okulda kızlarla beraber çok güzel bir biçimde konuşup gülüşüyorduk tam alexandra bir şey derken birses duydum ve gözlerimi hafif bir biçimde açtım.. sonra sinirle alarmımı kapatıp yatağıma oturdum. Kardeşim kapımın arasından bana bakıp sırıtıyordu ona sinirle bakıp yastığı fırlattım ardındanda '' DEFOLL!!! '' diye bağırdım oysa kikirdeyerek koşmaya başladı. Saatime baktığımda bir not bırakmıştı notta 'okulun zilinin çalmasına 20 dakika kaldı ^_^' yazıyordu yatağımdan sinirle kalktım söylene söylene banyonun yolunu tuttum.Odama geldikten sonra giyinip aşağı indim. Annem kahvaltı bırakıp işine gitmişti.. içimden 'anlamıyorum bir cerraha sabahın köründe ne işleri var ??' diye geçirdim.bir kızarmış ekmek alıp hemen dışarı çıktım ve okulun yolunu tuttum.Ben ekmeğimin ucunu kemirirken alexandra arkamdan '' FİNOYA!! '' diye bağırıyordu arkama dönüp baktığımda bir anda üstüme atladı ben şaşırıp '' ne oldu şimdi??! '' diye sorduğumda bana bakıp sırıtarak '' 10. sınıf olduk!! '' ''Eee yani ne var 10. sınıf olduysak sonrada 11. sınıf olucağız.. -.- '' dedim sonrada yolumuza devam ettik..
bu arada ben finoya sakura , bu yıl 10. sınıf oldum 15 yaşındayım bildiğiniz gibi en iyi arkadaşım alexandra çünki ona güveniyorum. Ben genelde erkeklerle takılmıyorum (diyer kızların olduğu gibi..) ama tabi alexandra pek takılmadığını söyleyemeyiz bana sürekli dertlerini anlattığı için ne olup bittiğini onun sayesinde haberim oluyo başka türlü dünyadan bi haber bir kızım.:) Bide ben 3 kardeşim bir abim birde kız kardeşim var. Annemse cerrah tabi o işten tiksiniyorum onunda belli bir sebebi var.. Babamsa aslında babamla ara sıra görüşüyoruz çünki babam bir holding sahibi. Ba
okula vardığımızda okulun hemen girişinde bizim hangi sınıfa gidiceğimiz yazan kağıtlar vardı ben hemen panonun yanına gidip baktığımda benim sınıfımda alexandranın ismini görememiştim ardından alexandra gelip kağıda baktığında oda kendi ismini bulamamıştı anlaşılan ayrılmıştık... alexandranın sınıfı benim sınıfımın 1 kat altındaydı. Ben hüzünlü bir şekilde alexandraya bakıp '' alexandraaaa!! sınıflarımız ayrılmış! '' diyerek önüme döndüm alexandraysa bana bakıp gülerek '' tenefüs diye bir şey var. O zaman görüşürüz. Herneyse daha sınıfımıza yeni gelen kişilerle tanışıcağız! çok heyecanlıyım ! bence sende sınıfında yeni arkadaşlar edinmeye çalış ve böylece sınıfta yanlız kalmış olmazsın dimi ???...'' ben ' Evet ' biçiminde kafamı salladım ve okulun merdivenlerini tek tek çıkmaya başladık. Benim sınıfım en üst katta olduğu için bir az da sınıfıma gitmek için üşeniyordum. Bir kaç dakika sonra sınıfımdan içeri girdiğimde herkez kendi aleminde takılıyordu. çantamı rast gele bir sıraya koydum ve oturdum ben oturduktan sonra zil çalmıştı. Benim en sevdiğim yerler genelde cam kenarlarıydı çünki bazı derslerde canım sıkılır camdan bakıyordum.Ben camdan bakarken bütün kızlar bir ağızdan '' KYOYA - KUNNNN!!! '' diye bağırıyorlardı ben daha ne olup bittiğini anlamadan kalabalığın içinden bir erkek sesi '' sakin olun kızlar.. şimdi bana telefon numarasını vermek isteyen varmı ?? '' diye bir soru yöneldi çoğu kızda 'ben! ben!' diye atlıyordu. Önüme dönüp bir iç çektim ve içimden ' Arkadaş edinemiyiceğim kesin bütün kızlar erkeklerin tepesinde... -_- ' derken yanımdaki kızın sadece yerinde oturup onları izlediğini gördüm. Kız aslında dış görünüş olarak tatlıydı mor saçlı ve kahverengi gözlüydü. Hemen kıza dönüp '' merhaba!! '' diye laf attım oysa beni sanki görmezden gelmişti yerimden kalkıp gözünün dibinde elsallayıp yine '' merhaba'' dedim. O bana bakıp utanarak '' m-merhaba..'' diye bildi sonra kalabalığa dönüp '' nasıl bu kadar cesaretleri var anlayamıyorum.. '' dediğinde ben bir kere şaşırmıştım sonra kız dönüp '' cesarett ?? '' diye sordum o bana bakıp bir anda kızardı sonra da önüne döndü. bense sadece kıza bakakalmıştım etrafta (kalabalık dışında) çıkan bir ses yoktu (ikimizin arasında) konuyu değiştirmek için '' Ben finoya! peki sen ???'' dedikten 2 dakika sonra sorumu cevapladı '' B-ben mitsuki.. '' diyip yüzünde çok tatlı bir tebessüm belirmişti. Biraz daha mitsukiyle konuştuktan sonra öğretmen derse girmişti. o gün normal bir biçimde geçirdik bir kaç saat sonra okul bitmişti. okulun kapısının önüne geldiğimde annem beni arabada bekliyordu. mitsukiye bakıp '' Annem gelmiş yarın görüşürüz.. '' diyip anneme doğru koştum arabaya oturduğumda aklıma ilk gelen şey alexandraydı onu unutmuştum!! içimden titrek bir şekil de ' Umarım beni affeder... yani bağırıcak ama.. OLSUN okulda olanlar anlatırım ... affeder yaa..umarım...' diyip kafamı cama yastladım. Evin önüne geldiğimizde ben arabadan indim annemse yine geç geleceğini söylemişti eve girdiğimde merdivenlerden yukarı çıkarken abimle kardeşimin mutfakta birbirleine bağırdıklarını duydum. geri geri yürüyüp mutfağın kapısından baktım. Mufak resmen savaş alanıydı içimden ' bu işe bulaşmak bile istemiyorum..' dedim sonrada merdivenlerden yukarı doğru çıktım odama geldiğimde çantamı birköşeye attım. Sonra kendi kendime '' herzamanki günlerden biri '' diyip yatağıma uzandım...
Eğer kötü olmuşa söyleyin :) ona göre bölümler yazarım :)))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
..sevgilim bir iblis..
Romancenormal bir yaşam süren finoya yeni tanıştığı çocuk sayesinde değişik bir dünyaya adım atar...