Hızla Taehyung'dan ayrılırken ikimizde şokla birbirimize bakıyorduk.
Bir günde bu kadar aksiyon yeterliydi bence. Kalbimin daha fazla dayanamayacağını hissediyordum çünkü.
Ayrıca o tadı tanıyordum. Dün gece yine olmuştu. Yine aynı yere olmuştu ve adım kadar eminimdim ki aynı yumuşaklıktaydı.
Bir dakika! Bu olay dün gece de mi olmuştu?
Taehyung açıklama yapmaya başladığı sırada ben de yanaklarımın kızarmaması için dua ediyordum.
"Jimin, özür dilerim. Ayağım yere dökülen antiseptiğe denk geldi ve bir anda kaydı. Yemin ederim yanlışlıkla oldu."
Aklım orada değilken ben içimden konuşmaya devam ediyordum.
Hayır hayır, kesin kullandığı duş jelinin kokusudur. Ne diye dün de dudağına çarpıyım ki? Omzuna, ya da başını falan kaşıdığı sırada eline, yanağına, dudağına hariç bir yere! Bu seçeneklerim de vardı.
"Jimin gerçekten özür dilerim. "
"Sorun değil. Cidden, takılma bu kadar. İlk öpücüğümü aldın değil ya."
İlk öpücüğümdü.
Eğer büyükannemlerin yeni evinde -Bay Melark'ı bulduğum evde- karşı müstakil dairede yaşayan Bay Choi'nin köpeği sayılmazsa bu cidden ilk öpücüğümdü!
Ama çaktırmıyordum. O da anlamamıştı zaten. Ya da anlamıştı. Sonuçta böyle güzel bir an yaşansa bunu kesinlikle Bay Melark'a anlatırdım. Ama ona öyle bir şey anlatmamıştım.
Şükürler olsun ki Taehyung da üstelememişti.
Utandığımı çaktırmamak adına onu yanıma çağırmış ve tekrar yatağın üzerine oturmasına neden olmuştum.
"Yanlış anlama ama, sence de Oh-gong sana karşı biraz fazla kibar değil mi?"
"Bilmem belki, ama çok iyi birisi. Okuldaki tek arkadaşım o. İnsanlarla çok iletişim kuramıyorum."
Taehyung yalnızca kafasını sağlamakla yetinmişti. Tüm gün onunla burada kalacaktım. Olan olaylardan sonra kalbimin hala yerinde kalmasına şükrediyordum. O cidden yakışıklıydı ve şuan yüzümde hiçbir mimik olmamasına rağmen karizmatik duruyordu.
Birden aklıma gelen fikirle tüm düşüncelerimden uzaklaşmış ve yalnızca ona odaklanmıştım. Cesaretim yerindeyken -hala biraz da olsa utanç duygum vardı fakat- konuşmaya başlamıştım.
"Taehyung-sshi, eğer tüm gün burada durursak çok sıkılırız. Gel seni bir yere götüreyim."
Taehyung bakışlarını bana çevirmiş ve ne demek istediğimi anlamak istermiş gibi bakmıştı.
"Jimin, okuldan çıkamazsın ki."
"Eğer yardım edersen çıkarım Taehyung. Hem zaten beni revirde biliyorlar. Gizlice çıkarız çıkışa yakın da tekrar döneriz. Olmaz mı? Seni çok özel bir yere götüreceğim."
Özel kelimesini o kadar masum söylemiştim ki onun yerinde ben bile olsam kendimi reddedemezdim.
"Peki, ama ne yapmam gerekiyor?"
~~~
Sakin yolda kahkahalarımla gülerek ilerliyorduk.
Okuldan kaçmak için herkesin derste olacağı bir zamanı kollamıştık. Çantamı revirde bırakarak yalnızca yanıma cüzdanımı ve Bay Melark'ı almış ve çıkışa doğru ilerlemiştim. Ben kapıdan çıkacağım sırada Taehyung asla sevmediğim güvenlik görevlisini oyalamıştı -ve bu konuda oldukça iyiydi-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bay Melark // Vmin
Roman pour AdolescentsJimin, büyükannesi ve büyükbabasının yeni taşındığı evlerinde bulduğu oyuncak ayıyla büyümüştü. Onunla yemiş, onunla içmiş, üzüldüğünde veya sevindiğinde ilk ona anlatmıştı her şeyi. Fakat Jimin bilemezdi ki bir gün, tam Melark'tan vazgeçerken onun...