Bölüm 7
Part 3
"Seni Seviyorum Hyung."
"Namjoon Hyung?"
Seok Jin hala Taehyung'u beklerken Namjoon'u görmesiyle şaşırmıştı. Tuvalete gideceğini söyleyerek yanından ayrılmıştı ve 2 saat geçmiş, çıkış saati gelmişti. Şimdi ise Namjoon Hyung'unu gördüğünde bir şeylerin ters gittiğini düşünmeye başlamıştı küçük çocuk.
"Beni gördüğüne sevinmedin mi Seok Jin?"
"Sevindim ama Taehyung Hyung.."
Namjoon, karşısındaki neredeyse ağlayacakmış gibi gözüken ve sürekli arkasındaki tuvalet kapısına bakan Seok Jin'i üzmemek için yüzündeki gülümsemeyi bozmadan dizinin üstüne çökerek aynı hizaya gelmişti.
"Taehyung Hyung'unun acil bir işi çıkmış Seok Jin. Hadi gel yurda gidelim."
"Ama akşam yanıma gelecek değil mi? Biliyorsun, RJ onu görmezse uyuyamaz."
Seok Jin ne kadar RJ'yi ortaya koysada aslında RJ değil kendisi Taehyung Hyung'u gelmezse uyuyamazdı. Hyung'unun kokusu onu güvende hissettiriyordu.
"Üzgünüm Seok Jin ama Taehyung Hyung'un uzun bir süreliğine burada olmayacak."
"Ne kadar uzun bir süre?"
"Bilmiyorum.."
Seok Jin uzun bir süre boşluğu bakıp düşündü. Hyung'u da mı onu ailesi gibi bırakıp gitmişti? Fakat Taehyung ona söz vermişti asla yanından ayrılmayacağına dair. Söz verdiyse gelirdi değil mi? Dolan gözlerini Namjoon Hyung'una göstermeden onun elinden tutup arabaya doğru çekiştirdi.
Büyük olan anlamıştı minik çocuğun kalbinin kırıldığını ve yalnız hissettiğini. Fakat ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Bu küçük çocuğa gerçeği söyleyip söylememesi gerektiğini bilmiyordu.
1 ay sonra
Seok Jin, kucağında Taehyung'un onun için aldığı oyuncağı olan RJ ile pencerenin karşısında oturarak yıldızları izliyordu.
"Taehyung Hyung?"
Bir umut gelir diye seslenmişti küçük çocuk. Fakat dakikalar geçmesine rağmen hala yoktu. Kendisini boşlukta hissediyordu. Her zaman yanında olan Hyung'u şimdi yanında yoktu. Ne yapması gerektiğini de bilmiyordu. Sadece Hyung'unu görmek istiyordu.
"Pekala Hyung. Sen gelmiyorsan, o zaman ben gelirim."
Küçük çocuk ayağa kalktı ve kucağındaki oyuncağa biraz daha sarılarak odasından dışarıya çıktı. Etrafı sadece pencereden içeriye gelen ay ışığı doldururken, aynı zamanda Namjoon'un doğum gününde aldığı ışıklı beyaz ayakkabılarda iş görüyordu. Her zaman geçtiği bu koridordan şimdi istemsizce korkmuştu. Ne kadar korksada yoluna devam etti.
Yurdun lacivert kapısının önüne geldiğinde güvenlik olan yaşlı adamın uyuduğunu gördü. Bu onun işine gelmişti. Yavaşça kapının üstündeki anahtarı iki kez çevirdi ve artık kilitli olmayan kapının kulpunu aşağı indirerek açtı. Göz ucuyla güvenliğe tekrar baktı. Hala uyuduğunu görünce hafifçe gülümsedi ve yurttan dışarı çıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Will Protect You▪TaeJin
Fanfiction"Umarım benim azrail olduğumu öğrendiğinde de bugünkü gibi sarılırsın bana."