Cursed Blood ᴶᴶᴷ

8| Lütfen ölme

"Daha hızlı!"

Genç melez gözlerini yarış yapan kurtların üzerinde gezdirirken oldukça heyecanlıydı. İçindeki bir şeylerin harekete geçtiğini hissediyordu.

"Daha hızlı diyorum! Emekliyorsunuz resmen!"

Jimin'in gür sesini bir kez daha duyduğunda kaşlarını çatıp bakışlarını ondan tarafı çevirmişti. Konu eğitim olduğunda fazla sert olduğunu fark etmişti. Fakat biraz abarttığını düşünüyordu. Sonuçta eğitimdekiler elinden ne geliyorsa onu yapıyordu.

"Sen neden onlara katılmıyorsun?"

Gelen tanıdık sesle başını çevirirken gülümsedi. "Onlar gibi olamam"

"Onlar gibi ol demiyorum zaten. İnsan formunda eğitim alanlar da var. Onlara katılabilirsin"

Jungkook dudaklarını büzerken bakışlarını esip gürleyen Jimin'e çevirmişti. Şöyle bir bakıyordu da bu fikir pek de iyi değil gibiydi.

"Belki daha sonra"

"Bir dakika sen.. Jimin'den korkuyor musun?"

Kahkahayla gülen bedene dönen genç melez elini ağzına götürürken yüzünü buruşturmuştu. "Korktuğum falan yok, sadece çekiniyorum"

"Çekinme. Gel benimle" 

Ayağa kalkıp Jungkook'un elinden tutarak onu Jimin'in yanına doğru çekiştirmişti.

"Henüz dönüşmedim. Onların çalıştıklarıyla ben çalışamam. Hey beni dinlemiyor musun sen?"

Jungkook sadece Jia'nın duyabileceği bir şekilde konuşuyordu. Şu an kendisini çekiştiren kadına bile karşı koyamazken onların çalıştıkları ağırlıklarla çalışacağını düşünemiyordu bile.

"Hey, Jimin?"

Elindeki kalın değnekle bağırmakta olan alfa kendisine seslenilmesiyle arkasını dönmüştü. Jia elinden çektiği bedeni önüne geçirip omuzlarından tutarken Jimin'i görmek adına başını yana eğmişti.

Jungkook'un omzunun üstünden çatık kaşlarla bakan Jimin'e bakarken derin bir nefes alıp vermişti. Saatlerdir sürünün başında, güneş altında duruyordu. Pek bir şeyle uğraşmamasına rağmen alnından süzülen terleri boynuna aşağı yol çiziyordu.

"Jungkook'u da eğitime alabilir misin?"

"Tabi, gelsin"

Jimin gitmesi için eliyle eğitim alanını işaret ettiğinde genç melez ağır adımlarla insan formunda olanların yanına doğru adımlamıştı. Zorlanacağını, hatta diğerlerine oranla daha erken pes edeceğini biliyordu..

"Bakıyorum da melezle baya yakınsınız?"

Yüzündeki sahte gülümsemeyle yanında bulunan Jia'ya döndü. Kollarını göğsünde bağlarken bedenini Jia'nın önüne geçirmişti.

"Onu sadece dönüşmesi için ikna etmeni söyledim, arkadaş olmanı değil"

Genç kızın dudak kenarları yukarıya kıvrılırken başını kaldırıp kendisine ciddi bir şekilde bakan Jimin'e bakmıştı.

"Evet söylediğini yapıyorum ama seçtiğim arkadaşların seni ilgilendireceğini sanmıyorum"

"Melezden uzak dur Jia. Aksi taktirde.."