Saat sabahın sekiz buçuğuydu . Herzaman olduğu gibi sevgili alarmım o sinir bozucu sesiyle beni uyandırmayı başarabilmişti . Sıcak yatağımdan kalkıp kendimi lavaboya attım . Soğuk suyu yüzüme attım artık tamamen kendime gelebilmiştim . Dolabıma sanki hiçbir şeyim yokmuş gibi boş boş bakıyordum . Bakınmamı sonlandırım siyah dar pantalonumu düzgün bacaklarıma geçirdim. Üzerime asker yeşili dökümlü bir kazak aldım . Kahverengi kıvırcık saçlarımı düzgünce siyah beremin içine tıkıştırdım . Yeşil gözlerime ise siyah göz kalemi çektim . Siyah montumu ve şarjda olan telefonumu alıp evden çıktım . Evden çıkar çıkmaz telefonum çaldı . Arayan Cem'di . Cem benim en yakın arkadaşım , her anımda yanımda olmuştur . Çoğu zaman bizi sevgili sansalarda biz öyle değildik . Eski mahallemizde oturuyorken tanışmıştık . O hala eski mahallemizde oturuyor . Ben ise babamın lotodan tutturduğu kağıdın parasıyla aldığımız 3 katlı evde oturuyorum . Cem beni aradıktan yarım saat sonra herzamanki buluşma yerimize gittim . Ve beni orada bekliyordu . Yanına yaklaştığımda '' Neden telefonuna cevap vermiyorsun at o telefonu çöpe '' yine aynı boş sözlerle cem karşımda ''Beni bilirsin Cem , kafama estiği gibi yaparım '' o ise ''Haklısın İzra , sürekli kafana estiği gibi davrandığın için böyle yapacağını unuttum '' Bir süre birbirimize baktık ve ona bir gülüş attım . Kahverengiye çalan bal rengi gözleriyle yeşil gözlerimin içine bakıyordu . Ve yine sessizliği bozan taraf oldu . ''Eğer birbirimizi kesmeye devam edersek geç kalıcağız '' ve bende gülerek ''Bunu sen başlattın '' , ''AA doğru ya bu genelde sen yaptığın için unutmuşum '' dedi pis pis sırıtarak '' YALANCI '' dedim koluna hafif bir yumruk savurarak . 20 dk yürüdükten sonra orta düzey sınıf üniversitesininin içine girdik . 19 yaşındayım ve bu okulda ilk senem olmasına rağmenhiç çıkarmadığım siyah berem sayesinde istemeden tüm ilgiyi üzerime çekiyordum . Çoğu kız saçlarımı sakladığım için saçlarımda sorun olduğunu düşünüp bana soru soruyorlardı . Bense cevaplamadan omuz silkiyordum . Soğuk kanlı biriyim ve kendimi gizlemeyi seviyorum . ÇÜNKÜ DÜĞER KIZLAR GİBİ OLAMADIĞIM İÇİN DEĞİL , OLMAYI TERCİH ETMEDİĞİM İÇİN BÖYLEYİM . Cemden başka arkadaşım yok . Erkekler muhattapımda değil . Çoğu kız beni kıskanır . Dolgun dudaklarım , zarif burnum , uzun kirpiklerim ve yeşil gözlerimle bütünlüğümü sağlamıştım . Kimi kızlar kafamdaki bereyi çıkarmaya yeltendiğinde , kendilerini yerde buluyordu . Bazı öğretmenlerimin ısrarına rağmen siyah beremi çıkarmıyordum . Küçükken bu bereyi taktığımda annem tarafından korunduğumu hissederdim ve hala da bu inancım sürüyor .Böyle göründüğüme bakmayın aslında sert biriyimdir . Söyleyene söylerim , vurana vururum , İçimde hala büyütemediğim bir kız çocuğu var . Ve bunu dışarıya göstermeyi tercih etmiyorum . Derin düşüncelerime son verdim . Ve kendimi sınıfın içine attım . Sınıfta herzaman olduğu gibi boyalı kızlar bir köşeye geçmiş gevşek çocukları kesiyordu . Ben ise herzamnki gibi başımı en arkaya duvaın hizasına yaslayıp oturdum . Genelde ben yerime çöktüğümde bazı bakışların benim neden böyle olduğumu çözmeye çalışan bakışlara dönüşüyordu . Sınıfın kapısı çaldı . Bn hocanın gelmesini beklerken bizim sınıfa daha önce hiç görmediğim biri girdi . Gayet rahattı ve yeni gelmiş olmasına rapmen direk kızların yanına geçmişti belli ki oda gevşekti . Bir kaç kere hayretle ağzını açıp yandaki kızlara kıkırdıyordu. Sanırım gelen çocuğun yakışıklı olduğunu ve onlardan hoşlandığını düşünüyorlardı . Ben hayretle izlerken felsefe hocası içeri girdi . ''Günaydın güzel insanlar '' dedi . Bir süre sınıfı süzdükten sonra yeni gelen çocuğa dikkatini verdi . Hoca ona bakarken o kızlarla kıkırdaşıyoru ''Galiba yeni sınıfına çok çabuk ısınmışsın '' diyerek kıkırdanmayı ked-smeye çalışıyordu . ''Evet genç beyefendi ve güzel insan bize kendini anlat'' dedikten sonra sınıfta sessizlik oluştu Ama çocuk hiç istifini bozmadan kendinden bahsetmeye başladı '' Ben Azat Çakır '' değişil bir ismi var ''İstanbula yeni geldik bu yüzden okula geç kaydoldum bundan önce izmird eoturuyorduk '' izmir iyiymiş ''Başarılar Azat Çakır '' hocanın bana seslenişi sessizliği bozdu ''İzra canım biraz ön tarafa gelir misin ?'' Azat arkasını döndü ve bana bakmaya başladı ve ben ön sıraya geçene kadar bana bakışlarıı üzerimde hissedebiliyordum . Ve kaşlarını kaldırım önüne döndü . Ve zil çaldı . Azata döndüğümde bütün kızlar umaralarını vermiş o da zafer bakışı atarak pis pis sırıtıyordu . Ben ise onun bu davranışını itici buluyordum . Sıranın üzerinde duran telefonumu aldım ve cemin yanına gitmek üzere ayaklandım . Sınıftan çıktıktan sonra bir erkek sesi bana sesleniyordu ''Hey İzra ! '' diye seslendi . Arkamı döndüğümde karşımda Azatı gördüm . Adımı ne çabuk öğrenmişti ? Sanırım kızlar konusunda profesyonel bir çapkın . Ona ne var gibisinden bakış atım . O da bana ''Sanırım bu siyah deri bileklik senin '' dedi. ''Evet saol. '' dedim . Ve ağzını açım rica ederim demesini beklemeden arkamı dönüp gittim . Bir süre bana şaşkın bakışlarımı arkamdan hissettim . ''Sizin sınıfa yeni çocuk gelmiş ve oldukça yakışıklıymış '' Bence abartıyorlar çocuk normal hatta itici . Şaşırarak ''Bence ukalanın önde gideni '' dedim . ''Sana kalırsa hepsi çyle yani ben hariç '' dedi cem gülerek. ''Cem bazen sende onun gibi olabiliyorsun ama alıştım artık. '' dedi ve o da bana ''İzra farkında mısın ? Şuana kadar bana hiç birini yakışıklı bulduğunu ya da hoşandığını söylemedin . Evet kimse kusursuz değil ama garip . On dokuz yaşındasın ve hayatının en deli yıllarının olması gerekirken sen neyi bekliyorsun ? '' içindeki kalan herşeyi bana söylemiş gibi nefes verdi . Ben de karşılık verdim . '' Bak cem kimsenin kusursuz olmasını beklemiyorum sadece gerçek aşk dedikleri şeyi bekliyorum . '' dedim bir süre bana baktıktan sonra ''Var öyle bişey senin inanıp inanmamana kalmış '' dedi . ''Tabi bana kalmış '' dedim. ''İzra şapkanı çantanda da taşıyabilirsin , saçların kusursuz ve mükemmel sence de saçlarını açmanın zamanı gelmedi mi ? '' diye sorunca afalladım . Daha önce hiç böyle bir şey için ısrar etmedi . Neden şimdi bunu istiyor ki ?. '' Bİlmem , belki de gelmiştir ama ben halimden memnunum '' dedim . ''Sadece tavsiyeydi '' dedi. ''Biliyorum'' diyerek haffçe gülümsedim. Okuldan çıkmak üzere kapıya ilerliyorduk . Öğleden sonra ders olmadığı için bir şeyler atıştırmak için kafeye gittik . Ve kafenin yolunu tuttuk . Ve ben hamburger siparişi verdim ve hamburgerimi hızlıca bitirdikten sonra evin ylunu tuttum.
