Secret Princess | Jirose

0.3

Yorum pls

Prenses Chaeyoung

Gözlerimi zorlukla açtım. Sırtımın sağ tarafında bir acı vardı. Sol kolumun üzerinde yatıyordum. Etrafıma baktığımda çok farklı bir yerdeydim.

Umarım düşmanlarımın yada o yağmacıların eline düşmemişimdir...

Ben hala etrafa bakıp kalkmaya çalışıyordum. Ama pek başarılı olduğum söylenemez. Sırtımdaki acı her seferinde yere düşmeme sebep oluyordu. Biraz fazla ses çıkarmış olmalıyım ki içeriye saray nedimesi gibi biri girdi.

Sanırım 2. Park Saray'ındayım, çünkü her sarayın nedime, muhafız,asker kıyafetleri farklı ve ben hepsini ezbere biliyorum.

Kadın, benim yaşlarımda gibiydi. Gayet güzeldi. Yanıma doğru geliyordu.

"Leydi Lee lütfen kalkmayınız." Dedi. Peki benim sahte Leydi Lee olduğumu nereden biliyor?

Derken kadının yüzünü daha yakından görünce bunun babamın gönderdiği hatta çok güvendiği - benim de çok sevdiğim ve güvendiğim- Prenses Mina olduğunu anladım. Büyük ihtimalle beni tanıdı.

Mina,babamın kardeşinin kızıydı. Babası öldükten sonra saraydan ayrılmıştı. Babam onun için endişelendiginden geri Saray'a aldırmıştı. Sarayda bir süre kalmıştı ama sonra tekrar gitmek istemişti. Hatta beni korumak için birşeyler yapmak istediğini de belirtmişti. Çocukluğumuz beraber geçmişti. Babam da kabul etmişti ve düşman olduğumuz kişilerin arasına sızdırmıştı.

O buradaysa Lalisa'nın kardeşi Kunpimok da burada olmalı. Saraydan ayrılmadan 4 yıl önce Kunpimok ile evlenmişti. Kunpimok, Lalisa'nın evliliğinin ilk yıllarında çok fazla gelirdi. O sırada birbirlerine aşık olmuşlar. Aynı zamanda Mina'nın annesi Japon. Yani yarı Koreli yarı Japon.

Neyse şuan onu kontrol etmeliyim.
"Benim kim olduğumu biliyor musun?" Dedim. Yüksek ses ile bana cevap verdi.

"Tabiki,siz Leydi Lee'siniz. Ben bir yaranızı kontrol edeyim."  Diyip bana yaklaştı. Sargıyı açarken sadece benim duyabileceğim bir ses tonuyla konuştu.

"Tabiki kim olduğunuzu biliyorum Prenses Chaeyoung. Ama siz bilmeyeceksiniz. Başınızdan da yara aldığınız için yalan söylemeniz daha kolay olacaktır. Planladığınız gibi hafızanızı kaybetmiş numarası yapın. Bunlar sizi öldürmek isteyen taraf." Dedi. Hafifçe gülümsedim ve onu onayladım.

"Benim adım ne ki? Leydi Lee nasıl Leydi Lee?" Dedim.

"Hatırlamıyor musunuz?" Dedi şaşkın gibi gözükerek. Başımı olumsuz anlamda iki yana salladım.

"Bekleyin lütfen ben Saray hekimini çağırayım." Dedi ve çıktı. İçeriye iki tane nedime girdi onun ardından. Bunları tanımıyorum.

"Bir isteğiniz var mı acaba?" Dedi biri.

"Yok, teşekkürler." Dedim. İkisi yanıma gelip Mina'nın yarım bıraktığı sargıyı tamamen açtılar. Oraya bir şey sürmeye başladılar. Canım acıyordu. Ve bunu belli etmekten çekinmiyordum.

"Biraz daha dayanın Leydi Lee." Dedi az öncekinin diğeri.

"Benim adım Leydi Lee mi? Öyleyse siz nasıl biliyorsunuz?" Dedim.

"Prens Jimin sizin olduğunuz ormandaymış. Bu sırada adamlarınızdan biri sırtınıza ok gelirken 'Leydi Lee' diyerek sizi uyarmış. Prens Jimin söyledi yani. Ama siz hatırlamazsınız, Saray Nedimesi Myoui'nin söylediğine göre hafıza kaybı yaşıyorsunuz. " Dedi biri. Babam onu annesinin soyadı ile Saray'a sokmuş demek.