Her þey olmasý gereken gibiydi. Pistin düzlüðünde hýzlanmýþ arkamdakinin beni geçmemesi için elimden geleni yapýyordum. Spikerin baðýrýþlarý sanki kulaklarýmýn içindeydi. Viraja yaklaþýyorduk, debriyaja basýp vites küçülttüm ve yavaþladým ancak yine de çok hýzlýydým. Virajýn giriþini geçer geçmez gazý açmaya baþladým hýzlanýyordum. Ancak yolun ortasýnda sanki bana özel hazýrlanmýþ bir ölüm kapaný gibi bekleyen bir þey vardý. Ve bunu fark ettiðimde çok geçti. Bir tur önce kaza yapmýþ 2 adet motosiklet vardý vardý. Motorlar kaldýrýlmýþtý ancak çarpmanýn þiddetiyle yere dökülen radyatör sývýsý ve benzin hala oradaydý. Avýný bekleyen kaplan gibi. Olanlar oldu 214km/h hýzla arka tekerim bir anda kaydý ve yol tutuþunu kaybetti. Motorun arka tarafý bir saða bir sola gittikten sonra karþý konulamaz bir güçle altýmdan fýrladý. Virajda olduðumuz için direkt pistten çýktým. Motor beni üstünden fýrlatmýþtý. Havada sanki bit planör gibi süzülüyordum. O an hiç bir þey düþünmedim sessizce duvara çarpmayý bekledim. Yaklaþýk 180km/h ile lastik ve demirden oluþan bariyere çarptým