lunapark || lee taeyong

prolog

Lee Taeyong çok yorgun olmasına rağmen , arkadaşları çok ısrar ettiği için o gece lunaparka gitmek ve diğerlerinin peşinden dolanmak zorunda kalmıştı.

Büyük ve rengarenk olan dönme dolabın önünde , Mark ve Haechan'ın dondurma almasını beklerken bakışlarını sakin ve bıkkın bir şekilde etrafında gezdiriyordu.

Üzerinde 'ARIZALI' yazan atlı karıncanın önünde dikilen solgun , zayıf ve hareket dahi etmeden ağlayan kızı gördüğünde duraksayarak orayı izlemeye başladı.Kız kısa bir süre ağlamaya devam ettikten sonra yavaş adımlarla atlı karıncanın önünden ayrılmaya başladığında Lee Taeyong kaşlarını çatarak arkasından ilerlemeye başladı.Etrafta çalışan makinelerden çıkan müzik yüzünden yüzünü buruşturdu ve daha hızlı yürümeye başladı.

"Hey , sen !"diyerek bağırdığı anda kızın adımları sanki bunu beklermişcesine kesildi ve bedenini hafifçe Taeyong'a çevirdi."Sen ,iyi misin ?"diye sordu Taeyong çekinerek.

Kızın dudaklarında bir tebessüm ardından isterik bir kahkaha fışkırdı.Taeyong daha da kaşlarını çattığında kızın yüzündeki gülümseme anında soldu ve bu Taeyong'un tüylerinin diken diken olmasına sebep oldu.

"Eğer hastaneye gitmek istersen , taksi çağırabilirim?"diyerek cebinden telefonunu çıkarttı Taeyong.

Kız ,Taeyong'a doğru sarsak bir adım atarak başını hafifçe sola yatırdı."Cehenneme gitmek istesem,"dedi ve gülümsedi."Şeytanı çağırabilir misin , Lee Taeyong ?"