İlk Gün

0 0 0
                                    

Saçma sapan bir yolculuğun ardından kardeşim ve benim gözlerimi kapattılar. Neymiş bu tesis özelmiş.

Kardeşimin elini ve çantamı sıkıca tuttum. En sonunda gözlerimizi açtıklarında bilimkurgu filmlerinden fişkırmış bir bina . Bir sürü önlük ve resmi kıyafet giyen adam ve kadınlar, başımıza üşüşmüş tek sıra olmamız için komutlar veren görevliler...

Bir kadın Jack'ın elini tutmaya çalışırken aniden kadını ittim. Belki refleksti fakat kadın bir hınçla bana dönüp " Küçükler diğer tesise gidecektir. Kurallara uymayan cezalandırılacaktır. Anlayışın için teşekkürler." Dedi. Konuşmasını bitirir bitirmez. Hızla Jack'ı aldı. Hemen Jack'a sarılıp ayıcığını ona verdim. Sulu sulu öptüm ve " Eğer korkarsan ayıcığın seni korur ,tamam mı?" Dedim. Kadın alayla bana bakti. Kafasını salladı ve kalabalıkta kayboldular.

Ortalıkta boş boş bakıyor ara sıra birkaç kişiyi kesiyor ve çantamda k i bıçağı yetişebileceğim yere alıyordum. Yaklaşık 10 dk boyunca bu şekilde durdum. En sonunda hoparlör den yükselen konuşmayla uğultu kesildi.
- Hepiniz hoşgeldiniz. Öncelikle tesisimizin kuralları vardır. Elbette şimdi burada size bunu sıralamayacağım. Size verilecek olan broşürlerde bunlar yazıyor olacak.
Tesisimiz sizi yeteneklerinizi göre ayıracak ,kanınızda radyasyonu engelleyen maddeler bulmaya çalışacaktır. Eminim bu bir hafta çok ilginç olacaktır sizin için. Ve son olarak kaçmaya kalkışan olursa devletin verdiği izinle sizi en kötü biçimde cezalandırılabilir hatta öldürebiliriz. Unutmayın,bunlar sizin iyiliğiniz için...

Neydi bu şimdi? Öldürebilirlermiş . Omuz silkip telefonumla uğraşmaya koyuldum. Tabi hiç bir ağ çekmiyordu. Allah bilir nereye götürmüşlerdi bizi.

Telefonumu arka sağ cebime koyar koymaz bir kadın elime numara yazan kırmızı bir kağıt verdi. Anaoslar yapılıyor insanlar dağılıyordu. Anaos yapan kişi numaraları okuyor hangi binaya girmemizi söylüyordu.
" 1327" işte benim numaram. Elimi kaldırdım. " C blok 3 kat 17 numaralı oda"

Unutmamak için yolda kadının söylediği aynı şeyleri içimden tekrar ede ede gittim . Sonunda kapısına vardığımda içeriye bir göz attım. 2 tane ranza , yanında bir kaç öğrenci ... Zaten doğal olarak tek kalan sağ tarafta kalan ranzanın altıydı. Çantamı çıkarttım. Yanımdaki bıçağı yatağın gizli bir bölümüne koyup oturdum. Bana doğru bir kız yanaşınca tanışma vasfının geldiğinde anladım tabi...
" Selam ben Katrina. " Uzattığı elini sıkıp  "Bende Ava " . Gülümseyerek bakıp çantasından çıkarttığı kurabiyeyle " Bunları annem yaptı , alsana." Kurabiyeyi elime alıp ısırdım. İçinden çıkan dolgu çikolata mükemmeldi. Ağzım dolu bir şekilde " Bu inanılmaz. " dedim. Gülümsedi...  Kahverengi iri gözleri ve dolgun saçları vardı.

Akşama doğru iyice kaynaşmıştık 4 kız. Diğer ikisini adaları Emma ve Adeley di. Adele Fransızdı. Ama ingilizce biliyordu. Ela gözlü, kısa erkek saçlı harika vücuduyla mükemmeldi. Emma turuncu saçlı ve cilizdi.

  Hepsinin hikayesi aynı. Tıpkı benim gibi alınmış , gözleri bağlanmış ve tehtid edilmişlerdi .

Akşama doğru bir anaosla en sonda bulunan binanın yemekhane olduğu ve oraya gitmemiz gerektiği söylendi.

Binalar hızla boşalıyordu. Tabi biz Emma' nın annesi sayesinde o kadar aç değildik. Ağır adımlarla yemekhaneye geldiğimizde herkes çoktan masaya oturmuştu. Elimize yemek kapılarımızı alıp sırayla açık büfenin oraya doğru gittik .Her yemeğin başında bir görevi nedir oldu hepsinden birer tane koyuyorlardı. Anlaşılan fit kalmamızı istiyorlardı. Yemek yerken bizden iki ötedeki masada oturan siyah saçlı mavi gözlü çocuk dikkatimi çekti. Elbette bir tek benim değil çakma sarışınların da dikkatini çekmişti.

Önüme dönüp konuşulanları dinledim. Aslında bu kadar sosyal biri olmayan ben telefon ve kitap olmayınca mecburen konuşmak zorunda kalıyordum. Çok soruyu Hayır, evet, ya da bilmiyorum şeklinde cevapladım. Yemeklerimiz bittikten sonra binalarımızın vermeye başladık. Pek uykum yoktu aslında ama yine de gözlerimi kapatıp dinlendirdim. Tabii o çocuğuda düşünmeden edemedim. Emin çok geçmeden mı sevgilisi vardı çünkü fazla yakışıklıydı. Ne düşünüyorum ben ya düşüncelerime bak.

Yine kendi kendime konuştum. Uyu Ava uyu...

Nasıl buldunuz. Bu daha hiç bir şey.

O çocuk kim? Yorumlarda resim atmamı ısterseniz atabilirim. Bir daha ki bölümde görüşürüz...

SON DENEK #200#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin