6~

1.5K 88 209
                                    


Bir anda büyük bir gürültüyle camlar kırılmaya başladı, birileri ateş ediyordu! Korkudan ne yapacağımı bilemedim, adını bilmediğim çocuk yanıma gelip beni aşağıya çekti. Yerde uzanıyorduk, ellerim titriyordu. Yeni uyandığım zaman saf ve salak da olduğum için yanımdaki adamın koluna yapıştım. Bana bakıp sakin bir sesle;

-sağ tarafındaki siyah kapıyı görüyor musun, ben ayağa kalkınca oraya koş.

Kafamı salladım, ayağa kalktığı an bütün gücümü kullanarak siyah kapıya koştum ve kendimi içeriye attım. Karanlık bir yerdeydim etrafımda neler olduğunu göremiyordum, gözümün karanlığa alışmasını bekledim. Salondan hala silah sesleri geliyordu ve bu beni çok tedirgin ediyordu. Bir an önce o adını bilmediğim çocuğun gelmesini diledim. Gözlerim artık karanlığa alışmıltı ve tek gördüğüm şey sonu belirsiz bir koridordu. Hiçbirşeyi tamamen göremediğin için çok korkmuştum ve ne yapacağımı bilmiyorum. Yanımda kendimi korumam için hiçbir şey yoktu.

Kapı gürültülü bir şekilde açıldı ve adını bilmediğim çocuk nefes nefese içeriye girdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kapı gürültülü bir şekilde açıldı ve adını bilmediğim çocuk nefes nefese içeriye girdi. Kapıyı kilitledi ve kolumdan tutarak beni uzun ve karanlık koridorda sürüklemeye başladı, ona güvenmekten başka şansım yoktu. Çok hızlı koşuyorduk, yorulmuş ve nefessiz kalmıştık. Sonunda aralık bir kapı gördük, kapıyı açıp içeri girdik.

Loş bir ışık içeriyi az da olsa aydınlatıyordu. İçeride gördüğüm şeyler şeyler cidden iğrençti. Cürümüş et kokuyordu, içerdeki şeyler çok uzun süre kalmış olmalıydı. Yerde insan organları vardı, rengi tarif edilemeyecek kadar kötüydü ve dayanılmaz bir kokusu vardı. Daha fazla içeriyi incelemeye başladım. Bir tane kafın kafası gördüm, bedeninden ayrılmıştı, sarı uzun saçları kanla kaplanmış ve gözlerinden biri yerinde değildi. Dudakları parçalanmıştı, çenesinde çok derin kesikler vardı. Yanaklarından birisinin derisi yüzülmüş, eti ve kemikleri gözüküyordu. Daha fazla bakmadım, burda incelenecek çok fazla şey vardı. Çok garip şeyler vardı ve hala iğrenç kokuya alışamamıştım.

Oda sessizdi duyduğum tek ses, tavandan damlayan kanın sesi ve adını bilmediğim çocuğun telefonla konuşma sesiydi. Ona kesinlikle adını sormalıydım. Etrafta dikkatimi çeken çok şey vardı, etrafı daha fazla inceledim.

Çoğunlukla kadın cesedi vardı, uzun boylu çok zayıf bir kadın gördüm. Siyah uzun saçları, büyük kahverengi gözleri, dolgun dudakları vardı. İşin garip kısmı, keskin bir demir kadının karnının içinden geçmişti ve yüzü ortadan ikiye ayrılmıştı. Kolları çevrilmiş ve garip bir hal almıştı. Bacağı kırılmış ve vücüdunun heryeri mosmordu. Birisi sert bir cisimle dövmüş olmalı. Yüzüne daha da yakından baktım ve dilinin olmadığını fark ettim. Hatta parmaklarının tümü yerinde değildi, birkaç parmağı yerinden sökülmüştü.

ᴘsɪᴋᴏᴘᴀᴛ | ᴋᴛʜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin