Yanımda hissettiğim boşluk ile birden uyandım.Ani kalkışım yüzünden başımın döndüğünü hissedince dudaklarımın arasından kısık bir inleme kaçtı. "Ah!" Duyduğum adım sesleri ile gözlerimi zor da olsa açtığımda yanıma gelen Jennie'yi farkettim.
"Hey! Neler oluyor?" Sorusu ile tekrar yatağa girdikten sonra kafamı göğsüne yaslamıştı. Saçlarımda hissettiğim eller ile iyice mayışırken onu cevapladım. "Seni göremedim." Alnıma belli belirsiz öpücüklerini bahşederken aklıma gelen soru ile yüzümü aniden ona çevirdim."Peki, şimdi ne olacak? Onunla evlenecek misin?"
Alacağım cevaptan az da olsa korkuyordum. Uykudan yeni uyandığım için kısık sesime rağmen duyduğuna sevinmiştim. Bir daha ağzımı açmak o kadar zor geliyordu ki. "Bir önemi yok. Kafamı yormaya değecek bir şey bile değil. " Dedikleri ile aniden kollarımın üzerinde doğruldum. Onun ile mi evlenmek istiyordu? Benim ile seviştikten sonra kesinlikle reddetmesi gerekirken bunu söylemesinin başka bir amacı olamazdı.Dediği şeye inanmamı bekliyordu. Benimle de sadece oynamıştı. Yüzüne biraz daha baktıktan sonra üstümü giyinmek için yataktan kalkmaya çalışırken beni durduran şey kolları olmuştu. Beni sarmaya çalışan kolları ittikten sonra tekrar kalkmaya yeltenmiştim ki bu sefer daha güçlü bir şekilde çekip bir de üstüme eğilmişti.
"Uslu dur, ufaklık." Derin bir nefes verdikten sonra sinirli olduğumu belli eden sesim ile konuştum.
"Eşinizin kuzeni ile bu pozisyonda olmanız büyük yanlışlık, efendim. Birileri görüp yanlış anlayabilir.""Sikeyim, Lisa. Gerçekten bir çocuksun. Sadece anlaşma evliliği yapıyoruz." Ne diyordu bu? Gerçekten de bu kadar basit miydi? Madem öyle düşünüyordu, benim söyleyeceklerim de elbette ki vardı. "Üzgünüm, efendim. Bir anlığına anlaşma evliliği olduğunu unutmuşum." Sesime pişmanlığımı ekleyerek konuştuğumda oluşan memnun yüz ifadesini keyifle seyretmiştim.
"Sonuç olarak bende Jeon Klanı'nın veliahtı ile öyle yapıyor olacağım. Bir de benden çocuk falan beklerler ama sorun değil. Sadece anlaşma evliliği, değil mi?" Kasılan suratı ile belimi tutan elleri sıkılaşmaya başladı. Gerçekten mi? Ciddi değildim ama bunu isteyen kendisiydi.
Kesinlikle.
Derin bir nefes alıp bakışlarını tavana doğrulttuktan sonra gözlerini tekrar bana dikti. Bir şey söyleyeceğini düşünmüştüm fakat birden üstüme çıkması ile yüzünü benimkine yaklaştırmıştı.
"Sözlerimden daha kıymetli şeyler var, küçüğüm. Sana hissettireceğim." Dedikleri kalbimi hızlanması sağladı. Nefes alırken zorlandığımı farkettiğimde istemsizce elimi omzuna yerleştirmiştim. Güzeldi.
Pencereden yüzüne yansıyan gecenin ışığı bile o kadar yakışmıştı ki.Ben hala onu incelerken yüzünü yüzüme yaklaştırmış dudaklarını hafifçe tenime değdirmeye başlamıştı. Çenemden başlayıp şakaklarıma kadar yavaşça geldiğinde hafifçe gülümseyip ardından gözüm ile kaşım arasındaki yere derin bir öpücük kondurdu. En sonunda yine aşağı inerek dudaklarıma nefesini verip dilini değdirmişti. Beni delirttiğini biliyormuşçasına bu işlemi yaklaşıp bir dakika kadar sürdürüp bir de üstüne aşağı taraflarımızı birbirine sürtmeye başladı.
Sonunda dayanamayarak omzundan tutarak kendime çekmiş ve kalçamı havalandırmıştım. Dudaklarımız birleşir birleşmez sertçe yumuşak etimi ısırdı. Canımın acıdığını ama yine de bunun bile bana zevk verdiğini biliyordu. "Yanına gerçekten başkasının yakıştığını hayal edebiliyor musun, Lisa? Bensiz iken onların sana zevk bile veremediğini farkedebilecek misin?"
Edemezdim. Sikeyim, benim korktuğum da buydu zaten. En güzel hislerimi zaten ilkimde yaşatmıştı. Bir daha böyle hissedebilir miydim, bilmiyordum. Üstelik beni bırakma düşüncesi aklımdan çıkmıyordu. Uzun süre cevap vermemem üzerine hafifçe gülüp tekrardan yanıma yatmıştı. Ben ise daha fazla düşünmemek için arkamı dönmüştüm. Kısa süre sonra belimde hissettiğim kollar ile sesini tekrardan duydum. "Aklını meşgul etme, küçüğüm. Halledeceğim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cafunè | jenlisa
FanfictionLalisa Manoban, Murć Klanı'nın başı olan Bayan Park'ın kızıydı. Hayatı sadece ölümü pahasına olsa koruyacağı kız kardeşi Yerim ve küçüklüğünden beri başına geçmek için eğitim aldığı klanından ibaretti. Öyle de kalacaktı. Tabii hayatına habersiz gi...