Sabah 7 de alarmla uyanmak kadar kötü olan tek şey okulun ilk günü olmasıdır
Kendi kendime sızlanarak uyandım . Şehre yeni taşındık.Burasıyla ilgili bildigim tek şey okula nasıl gidebileceğim
aman ne hoş odadan çıkmadan önce son bi kez aynaya baktım ilk dikkatimi çeken uzun pembe saçlarımdı. Kitaplardaki gibi ilk günden hayatını düzene sokmayı umut ederek kendimi kandıramam sonuçta, daha fazla düşünüp acı çekmenin bi anlamı yok ama yine de stresliydim , annem içerden sesleniyordu. Korkunun ecele faydası yok diyerek odadan çıktım .Tek çocuk olmaktan hep nefret etmişimdir.Babam henüz ben 5 yaşındayken öldü. Sabah sabah bunlarla kasvetlenirken annem ne kadar güzel bi gün dedi neşeyle
ya ne demezsin dedim
stresliyken bişeyler yiyemiyordum daha fazla oyalanmanın anlamı olmadığına kanaat getirip ani bir hareketle kalktım ben çıkıyorum dedim okulla ev arası uzak sayılmazdı ama yakında degildi. Otobüse bindim aynı formayı giyen çok fazla kişi vardı. Okula 15 dk içinde vardıgımda o kadar da kötü degil diye düşündüm. Sınıfını aramaya başladım tek şansım lise 3 olmam ve sınıflarda karma yapılıyor olmasıydı. Sınıfı bulmuştum son bir kararlılık ile içeri girdim. İlginç tipler vardı. Hemen hemen tüm sıralarda çanta vardı. Boş bir sıra dikkatini çekti lacivert saçlı bir kız oturuyordu.-Burada oturabilir miyim?
-A Ah tabi yanım boş
-ben Haruno Sakura merhaba
-w hinata hyuga, seni ilk defa görüyorum yeni misin?
-hah şey evet bu yaz taşındım buraya bir kaç hafta oldu diyebilirim
O sırada sınıf ögretmen oldugunu tahmin ettigim adam girdi. Gri saçlı maske takan bi adamdı,
ben kakashi hatake fizik hocamızım dedi. O sırada kapı çaldı umursamazlıkları 3 kilometre uzaktan belli olan 3 oğlan kapıdaydı. Ben kapıya bakarken maskeli hocamız sakin bir sesle konuştu
-naruto, Sasuke ve shikamaru geç kalmak için ilk gün biraz iddialı degil mi?Sarışın çocuk hemen sınıfı bulamadık dedi
kakashinin buna inanmadıgı açıkça belliydi.
- İlk gün oldugu için merhametsiz bir hoca degilim ben geçin bakalım dedi
İlk önce sarışın çocuk girdi kim oldugunu sormak için hinataya döndüğümde kızarmış olduğunu fark ettim, hafifçe gülümsedim,ikinci olarak saçları toplu asık suratlı bir çocuk girdi hinata sessizce shikamaru dedi, en son siyah saçlı delici bakışlı çocuk girdi. Hinata sessizce sasuke dedi. Anlaşılan tanınan tiplerdi sasuke yürürken bir an göz göze geldik o umursamazca yerine geçti. İlk dersi sorunsuz atlatmıştım bu iyiydi. Ögle arasına kadar dersler hızlıca akıp gidiyordu-ımm şey daha çok dünya klasiklerini seviyorum ayırt edebileceğim sanmıyorum
-tam olarak budur dedim gülümseyerek-Dışarı mı çıksak ya?
-olur
Okul küçük sayılmazdı. Bahçeye çıktığımızda basketbol sahasının orda grupça oturanlar hemen dikkatimi çekti sabah geç kalan 3 çocugunda içinde oldugu kalabalık bir gruptu, eski arkadaşlarımı hatırlattı. Hinata dikkatimi neyin çektiğini fark etmiş gibiydi.
-şey onlar bilindik okulun en çok tanınan grubu işte dedi deidara, sasori, ino, konan, tenten, gaara, naruto, shikamaru, choji, neji, Sasuke, karin, suigetsu
Aslında neji benim kuzenim-Hadi ya
Gözüm sasukeye takıldı, ama öylece geçip biraz daha yürüdük konuştukça daha yakın hissediyordum hinataya ah şükürler olsun ilk günden konuşucak birileri vardı.
Diger dersler tahminimden hızlı geçti ehehe hinatayla ögle arasında diger sınıftan olan bi kızla buluşup yemek yedik . Temari olduğunu öğrendigim kizla da iyi anlamıştım
bugun tahminimden iyi diye geçirdim içimden
biraz dolaşalım okul dışında dedi temari ögle arası 1 saatti ve dışarı çıkabiliyorduk okuldan biraz uzaklaştıktan sonra temari çantasından sigara paketi çıkardı bana uzattı içinden 1 tane aldım temari sigaramı yakarken derin bi nefes çektim. etrafta biraz dolaştıktan sonra uzaktan zilinin sesini duyduk
Üçümüz panikle birbirimize baktık koşmaya başladık geç kalmıştık ama saçma bi şekilde eglenceliydi ilk defa geç kalan hinata bile gülüyordu günümün geri kalanı normaldi okul çıkışı eve gittim. Yorucu bi gündü ama biraz spor yapayım bari dedim annem daha gelmemişti hastaneden, ilk günüm tahminimden iyiydi ya da benim beklentim çok düşüktü fark ettigim şey ise beklentiyi ne kadar düşürürsen canın o kadar acımaz
Bir ay böyle böyle geçti sıradanlaşmaya başlamıştı ihtiyacım olan şey tanıdıklık duygusuydu. O gün ögle arasında voleybol sahasının kalabalık oldugunu fark ettim
-ne oluyor
-takım seçmeleri var dedi temari
-ah geçen sene takımdaydım dedim
-işte bu harika dedi ve elimden tutup sürüklemeye başladı beni guy senseinin yanına gidip adımı yazdırdı ben hala şokla izliyordum
-bu neydi knk
-hadi ben zaten takımdayım birlikte daha güzel olur dedi sırıtarak
Seçmeler başlamıştı takımın ana oyuncuları belliydi 1 kişilik boş kadro vardı. Takım kaptanı inoydu herkesi sırasıyla izliyordu. Seçmelere karin dedikleri kızda katılıyordu ( sevimsizlik abidesi gibi geliyordu bana )anlaşılan onu desteklemeye tüm grubu gelmişti diye geçirdim içimden sasukeyle göz göze gelirken o an fark ettimde oynarken beni izliyordu aman ne hoş diye söylenirken güzel bi smaç bastım tahminlerinden daha iyiydim bu yüzlerinden belliydi. Sonuçta beni tanımıyorlar daha ama içimden bi ses tanıyacaklarını söylüyor...