Eve döndüğümde şaşkınlık icerisindeydim.
Aynanın karşısına geçip tedirgin olduğumu karşımda biri varmış gibi konuşarak anlatmaya başladım.
"Diva acaba güzelliğinden mi faydalanan?"
"Diva yoksa sana kötü günler mi gösterecek?"
"Iyi de neden ben?"
"Bittin kızım sen. Bence gitme. Hastayım de. Uzun yol tutar de. Aaa buldum uçaktan korkuyorum de.Yav ne bileyim salla biseyler."
Offf Allah ım ne yapacağım şimdi. Adam beni evden alacak . Iki ay oldu calisali. Ben ne yapacağım. Herşey bir yana beni nerden tanıyor. Bence bunu öğrenebilirim. En iyisi birşeyler yiyip uyumalıyım yoksa gecelicegim.
Atıştırma yaptıktan sonra uykuya geçtim. Yo yo uyuyamiyorum.
Bir o yana bir bu yana dönerken uyuyakaldım.
...
Uzun süreli zil sesi duyuyor gibiyim. Üstelik kapıya vuruluyor.Bu ne biçim rüya böyle çok ayıp insan uykuda rüyada bile olsa rahatsız edilir mi?
- Diva Hanım?
Bak hele ya adımı bile biliyorlar. Yok artık.
- Diva Hanım evde mısınız?.
Ben Baran.!
Oldu mu şimdi. Yine Baran..
Biraz durulduktan sonra aniden gözümü açtım ve Eyvahhhhh!
Doğruca kapıya doğru koşup açtım.
Ve karşımda Baran Bey..
Ikimizde şaşkınlıkla birbirimize bakındık. Ve açıklamalar ...
-Şeyy çok özür dilerim...Eee ben saati ayarlamamışım. Doğrusu çalmışsa duymamışım. Isterseniz beni götürmeyin. Daha ilk günden sorumsuzluk bu çok özür dilerim iyi günler Baran Bey istifa ediyorum.
Deyip kapıyı kapattım ve karşımdaki aynayla göz göze geldim. Ve kendime geldim. Iki tokat ettim kendime. "Kızım sen manyak misin ne yapıyorsun?"
Kapıyı hemen dönüp açtım ve Baran Bey 'in bana gülümseyerek
-Hazirlanin sizi aşağıda bekliyorum..
Dedi ve gitti. Kapıyı kapatıp aynaya bakindim bağırdım "Inanmiyorum bu ne hal. Kızım mini şort,dağınık saçlar ve sıfır kollu bir şekilde adamın karşısına çıktın. Ama varya her halin le güzelsin maşallah sana.Ya ben ne diyorum yaaa"
Hemen üstümu giyip aşağı indim. Bana ön taraftaki kapıyı açıyordu. Kendisine yaklaştım
- Çok özür dilerim. Uyku sersemiydim.
Çok utanıyorum.
Hafifçe gülümseyip binmemi istedi.Arabaya bindiğinizde merakımı gideremeyeceğim için kendisine dönüp sormak istedim.
-Baran Bey merakımı maruz görün lakin kafama takılan bir sorun var. Acaba..
Dememe kalmadan
- Şimdi değil.
Deyip kestirdi.Aniden durdurdu arabayı.
- Hadi in .dedi ve indim.
Kafami cevirdigimde çok lüks bir restorantin önünde duruyordum.
O yürümeye devam ederken ben ise kalakalmıştım. Arkasına dönüp bana seslendi . Ben de arkasından takip etmeye başladım. Içeri girdigimizde çok büyük çok güzel bir yer di ve şaşkınlığımi giderememiştim.
Şefi,garsonu,müdürü resmen dizildiler.
- Hoş geldiniz Baran Bey..Buyurun efendim.
- Şöyle güzel bir kahvaltı istiyorum. Hiçbirşey eksik olmasın. Tek kişilik olacak. Herşeyin en sagliklisini istiyorum.
-Emrinizde Baran Bey ...
Ben hala şok.
Dedikleri yere geçtik ve manzarası çok güzeldi. Arka bahçeye bakan ve küçük bir şu havuzunda ördeklerin olduğu mükemmel bir alan...
- Neden buraya geldik Baran Bey?
- Aç mi bineceksin uçağa bence kusarsın.
- Benim için mi burdayiz?
- Soucda benim yanım da çalışıyorsun ac açına olmaz.Degil mi?
- Çok teşekkür ederim. Ben ac iken de seyahat ettim . Sorun olmazdı. Da aklıma tekila sorular var sormak istiyorum.
Derken kahvaltı gelmişti.
-Önce kahvaltını yap Afiyet olsun.
-Siz yemeyecek mısınız?
-Sadece kahve icicem..
Yine söyleceklerim yarim kalmıştı. Iyi de nasıl yanında yiyebilirdim ki. Çok utanıyordum. O da anlamış olacaktı ki yanım dan kalktı ve lavaboya gideceğini söyledi. Uzun bir süre gelmedi. Ben de o ara kahvaltımi yaptım.
- Afiyet olsun Diva.
- Çok teşekkür ederim.
- Hazırsan gidelim.
- Elbette Baran Bey. Yanlız dokuzda demiştiniz geç kalmadık mi?
- Ben ne zaman dersem o zaman kalkar uçak rahat ol.
Ben de hafif tebessüm ve başımla onaylayarak arabaya doğru ilerledik.
En önden hızlıca o gitti. Arabamın kapısını açtı. Teşekkür edip bindim. Havaalanına değilde helicopter pist yerine geldik. Özel bir uçak duruyordu. Bizi karşılayan iki bayan üç erkek duruyordu. Bindik ve hareket zamanı başlamıştı. Yolculuğumuz yabancı olmadigim Londraya idi. Seviyordum orayı. Yabancı lisanım da vardı.
Baran oturduğu yerde eline yine o kitabı almıştı. Ne hikmetse bende yanım da getirmiştim.
Ben de elime alıp okumaya başladığımda bana bakıp hafifçe gülümsedi. Ben de tebessüm edip kitabıma yöneldim...Arkadaşlar beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum. Sevgilerle...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTLULUK
Novela JuvenilÇok sevmek yetmiyormuş garip kalbime .. Biraz daha zorladı kalbim dayan dayan diye Onu ilk gördüğümde "MUTLULUK"adli kitabı okuyordu. Birgün onunla aynı yolculuğa çıkacağım bilmiyordum. Herşey için çok üzgünüm.. Mutlu kal!