*Bölüm 16* Batı

36 13 5
                                    

         Girt, Amelie ve yanına aldığı goblin grubu, büyücü lidere doğru yürüyorlardı. Amelie kısa goblinlerin arasında çan kulesi gibi açığa çıkıyordu. Büyücü, zırhlı askerlerin en önündeydi. Gülümseyerek Girt'e bakıyordu. Bu samimi bir gülümseme değildi. Baş ağrıtan bir böcekten kurtulur gibiydi. Girt, Borkul ile gece yaşanan konuşmaları hala kafasında yankılanıyordu. " Sadece ne verirlerse alıp gidemez miyiz ? " Demişti Girt. Bu şehirde bir dakika daha geçirmek istemiyordu. Borkul ise çoktan karar vermişti. " Bize asker sayısına göre para verecekler, kalitesine göre değil. Ayrıca bir ork grubu daha saldırırsa yeterince adamımız olmayabilir. " Borkul bazen çok acımasız derecede pratik birisi olabiliyordu.

  Büyücü ile karşı karşıya geldiklerinde Girt karşılarındaki bir düzine metal yığınına baktı. Hepsi savaş görmüş tecrübeli kişilere benziyordu. Bakışları donuk ve korkusuzdu. " Hepsi bu kadar mı ? " dedi Girt, küçümsemeye çalışarak. Büyücü yemi yutmamıştı. " Bunlar başkente kadar görebileceğiniz en seçkin askerler. Daha iyisini bulabilirseniz onları alırsınız " dedi. Böyle büyük bir kasabanın sahibinin en iyi askerlerini vermeyeceğini çocuk goblin bile anlardı. " Bunlar yeterli olacaktır. " diyerek geçiştirdi Girt. Büyücü lideri eliyle işaret ettiğinde zırhlı askerler kılıçlarını kınlarına yerleştirdiler. Büyücü askerlerin en önündekine bakarak " Komutan Aliser, artık goblin efendinin sözünü dinleyeceksiniz " dedikten sonra Girt'e döndü " artık anlaşmamız tamamlanmıştır. Size gelecek çatışmalarınızda başarılar dilerim " dedikten sonra goblinin cevap vermesini bile beklemeden arkasını döndü. Girt göz ucuyla yakınındaki evin penceresinden baktı. Maskeli bir insan vardı. Kendisine keskin gözler ile bakıyordu. Elinde tuttuğu yay'ın üzerinde bir ok vardı. Vakit gelmişti artık.

Komutan Aliser Girt'e doğru bir kaç adım atarak hazır ola geçti. " Komutan Aliser ve elit piyadeler emirlerinize hazırdır. " dedi. Girt bir komutana, bir maskeli isyancıya baktı. İsyancı parmaklarıyla üç işareti yapmıştı. Girt komutan'a yaklaşarak kısık bir sesle " Arada kaldığını biliyorum, ama birazdan bir taraf seçmen gerekecek. " Komutan kararsız bir şekilde " Anlayamadım efendim? " dedi duruşunu hiç bozmadan. İsyancı iki parmağını gösteriyordu. Girt belinde sakladığı bıçağının kabzasını sıkıca kavradı. Girt büyücüye seslenerek " Bir sorun var! " dedi. Büyücü arkasını dönerek kendisine baktığında Girt " Daha yağmur bile yağmadı ki " dedi. Goblin cümlesini bitirdiği anda büyücünün yüzündeki gülümsemenin yerini dehşet aldı. Sokaktaki binaların camları bir anda kırılarak büyücü ve askerlere ok yağmaya başladı. Maskeli insanlar camlardan dışarı atlıyordu. Büyücü kendini savunmak için etrafında bir baloncuk oluştu. Baloncuğa çarpan oklar içeri girdikleri anda dalgalanıp parçalanıyorlardı. Sağ elini goblin'e doğru uzatırken " Seni küçük haşerat! " diye bağırdı. Girt'ün kalp atışları hızlanmıştı. Bıçağını çektiği gibi Komutanın ayaklarının arasından geçti ve büyücüye doğru koşmaya başladı. Büyücünün önce kolu, sonra eli aşamalı olarak kızarıyordu. Parmak uçlarından dumanlar çıkmaya başlamıştı. Girt ona yaklaştıkça büyücünün eli iyice kızardı. Ona zamanında yetişemeyeceğini anlayan goblin arkasındaki Amelie'ye bağırarak " Yoldan çekilin! " diye seslendi. Girt sağına doğru takla attığı anda kulakları sağır eden bir patlama duydu. 

  Girt arkasından onu sıyırıp geçen alev topunu görmemişti ama dumanlar dağılırken alevlerin içinde kalmış olan iki goblinin saniyeler içinde kül olmuş cesetleri tüm sokak boyunca ilerleyen siyah bir iz ile birlikte yerdeydi. İsyancılar, Elit askerler ve goblinler arkadaki enkazdan dehşete düşmüş bir şekilde dona kalmışlardı. Girt dişlerini sıkarken büyücü korkunç kahkahalar atarak " Yanlış tarafı seçtin Goblin efendi. Ve bunun yüzünden YANACAKSIN! " Komutan Aliser kılıcını kaldırarak " İsyancıları öldürün! " emrini verdi. Elit askerler kalkan çemberi oluşturarak goblinleri aralarında sıkıştırmaya başladı. Girt tekrardan kendisine doğru koşarken büyücü ellerini birleştirerek derin bir nefes aldı. Ardından sağ elini yere paralel bir şekilde sallayarak yerden bir ateş duvarı yükselerek metrelerce yükseğe uzanmasını sağladı. Girt kemerinde asılı olan içi toz dolu bir keseyi eline alarak ateş duvarına doğru fırlattı. Kese duvara çarptığı anda patlayarak bir açıklık oluşturdu. Girt Zıplayarak açıklıktan içeri atladı. Açıklık goblin içeriye atladıktan birkaç saniye içerisinde kapanmıştı. Büyücünün şaşkın bakışları arasında goblin ona doğru atılarak sağ koluna bıçağını sapladı. Büyücünün ateş duvarı anında sönmeye başlamıştı bile. Ama bu sefer tüm vücudu alev almaya başlamıştı. Bıçaklanan kolundan dökülen kan turuncu renkte parlıyordu ve toprağa değdiği anda dumanlar çıkartıyordu. 

EjderKral : Ölülerin Sandığı(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin