1.BÖLÜM ŞEHİDİMİZ VAR
" Şehitler ölmez meselesi"Bir şans vererek okuyun.
Son bir kez daha baktım abimin tabutuna, hüzünle ağlayarak son kere baktım. Beni bırakmıştı, ama kazanmıştı işte.
Dizlerimin üzerinden kalkarak deniz abimin gözlerinin içine baktım. Ağladığım için net göremiyordum. Ama gözünde sadece bir damla yaş vardı.
Gururluydu, acılıydı ama gururluydu işte. Onları sevindirmiyecegini söylemişti. Ağlamamasının sebebi bu olsa gerekti.Cansız yatan abimi, göremesemde , tabutunun içinde olmasına rağmen tekrar ,tekrar baktım.
Askerlerin abimin tabutunu omuzlarına almalarıyla, adım adım helikoptere taşıdılar annemlerin yanına istanbula götürüceklerdi.
Orda defnedilecekti, şehitliğe. Hakettiği yere.
Yunus yüzbaşından izin alarak alandan ayrıldım ve arkadaşlarımın yanına gitmek için,Uzun koridorları yavaş yavaş yürüyerek arkadaşlarımın olduğu odanın kapısına gelerek, kapıdan onlara baktığımda onlarında ağladığını gördüm. Sonuçta komutanlarını kaybetmişlerdi.Ama ŞEHİTLER ÖLMEZ sözünüze unutamamışlardı.
Kapıdan geri dönerek dışarı çıkıcakken yan odadan ağlama sesleriyle geri dondüm. Seslerin geldigi odanın kapısına gittim.
Odaya girdigimde bestenin yanına yavaş adımlarla giderek yatağına oturdum. Ağlıyordu, hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Yeni nişanalnmışlardı, abimle. Daha bir hafta önce dün gibi aklımdaydı. Komutanıydı ama bu bir engel değildi öyle degilmi. Elini sıkıca tutarak ona tekrar baktım.
-" Gitti, niye beni bırakıp gittiki nehir.
Yoksa - yoksa beni sevmiyormuydu. Beni bırakmayacağına dair soz vermisti-" sustu. Hiçkırıklarla ağlıyordu," Bende ona inanmıştım" diyerek cümlesini bitirdi.
Buruk sesiyle konuşması benim daha çok ağlamama sebep olurken, daha çok sıktım ellerini.-" Yok yok bestecim niye sevmesin o seni çok seviyordu. Ama kader işte ne yapalım. Hemi abim hep senin yanında olacak senin ağlamanı istemezdi, aksine güçlü olmanı isterdi".
Başını önüne eğerek ağlamaya devam etti. Elimle çenesinden tutarak başını kaldırdım.
-" Sakın bir daha başını eğme. Eğersen senide ben vururum. Sakın , Hem- hem o ölmediki şehit oldu.
Elimi çenesinden çekerek önüme döndüm. Gözümü duvara dikerek ruhsuz gibi çıkan sesimle konuştum,-" Bak benimde abimdi. Onu çok seviyordum. İki tane abim vardı, ama artık bir tane abim var. Okadar çok acı çekiyorumki. Anlatamam. Pekiya annem, Babam , pekiya annem ve babam ne yapıyorlardır şimdi. Haberi alınca ne yapmışlardır. Evlet acısı kardeş acısından bin beterdir. Ne yapmışlardır acaba. Ağlamaktan arayamadımda. Çökmüşlerdir aglamaktan. Canım annem, hem asker olmasını istemişti."
-" Abininmi".
Bestenin sözüyle, gözlerimi duvardan ayırarak besteye baktım gözündeki yaşlarla benim cevabımı bekliyordu.
Ona ufakbir tebessüm bahşedip tekrar duavara döndüm.
-" Hayır, yani evet abileriminde asker olmasını istemişti, benimde. Abim hep derdiki " NEHİR SENINLE GURUR DUYUYORUM, SEN BANA KADINLARINDA GÜÇLÜ OLDUĞUNU GÖSTERIYORSUN."
Sonrada konu sana gelirdi..-" Nas-sıl?
-" Abim bu alaya ilk geldiginde gördü seni. Gelip ilk bana anlatmıştı. Abimin birisine aşık olduğunu duyunca, şok olmuştum. Ve bunu gelip bana söylemesinede. Biliyormusun seninle arkadaş olmam icin okadar baskı yaptıki, sırf senin hakkında olan şeyleri öğrenmek için." Göz yaşlarımı silerek, ellerimele yüzümü avuçladım. " Ah abim ah.
Ardından tekrar eski halime dönerek besteye baktım. Biraz sakinleşmişti, gülüyordu. Bana dönerek;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VATAN UĞRUNA
Fanfiction-" EY YÜCE TÜRK ASKERİ, sen mazlumların, muhtaçların umudusun. Hepte umutları oldun. Şimdi bir asker şehit oldu diye kendini salmakta ne demek. Salmayacaksın, Sen hiç ŞEHİTLER ÖLMEZ sözünü duymadınmı. Efendim? nasıl? Evet bende öyle tahmin etmişt...