Yeniden buluştuk canlarım. Haydi o güzel elleriniz yıldızlara bassın mı? İlk iki bölümle chicklitte 7. sırayı gördüm geçen gün. Bu bile benim için çok güzel bir şey.
Neyse lafı uzatmayayım, sizleri bölüme alayım.
spoi: Bir sonraki bölümümüz çok eğlenceli olacak.
Evrene gönderdiğim mesaj ilk defa bu kadar çabuk tepki gösterdi ama bu da yanlış mesaj üzerine oldu. Yaklaşık yarım saat önce Aylin ablaya acil telefon geldi demiştim ve tüm kahvaltı boyunca kıvrandıktan sonra bunu söylersem bana inanmayacaktı. Ve bunda haklı biliyorsun.
Adım saya saya içeri gitmekten başka çare bulamadım. İçimden bunu nasıl söylemem gerektiğini düşünüyorum. Hiç bana bu evden kurtulmak isteyen sendin demeyin evet öyle ama savaştan kaçmış gibi olmak istemiyorum. Akın'ın bilmediği tek taraflı bir savaş.
''Gençler ve ruhu genç olanlar, size söylemem gereken bir şey var,'' diyerek salona giriş yaptım. Biraz gözlerimi baygınlaştırıp üzgün bir sesle devam ediyorum. '' İşten aradılar. Hemen çıkmam lazım. Sizinle kalıp bu keyfe etmek isterdim ama akşama görüşürüz.''
Akın doğanın en derinlerden koparıp kendine yapıştırmış gibi duran yeşil gözlerini hemen bana çevirdi. Çaydan nemlenen dudaklarını birbirine bastırdı. Bir şey söyleyecekmiş aralandığını fark ettim. '' Benim ekmek param, reddedemem biliyorsunuz değil mi,'' sözlerini Akın'a dönüp söyledim. Bunun üstüne bir şey de denmez ki.
Deniyormuş arkadaşlar. Yani Akın dedi. ''İstersen ben bırakabilirim seni.'' Ben senden kaçıp daha huzursuz bir ortama gideceğim en azından yolda yalnız olayım da kafa dinlesem ama yok asla müsaade vermiyorlar. ''Çok iyi olur oğlum acilmiş madem,'' diyen babamla kanıtlandı şanssızlığım.
Herkesin üzerine tek tek bakıyorum. Aylin abla bana inanmamış gibi bakıyor. İnsanın adı çıkacağına canı çıksın sahiden. Ona en masum gülümsememle bakıp elimdeki telefonu kaldırıyorum. Bu küçük çabana sağlık Beno. Babam hemen gidip gelmem gibi sabırsız bakıyor. Ona uzaktan öpücük atıyorum. Füsun teyze ve Murat amcama da samimi şekilde gülümseyip kusura bakmamalarını söylüyorum. Hiç kimsenin cevap vermesini beklemeden- özellikle Akın'ın- odama geri kaçıyorum.
Acil giyinmem lazım ama ne giymeliyim? Madem tatil günü çağırıldım, kurumsal olmasam da olur. Hem çabuk olmam gerekiyor diye elime geçen bir kot şortu geçirdim üstüme. Havalar da ısınıyorken artık yazlıklara geçiş yapılsın. Beyaz bir bluz ve şu ceketi de alayım. Kurumsallığı ucundan kıyısından da olsa yakalayayım. Saçımı da taradım, fazla makyaj yapan biri değilim zaten hele sıcaklarda yüzümde kat kat şey taşımak çok zor bu yüzden maskarayla kirpiklerimi kıvırttım. Renkli nemlendiriciyi de dudaklarıma sürdüm. Ben tamamım. Kızların hazırlanması saatler sürer, hep onlar bekletir diye genelleme yapan erkeklere sesleniyorum buradan. Bu laflarınızı yiyip kızaran suratlarınızı görmek istiyorum bir an önce.
Sinir olduğum tek şey bu değil elbette. Yolumuz daha yeni kesişti, hemen başınızı şişirmek istemiyorum. Ara sıra böyle yükseldiğim anlara şahit olabilirsiniz sadece. Daha beraber yürüyeceğimizi düşünüyorum. Beni iyice tanımaya fırsatınız olacak.
'' Ben çıkıyorum canım ailem ve aile dostlarımız. Sizi seviyoree... ,'' dedim ve anında Akın ayaklandı. Ben az önce seni duymazdan gelmemiş miydim? ''Ben bırakırım demiştim Benan. Sahi Deniz senin dersin kaçta hadi gel seni de bırakayım.'' Bu çocuk kendini her alana bölmüş galiba. Az önce diyetisyenlik yapıyordun şimdi de şoförlüğe girişti.