1 hafta sonra...
Okul başlamıştı lise 3'teyim. Özel bir okulada gidebilirdim babamın bankadaki birikimi ile ama arkadaşlarımla okumak bana bu sene en iyi gelecek olan şey. Babama gelirsek vefat edeli 1 hafta oldu. Normalde okul 5 gün önce başlamıştı ama biz cenaze işlemlerinden dolayı gitmemiştik. Biz dediğim ise ben, mislina, görkem, sinan,cem ve sametdi. Bu hafta boyunca hep yanımda olmuşlardı. Tabi ben cem ve görkeme kırgın olduğum için bunun üstüne ortamın duygusallık ve gerginliği de eklenince biraz aramız açılmıştı. İnsanlarla küs olmaktan nefret ediyorum. Gerçekten , çünkü ben onlarla küsken hep beynimin içinde oluyorlar , bu bir yıl olsada, on yıl olsada aynı.Mislinayla birlikte bizim evimizde kalıyorduk. Görkemde bizimle birlikte kalıyordu bunu annesi istemişti hem kız arkadaşı olduğu için hem de evde kızlara destek çıkacak bir erkek olmasını istediği için. Aslında benim istediğim Ayşe Sultanın ve Görkemin bizim evimize yerleşmesiydi ev yeteri kadar büyüktü ve ben bana sahip çıkan bu kadını çok seviyordum. Bu konuyu en kısa zamanda konuşmam gerekiyordu. Okula mislina, sinan, cem ve Gorkem ile gelmiştim. Okula girdiğimizde sinan bana ve mislinaya okulu tanitmaya başladı. E tabi ben görkem ve cemle konuşmayınca onlar etkisiz eleman olmuşlardı. Ama en çok ceme sinirliydim ban dediği laflar... Kaldıramazdım, zaten onunda benimle konuşmaya yüzü yoktu.
Müdürün kapısının önüne geldiğimizde sinan kapıyı tıklattı ve bizim içeri girmemiz için kafasıyla işaret etti. Oda arkamızdan içeri girecekken görkem kolundan kavradı ve geriye savurdu. Sonrada bizim arkamızdan o girdi. Gösteriş meraklısı piç seni. İçeri girdiğimizde müdür bize bakıyordu eliyle oturmamız için işaret verdi. Benim oturduğum koltuk ikiliydi ve görkem gelip dibime otudu karşımızdaki koltuğa da mislina oturdu. ''Hocam biz yeni öğrencileriz ankaradan geliyorum'' dedim. Umarım olayları irdelmezlerdi '' biliyorum kızım hoşgeldiniz. Selçuk bey bana durumu da anlattı. Hiçbir hoca bilmiyor merak etme. İstersen sen söyleyebilirsin. Başınız sağolsun '' dedi. Biliyordu ama en azından hocalara bir şey söylememiş olması içimdeki ateşe su serpmişti '' hocam biz sınıflarımızı ve numaralarımızı öğrenip çıkacaktık'' mislina gergindi görebiliyordum. Ve burdan çıkmak istiyordu yardım etmeliydim. '' kızım özellikle arkadaşınla aynı sınıflara girmenizi istedim. İstersen görkemide senin sınıfına aldırabilirim. Yakın arkadaşın sanırım'' dediğinde gözlerimin renginin açıldığını biliyordum, bu yüzden yerdeki deseni izliyordum. ''Tamam hocam sınıf katları ?" ''kızım ikinizde 11-C desiniz. 3. Kat dersin başlamasına 25 dakika var. Arkadaşlarınız size okulu gezdirsin, şimdi çıkabilirsiniz.'' dedi hepimiz ayaklandık görkem kapının kolunu tutup açacakken müdür tekrar seslendi '' ece sen kal kızım seninle birkaç şey konuşmam gerek'' dedi gorkem de kapıyı tekrar kapatıp söz aldı ''o zaman biz de kalırız çıkmaya gerek yok'' dedi müdür sinirle yerinden fırladı ''görkem konuşacak olsam sizin çıkmanızı istemezdim değil mi ? Konuşmamız gereken konu özel şimdi çık dışarı ve haddini bil'' dedi. Görkem sinirle kapıyı açtı önce mislina sonra kendisi dışarı çıktı. ''Özür dilerim hocam ben.. Şey ben gitsem tekrar özür dilerim onun adına.'' dedim oturduğum yerden kalkarak ''otur!'' dedi. Sesi bi miktar yükselmişti ama üstümdeki etkisi büyüktü, kalktığım gibi yerime tekrar oturdu.
'' şimdi ece seninle derin konular konuşacağız devam edemeyecek olursan söyle''
''Tamam hocam''
''Şimdi annen ne zaman nasıl vefat etti''
''Annem 6 yıl önce bem 11 yaşındayken benim de içinde bulunduğum araçla birlikte kaza yaptık. Annem vefat etti.''
''Peki baban neden vefat etti''
'' babam da ve bende bulunan genetik ve ölumcül bir hastalık nedeniyle öldü. Bende de hastayım ve yaklaşık 25 yaşındada hastalık son noktasına ulaşacak ve ben de-''
''Tamam kızım bu kadar yeterli benim için.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR TUTAM AŞK...
Chick-LitHer hayat bir gün son bulmayacak mı? Cevabınızı duyar gibiyim... peki her hayat bir gün hangi şartlar altında ufalanacak? Hangi ışık hangi karanlıkta sönecek? Bu karanlıktan kurtuluş yok... Bu onun karanlığı, ışığıysa sönmek istemeyen, ama başka ka...