."
Tom, başıyla selam veriyor. Arkadaşın da kendi adını söylüyor. Karşısına oturuyorsunuz ve önündeki su şişesini alıyorsun. Suyu içmeden önce konuşuyorsun. "Profesör-" Tom, sırıtarak sözünü kesiyor. "Sevgilisiyim."
Su boğazına kaçıyor ve öksürmeye başlıyorsun. Tom, sırtına vuruyor. Arkadaşın gülümsüyor. "Tatlıları sipariş etmeye gidiyorum. Her zamankinden mi Y/N?" Başını sallıyorsun. "Sen bir şey ister misin, Tom?"
Tom, sana bakıyor. "Sevgilim, ne alıyorsa ondan istiyorum." Arkadaşın başını sallıyor ve yürümeye başlıyor. Biraz uzaklaşınca Tom'a bakıyorsun. "Merlin! Bunun için geldin, değil mi?"
Tom, gülerek başını eğiyor sonra sana bakıyor.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
