''YASAK AŞK'' ( AZKAR )

''KOCANA GİT''

Birbirlerine bakmaya devam ediyorlardı.

Karaca,bir yanı dimdik bir yanı pişman bir halde  Azer'se  tüm hayal kırıklığıyla Karaca'ya bakıyordu.

Bir sessizlik vardı koskoca düğünde.

Azer,adamlarına işaret edip orayı terk eder.

Çukurdan çıkar.

Kimse bir şey demiyor Azer'e,ne tepki vereceğini bilmiyorlar.

Abileri ilk defa aşık olmuştu.İlk defa böyle görüyorlardı onu.

Azer,sesi titreyerek ''Siz gidin,benim işim var.''

Yılmaz:Tamam abi.

Yürür,öylece.

Sarhoş gibi,bir o tarafa bir bu tarafa.

Başında zonklayan sesi susturmaya çalışıyor,ama olmuyor.

''Evet,kabul ediyorum.''

''Seni istemiyorum Azer.''

Susturamıyor,yere çömelip ağlayarak bağırmaya başlar.

''LAAAAN!''

Etrafındakiler korkuyla ona bakıyorlardı.

İlk defa böyle bir acı çekiyordu.

''AŞK ACISI'' farklıymış başka şeylere benzemiyormuş.

.......

Düğün bitti,birkaç saatlikti ama öyle yorgundu ki Karaca asır gibi gelmişti.

Celasun:Karaca,artık burası senin de evin. İstediğin gibi olabilirsin. Sen yatakta yat,ben kanepede yatarım.Yoruldum,bugün.Hadi iyi uykular der.

ve Karaca'nın omzuna dokunup içeri girer.

Karaca,tüm pişmanlığıyla yatağa uzanır.

Düşünüyordu,niye evet dediğini.

Neden böyle bir saçmalık yaptığını?

Azer'i düşünüyordu,o ne yapıyordu?

Kesin kızgındı bana diye saatlerce bunu düşündü.

Sabah olduğunda telefonuna baktı.

Bomboş.Görünce içi acıdı,alışmıştı Azer'den sürekli mesaj almaya.

Celasun,erkenden uyanıp Karaca için kahvaltı hazırlamıştı.

Donatmıştı sofrayı.

Karaca,yüzünü yıkadıktan sonra sofrayı görünce

Karaca:Ben hazırlardım.

Celasun:Bir dahakine sen hazırlarsın,ben işe gidiyorum.Akşama güzel bir yemek yaparsın artık.

der.

Evden çıkar.

Karaca:İyice kaptırdı bu da kendini.

Telefona bakar,hala Azer'den mesaj yok.

Hırkasını alır ve taksiye binip Azer'in yanında gitmeye karar verir.

........

Azer,bir bankta uyuyakalmıştır.

Uyandığında her yeri tutulmuştu.

Yüreği acıyordu,bu kadarını kaldırmak zordu,çok zor.

.........

Karaca,Azer'in evinin orada durmuştu,bekliyordu.

İçeri girmeye,onu görmeye,göz göze gelmeye cesareti yoktu.

Oturdu,kendini toparlamaya çalıştı.

...........

Azer,eve doğru gitmeye başlar.

Karaca'ya bunu ödetecekti,aynısını ona yaşatacaktı.

Arabayla eve geldiğinde Karaca,onu görür.

Karaca:Dışarıda mıydı?Ne işi vardı?

diye kendi kendine söylenmeye başlar.

Azer'in eve doğru ilerlediğini görünce kendini durduramadan

Arkadan ona sarılır.

Zaman durdu sanki. Kimse yok sadece o ve Azer.

Ömür boyu öylece kalmak ister.

Azer'in kokusunu her zerresine kadar içine çeker ve

''Özür dilerim Azer.''

Azer,gözünden dökülen yaşlara engel olamıyor.

Karaca'nın elini tutup geriye doğru itiyor.

Yüzüne yaklaşıp''Git burdan,seni istemiyorum''.

Karaca'nın dün söylediği sözler tokat gibi çarpar suratına.

Azer:Sen beni dinlemek yerine başkasının karısı olmayı seçtin. Git kocana.

Karaca:Azer yapma böyle.

Azer,umursamadan ilerler.

Karaca da arkasından

''Senden her nolursa olsun vazgeçmem Azer.Dün geçtim pişmanım ama söz veriyorum bir daha asla.''

Karaca,geri döner.

Azer ne dese haklı.

Dedesinin ölümünde parmağı var,ama onu seviyor. Kalbine söz geçiremiyor.

Azer,arkadan Karaca'ya bakar.

Bir yanı ona koşmak istiyor ama o artık evli,başkasına ait.

Kendine engel olamadan Karaca diye bağırmaya başlar.

Karaca,arkasına döndüğünde Azer'e doğru ilerleyecekken gelen silah sesiyle sarsılır.

Kendini bir anda yerde bulur.

Azer de büyük bir korkuyla oraya doğru koşar..