Beni yavaşça öldürüyorsun..

Garip İş Görüşmesi

Umutsuzluk içinde yürüyordum biraz rahatlamam gerekiyordu biraz soluklanmam bu yüzden cebimde son kalan paraya baktım içecek makinesine gittim ve kendime bir meyvesuyu aldım onu içerken yürümeye devam ettim diğer iş görüşmemi yapacağım pastaneye geldim burda ne işe yarardım bilmiyorum ama bir iş bulmalıydım meyve suyu bitmişti çöpe attım derin bir nefes aldım kapıdan içeri girdim yavaşça kasaya yaklaştım.

-Merhaba 

Adam ne diye bana iğrentili bir bakış atıyordu anlamadım ama cidden buna üzüldüm Ve sinir oldum.

-Sağır falan mısınız Merhaba dedim !?

Amanın kesin burda ki iş imkanınıda kaçırdım sinirlerime hakim olamadım şu kenardan bize bakıp sırıtan iyi giyimli adam kesin kollarımdan tutup beni dışarı atacaktı ama son sözümü söylemeliydim!

Sağır değilim seni duyuyorum ne diye geldin buraya dilenci kılıklı adam seni?

Dilenci demek ha şimdi görürsün sen.

-Sağarlara destek paketi sunmaya geldim sizi görünce duramadım bari yardımcı olayım dedim.

Hah çok güzel konuştum biliyorum  Aslında bu çok terbiyesizce oldu .. özür mü dileseydim?
İyi giyinilmeli bir adam bize Yaklaştı kasiyere döndü .

Ne oluyor burda?

Bu Dilenciyi kovmaya çalılıyordum efendim.

Nerden belli dilenci olduğu müşterilere böyle mi davranıyorsun sen!

Hayır efendim bağışlayın .

Genç adam siz dilenci değilsiniz dimi?

- Ne ben mi be ben mi hayır aslında iş görüşmesi için gelmiştim fakat bir sorun yaşadık özür dilerim efendim rahatsızlık vermek istemedim.

Adınız nedir?

Ah işte sorun yaratan soru bana yine karakolun yolları görünecekti dimi..

- Adım Yoon Bum efendim.

Buyrun bay Yoon odam bu tarafta buranın yöneticisi benim yani eğer anlaşırsak patron benim Patric'in kusuruna bakmayın gideceğini anladığı için böyle davranıyor olmalı sizin gibi genç tatlı bir oğlan karşısında yaşlı bir adamın şansı oldukça düşük.

-Anladım efendim tekrardan tatsızlık için üzgünüm.

Lütfen bunu unutalım şöyle oturabilirsiniz bay Yoon.

-Teşekkür ederim .
Sakince oturdum .

Kendinizden bahsedin biraz iş geçmişiniz , eğitim durumunuz , ikametiniz ,yaşınız ve askerlik durumunuz nedir ?

- Ben 27 yaşındayım askerliğimi tamamladım üniversite mevzunuyum bu caddenin sonunda yaşıyorum buraya yaklaşık 10 dakikalık bir mesafesi var birçok işte çalıştım daha çok kasiyerlik Üzerine .

Bu oldukça iyi sizin için düşündüğüm konumda kasiyerlik uyum sağlayabileceğimizi düşünüyorum yaşıt olmamız beni daha rahat hissetirdi ah bu arada adım Akira ve hiç yaşınızı göstermiyorsunuz kişisel özellikleriniz nelerdir?

Kişisel özellikler mi bu gerçekten bir iş için gerekli miydi ki yaşıt ha Ne tuhaf hiç genç bir patronum olmamıştı çok olumlu konuşuyor acaba bu işi alabildim mi o kadar sorun yaşamama rağmen .

-Genel olarak çalışkanımdır işimin en iyisini yapmaya odaklanırım çocuklarla  aram iyidir uyumlu biriyim.

Bay Yoon yanlış mı anladınız beni ben sizin ruh halinizi merak ediyorum sizi tanımak istiyorum .

Bu garip bir patron için belli bir çizgide seyretmiyor bu konuşma ama bu işi almalıyım .

-Duygusal içe dönük biriyimdir.
Genel olarak Yeni şeylere açığımdır  bu yüzden beni çok çocuksu bulurlar ama hiçbir zaman iş hayatımı etkilememiştir bu durum.

Etkilemeyeceğine Emin'im bay Yoon üst beden ölçünüz Ve boyunuz kaç acaba Ve ayakkabı numaranız .

-Xxs boyum 163 ayak numaram ise 40 .

40 mı amanın minicik ayaklarınız var.

Bu adam beni gerçekten korkutuyor .

İşe alındınız bay Yoon yarın saat 8'de burada olun ilk burayı ben açacağım size formanızı getiririm.

-Gerçekten mi?

Evet kabalığımı mazur görün (Elini uzatır)

(El sıkıştım Ve gülümsedim ama ellerimizi eşit tutuyordu normalde patron eli daha üstte olmalıydı)

Aramıza hoşgeldiniz bay Yoon.

-Çok teşekkür ederim bay Akira .

Şimdi çıkacaktım sizi de bırakmamı ister misiniz?

-Şey ben giderdim.

Olur mı öyle lütfen biz artık aynı zamanda arkadaş sayılırız.

-Teşekkür ederim bay Akira.

Lütfen iş dışında bana Akira de.

- Peki bay Akira ah pardon yani bay .. yine söyleyemedim ..

Ahahah çok sevimlisin Bum.

-Teşekkür ederim Akira.

İşte şimdi oldu Bum.

Arabayı açtı hatta bineceğim Kapıyı'da evin yolunu tarif ettim ve beni eve bıraktı bu Ne garip bir adam böyle belkide benim gibi omunda çok dostu yoktur bu yüzden bana çok yakın davranmıştır Eve girdiğimde yemek hazırdı Ve Masada bir not vardı yaklaşıp okudum ..

"Sevgili Bum küçük dostun bugün devriyede ve Eve dönmeyecek hazır o Ve sen yokken sana bu yemeği hazırladım Ne Zaman beni bulacaksın bilmiyorum ama bilmelisin Seni Seviyorum ve merak etme sosların hiçbirinde  fare Zehri yok hediyen uyuduğun odada.
-X "

Buda neyin nesi? Evin her odasına her deliğe her dolaba baktım ama evde yalnızdım emindim yemeği yemek konusunda büyük bir endişe duyuyordum zehirli olabilirdi özellikle zehir konusunda bir cümle vardı yattığımız odaya yöneldim bir şapka vardı bu benim giydiğim ve sangwoyla gömdüğümüz kırmızı şapkaydı ..

-Sangwo nerdesin sangwo bana oyun oynama seni çok özledim sangwo lütfen burdaysan çık karşıma ..
Gözlerim yanıyor sangwo gözlerim yanıyor .

Kendimi daha fazla tutamayıp ağlamaya başladım.