HAYAT SEVİŞİNCE GÜZEL

●

● Sabahtan beri gözlerini üzerimden ayırmayan adama en sonunda yaklaşarak kolunda tuttum.
Müzik ve insan seslerinden dolayı, biraz bağırarak birazda hareketlerle,

-Bir sorun mu var beyefendi?

Adam kolundaki elime bakarak boşta kalan kolunu harekete geçirdi.
Ardından elini, kolundaki elimin üzerine koyarak,

-Var!

Küçük bir tebessümle konuştum.

-Öylemi sebep nedir acaba!

-Sebep gayet net ortada. Ben bir erkeğim, ve sende gel bana daya diyen kıyafetler giyen bir kadınsın. Yeterince gerektirici bir sebep değil mi?

Sinirle kolunda olan elimi çekerek konuştum.

-Bu yeterince gerektirici bir sebep değil. Lütfen önünüze dönün tatsızlık çıkmasın.

Adan sırıtarak konuştu,

-Olur tabi ! Yanlız isminizi bağışlarmısın.

-Mehmet.

-Öylemi mehmet hanım. Bende Emre ! Tanıştığımıza memnun oldum, dmek çok isterdim ki ama ben gercek ismi izden bahsetmiştim.

-Söyleyince burayı terkedicekmisin!

- Evet!

- Melis !

- Bende emre.

-Senin adıni soran olmadı. Bundan sonra kadınlarla nasıl konuşucağını öğren ondan sonra onlara öyle yavşarsın. Hadi şimdi uza.

-Bence yeterince uzunum melis, uzama sırası sende.

Gözlerimi devirerek,

-Çok zekisin tatlı surat, canım sıkkın ikile kapışmayalım.

Tam arkasını döndüğünde kolundan tutarak masayla kendi arasına almıştı.

Bir elide belini kavramış, burnunu burnunun üstüme kenetlemişti.

- Bakalım bu haldeykende bana karşı çıkarabilecekmsin?

Ardından dudaklarını boynuna indirerek sertçe öpmeye başladı.

Melis öylece put gibi duruyordu.

Elini sırtına götürerek elleriyle destek aldıktan sonra kulağına eğildi.

-Karşımda birisini siksen bile umrumda olmaz. Sen git de şu sana sabahtan beri gülerek bakan kıza yap numaralarını.

Adam kafasını boynundan çekerek konuştu.

-Bir gun seni atacağım o yatağa, bak bakalım nasıl kıvranıyorsun.

Eliyle kollarindan tutarak ittiren melis, ardından ona yaklasarak konustu.

- O kadar güveniyorsun yani kendine.
O zaman gitte bu gece tek başına yat. Benimse canımı sıkma.

Adam gülerek konuştu.

-  Keşke mesajla konuşsaydık.

- O nedenmiş!

-Belki bana canini sikma derdin.

Melis gülerek adama döndü.

- Çok mu istiyorsun ?

- Senin inadın kadar!

Melis bir anda adamın yakasından tutarak kendine çekti ve hızlıca dudaklarına kapandı.

Dudakları alacaklı gibi birbirlerini söndürürken emrenin elide boş durmuyordu. Her seferinde melisin arka kısmına uzansa da melis her seferinde ona mani oluyordu.

Uzun bir müddet öpüştükten sonra, ayrıldılar.

Melis emreye bakarak,

-Bu yetermi, tatmin ettimi seni. Umaraım daha beni yatağa atma hayalleri kurmazsın.

Adam yarim ağaz konuştu.

-  Daha çok seninle sevişmek istedim şimdi hırçın kız.

Melis adamdan ayrılarak barın dışına çıktı.

Arabasına atlayarak tek başına yaşadığı, büyük malikhanesine gitti.

Oda oraya bir şeyler yaşmak için gitmişti. Ama işte inadı daha ağır bastı.

Hızlıca kendisini yatağa fırlayarak uyumak için ilk adımı atmıştı.

Mesaj seslerinin ardı arkası gelmediği için telfonunun sesini kısarak uykuya dalmıştı.

.....

EMRE BALKAN o kızın hayaliyle uyumuştu.

Onun kendine güveninden tutun cesraetine hayran kalmıştı.
Sanki aşık olduğunu hisstti. Ama ilk görüşte aşk.  Henüz aşkı tam tadamamıştı. Bütüm sevgilileri tarafından aldatılan emre bununda aldatmasina izin vermemeye and içmişti.

Bu henüz sevgilisi değildi ama, gelecekteki sevgilinim diye bağırıyordu sanki.

Şimdi uyuma vakti emre unun hayalini yarin kurmaya devam edersin diye uyaran yazara,

- Yarin onun hayalini kurmayacağım.
Çünkü zaten o benim yanımda olacak.