Xiao Zhan
Yibo adlı adam çok komikti. Lanet huysuz dede gibi, yüzü o kadar soğuk ki ve ister istemez eğleniyordum onunla. sinirlendiğinde çok tatlı oluyor beni mutlu ediyor. Sinirlenmesi bana neden bu kadar zevk veriyor bilmiyorum.
Silahı alnıma dayayıp tetiği çekti neredeyse ölüyordum. O zaman çalan telefon için Tanrı'ya şükürler olsun yoksa şu anda nefes alamazdım. Ama yine de onunla oynamak eğlenceliydi.
Philip ve Matthew adındaki goriller ağzıma yine bir bant yapıştırdı ve beni dışarı sürükledi. Beni bir arabaya soktular ve ikisi de her iki tarafımda da oturdu.
İkisine de ifadesiz baktım, çünkü beni nereye götürdükleri konusunda hiçbir fikrim yoktu. Hiç direnmedim çünkü bu bir enerji israfı olurdu. Mükemmel bir an beklemeliyim. O zamana kadar iyi bir çocuk olacağım. Ben ve iyi çocuk. İçimden sırıttım.
Yibo'nun nerede olduğuna dair bakındım. Onu aramam çok uzun sürmedi Sürücü tarafın kapısı açıldı. O an soğuk gözlerini gördüm. İçeri girmeden önce bana boş bir bakış attı.
"Adresi aldın mı?" Philip, Yibo'ya sordu.
Aynaya baktım ve Yibo'nun Philip'e baktığını gördüm. Cevap vermedi ama başını salladı.
Bu adam neden konuşmayı sevmiyor? Merak ediyorum. Ve yine boş gözleri benimkini yakaladı. Ağzım kapalı bile olsa ona kıkırdadım ama yüzünün daha fazla huysuzlaştığını gördüm.
Huysuz dede ne olacak!
Araba hızla şehirde ilerliyordu. Philip ve Matthew'e baktım. Gerçekten sıkılıyordum. O arabada müzik bile yoktu. İçimi çektim.
Adamlarından Philip bana baktı. Ona rahatsız olduğumu gösterdim. Düzgün oturmuyordum hiç rahat bir pozisyon değildi ellerimi yine arkamdan bağlamışlardı araca binmeden önce. Bu kilidi açtırmak için boğuk sesler çıkardım.
Philip, Yibo'ya bakmadan önce kaşlarını çattı. Yibo araba kullanmakla meşguldü.
"Bo, sanırım herif rahatsız oluyor kilitten" O bilgilendirdi.
Philip'e tüm minnettarlığımla baktım.
"Bu onu öldürmez." Soğuk prens cevabıydı ve aynadan ona bakmak zorunda kaldım.
Gerçekten yoruldum ve tüm vücudum ağrıyor. Philip'e bir kez daha baktım. Gözlerim yalvardı ve o adam bana şaşkın şaşkın baktı.
"Eh ... Bo, bence gerçekten ölecek." Bana garip bir şekilde bakarak dedi.
Yibo yavaşça bana bakmaya döndü. Daha çok boğuk sesler çıkardım. Kaybetmişliğin verdiği hissiyatla yola bakarak içimi çektim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Gerçekten berbat haldeydim. Tekrar iç çektim.
"Bandı çıkarın." Aynadan ona baktığımda soğuk sesi kulaklarıma geldi ve gözlerim genişledi.
Aniden Matthew elini yaklaştırıp bandı çıkardı.
"Ah !!! Siktir !!!!" ani acıyla küfrettim.
Yibo'nun huysuz yüzü beni aynadan izledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Whatever You - Yizhan
RomanceI fancy you, I love you, I want you, I can't leave you, I whatever you. Ajan Xiao Zhan bir Gangster tarafından kaçırıldı! Wang Yibo ise Gangster'in yanında çalışan bir adam. Yibo bu arsız Ajana karşı tepkisiz kalacak mı? Yibo'nun bilmediği gerçekl...