Jisung yan odadan gelen inleme sesleri ile uyandı. "Ah yine mi?" diye söylenerek kafasını yastığa bastırdı. Saatin kaç olduğuna bakmak için yatakta yuvarlanarak sağındaki komodine doğru döndü. "Ciddi misin sen? Saat gecenin dördü!" diye bağırarak yan odadaki arkadaşını uyardı.
"Üzgünüm dostum daha sessiz olmaya çalışacağız." dedi yan odadaki ses. "Sessiz olsanız iyi edersiniz! Burası benim de evim." dedi Jisung. Ve uyumaya çalışmak üzere yüzünü yastığa gömdü ve yastıkla kulaklarını kapadı. Ve seslerin artık kesilmesi için Tanrı'ya yalvardı.
Ertesi sabah Jisung yarım yamalak aldığı uykuyla yataktan kalktı ve kendisi ve ev arkadaşı için kahvaltı hazırladı. Ev arkadaşını kahvaltıya çağırmak için arkadaşının odasının kapısını açtı.
"Felix kahvaltı ha-" Jisung kapıyı açtığı gibi geri kapattı. Gece burada ne olduğunu biliyordu ancak ev arkadaşı Felix'i çıplak bir şekilde dün geceki çocukla yatakta görmeyi beklememişti. Korku içinde kapıya arkasını döndü.
"Hey! Kapı tıklatmak nedir bilmez misin?"
"Özür dilerim şimdiye kadar misafirinin gitmiş olacağını düşünmüştüm. Neyse kahvaltı edeceksen kahvaltı hazır."
Jisung tek başına oturup kahvaltı yapmaya başladı. Kahvaltısını yaparken Felix'in misafiri odadan çıktı ve Jisung'a başıyla selam verdi.
"Günaydın."
"Günaydın."
"Umarım dün gece çok rahatsız etmemişizdir."
"Yok canım hiç mahsuru yok. Ben alışkınım."
"Nasıl yani?"
"Bilmiyor musun? Felix tam bir playboy. Takıldığı barlardan yakışıklı bulduğu çocukları eve atıyor. Bir kaç kere takıldıktan sonra da yeni birini buluyor."
Felix'in misafirinin moralinin bozulduğu yüzünden okunuyordu. Bir kaç kere konuşmak üzere ağzını açtı. Fakat cümle kuramıyor gibi görünüyordu. Sonunda konuşmaya başladı.
"Gerçekten mi? B-Beni gerçekten oyuncak olarak görüyor olamaz değil mi?"
Çok üzgün görünüyordu başını önüne eğdi ve konuşmaya devam etti.
"B-Ben ondan hoşlanmıştım. Onun da benim gibi hissettiğini sanmıştım. Gerçekten dediğin gibi mi davranacak şimdi bana?"
Jisung boşboğazlık yapıp yine Felix'in ilişkisine yine çomak soktuğunu fark etti. Bu sürekli oluyor. Durumu düzeltmek için uğraşmalı mıyım?
Olan oldu. Felix bu duruma alışkın zaten. Gömmeye devam.
"İstersen bir kaç gün daha Felix'le takıl ve neler olacağını kendin gör."
O sırada Felix odasından çıkıp gerinerek mutfağa geldi. Kendi adını duymuş olduğu için sordu. "Ne olmuş Felix'e?"
Misafir alev fışkıran gözleriyle Felix'e baktı. "Şerefsizsin!" diye bağırdı ve koşturarak evin kapısına koştu. Kapının kilitlerini zorla açıp evden koşarak çıktı.
Felix şok içinde olanları anlamlandırmaya çalışırken Jisung'a döndü. Jisung Felix'le göz göze gelince gözlerini kaçırdı. Felix ne olduğunu hemen anladı. Ve sinirli bir şekilde konuşmaya başladı.
"Yine mi? Bir kere... Sadece bir kere şu çocukları kaçırmasan belki... belki düzgün bir ilişkim olabilirdi."
"Dediklerim yalan değil ama. Önceki çocukların ırzına geçip terk etmeseydin böyle durumlara düşmezdin."
"Anlamıyorsun. Ben Jaemin'den yaklaşık bir aydır hoşlanıyordum. Şimdi sen onu korkutup kaçırdın. Muhtemelen onunla bir şansım daha olmayacak. Mutlu musun yaptığından?"
"Ö-Özür dilerim. Bilmiyordum."
"Bilmediğin işlere burnunu sokmamalısın."
"Biliyorsun sadece ev arkadaşın olmama rağmen benimle bu konuları konuşabilirsin."
"Şey...Hazır ev arkadaşlığının lafı geçmişken... Söylemem gereken bazı şeyler var."
"Söyle."
"Bence artık bu daire ikimiz için çok küçük."
"Ne demeye çalışıyorsun?"
"Kendine yeni bir daire aramaya başlamalısın."
Comeback için heyecanlı mısınız??
İlk defa yazıyorum biraz saçmaladım ama umarım beğenirsiniz.
Beğendiyseniz oy vermeyi unutmayın. <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nonstop • Minsung
Fanfiction[Tamamlandı] "Bence artık bu daire ikimiz için çok küçük." "Ne demeye çalışıyorsun?" "Kendine yeni bir daire aramaya başlamalısın." • • • Yeni ev arkadaşı arayan Jisung aynı apartmanda yaşayan Minho'nun astığı ev arkadaşı aranıyor ilanını görür...