İhanet..
Öyle kötü bir duyguydu ki. Merak ediyordum. Acaba babam ölmeden önce bu ihaneti öğrenmiş miydi?
Eğer öğrendiyse ölümü daha zor olmuştur. Daha hüzünlü,daha acılı..
Özellikle aileden biriyse bu ihanet eden,insanın canı daha çok yanardı.
Bizim başka ailemiz yoktu. Bir çok kişi babam küçükken ölmüştü. Geri kalanlarda daha sonra. Yani Özmen soyadına sahip sayılı insan vardı ve ben o kişilerle aynı evde yaşıyordum. En başından beri aramızdaydı. Yüzüme bakıyordu.beni dinliyordu. Her şeyi bilerek! Yüzüme bakabaka yalan söylüyordu.
Kimdi?
Elmas mı? Ali mi? Hakan mı? Yoksa Perihan hanım?
Karısıydı ama neden olmasın ki?
Herkes şüpheliydi artık gözümde.
Üç gündür evden çıkmamıştım. İzliyordum onları. Hareketlerini,konuşmalarını,her şeylerini. Her hareketleri batıyordu bana. Ali'nin söylediği bir laf mesela ya da Hakan'nın evden erkenden çıkışları. Elmas ile Perihan Hanım'ın oturup boş boş yaptıkları sohbette bile bir şey aramaya başlamıştım.
Paranoyak olmuştum.
Akrep bu günlerde yanımda yoktu. Çocuğu doğmuştu. Ona izin vermiştim. Birazda bu yüzden evden çıkasım yoktu. Artık kimseye güvenim kalmamıştı. Akrep yanımda olmayınca kendimi korumasız hissediyordum.
Evi yine şöyle bir dolaştıktan sonra çalışma odama döndüm. Bu bir kaç gündür bu odadanda çıkmıyordum. Yemek az yiyordum. Az uyuyordum. Bu masanın önünde oturup tek yaptığım şey düşünmekti.
Kimdi?
Aklımda ki tek soru buydu.
Her olasılığı aklımdan geçirmiştim.
Hakan şüpheliydi mesela. Onu çok az görüyordum. Şirkete gidiyordu. Babam varken de oraya gidiyordu. Çok rahat başka işler çevirebilirdi. Buna zamanı çok vardı.
Ali'yi düşünürsek eğer,patronluk savaşı yapmıştı benimle. Babamın yerine geçmeye çok meraklıydı. Ayrıca çatışma da vurulmuştu. Ben vuruldum suçsuzum havalarına bürünmek için iyi bir bahaneydi. Ayrıca babam Hakan ve Serenay'ı evlendirmek istemişti. Buna engel olmak istemişte olabilirdi.
Elmas ise... Karan'a aşıktı. Belki Karan onun aklına girmişti. Babamı düşünmeden satmak için aşkı iyi bir bahane olurdu.
Perihan Hanım? Onun hakkında teorim yoktu. Babam nasıl bir eşti haberim yoktu. Belki de kötüydü. Ona karşı kötü davranıyordu. Zaten bu işlerin başında bir kadın vardı. Kadın dayanışması yapılmış olabilirdi.
Her şey mümkündü.
Kapım çalınca masaya koyduğum başımı yavaşça kaldırdım.
Kapı açıldı. Serenay kafasını uzattı.
"Girebilir miyim?" diye sordu.
Elimde koltuğu işaret ettim. İçeriye girdi. Elinde bir tepsi vardı. Üstünde sandviç ve çay. Getirip önüme bıraktı.
"Bu odada ölmeyi mi planlıyorsun?" diye sordu koltuğa oturunca. Önüme koyduğu tepsiyi ileri doğru itekledim.
"Kafam meşgul biraz." dedim.
"O belli." dedi. "Birazcık depresyonda gibisin de. Doğru mu?"
"Hayır." dedim. Sonra omuz silktim. "Belki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABAMIN EMANETİ
Fiksi UmumSadece soyadınız aynı olan kişilerle aile olabilir miydiniz? Ecrin,kendi hayatını kurmuş,kendi başına yaşayan bir kızdır. Bir gün babasının eski dostu onun yanina gelir ve ona kötü bir haber verir. Bu eski dost bu kötü haberi vermekle kalmaz,aynı...