[uyarı!: şimdi aşklar bu bölümde binanızı istediğiniz gibi seçin ama bulanıksınız. YANİ AŞKLAR RIDDLE BULANIK BİRİNE AŞIK OLUCAK. KAOS MİS. yo aslında o kadar kaos yok]
[not!: bir yere kadar Tom'un düşüncelerini yazıyor bir yerden sonra normal olaya geçiyoruz orayı anlarsınız zaten.]
Tom Riddle;;
Tom uzun süredir senden hoşlanıyordu. Bunu ilk anladığı zaman bir 'bulanık'a karşı nasıl hisleri olacağını düşünmekten kafayı yemek üzereydi.
Sana olan hislerini ilk defa, Slughorn'un dersinde Amortentia iksirinden senin kokunu almasıyla anladı. Ona aşk iksiri verip onu kandırmaya çalıştığına karşı şüphelenmeye başlamıştı.
Ama Tom her zaman böyle bir olasılığa karşı yediği ve içtiği şeyleri özenle seçer, başkalarından bir şey almazdı. Yani senin böyle bir şey yapman imkansızdı.
Başlarda senden nefret ederdi ama sonra bu nefret takıntıya dönüşürdü.
Seninle ilk defa İksir Sınıfında konuşurdu. Aynı şeyi almaya çalışırken elleriniz birbirine değerdi. Tom, bir şey demeden senin almana izin verirdi ve sen malzemeyi kullanırken seni izlerdi. Malzemeden ihtiyacın olanı aldıktan sonra Tom'a gülümseyerek uzatır ve teşekkür ederdin.
O zaman, Tom bir şeyler hissederdi. Adlandıramadığı bir şeyler.
Tom her yerde seni izlerdi. Bu işi gizli yaptığını düşünürdü ama sen onu her defasında sana bakarken yakalardın. Ne yapacağını, nasıl tepki vereceğini bilemediğin için gülümserdin.
Onun için seni en kolay izleyebildiği yer kütüphaneydi. Çünkü önüne bir kitap alır ve okuyormuş havası takınıp, gözlerini sana dikerdi.
O, Muggle'lardan ve Bulanık'lardan nefret ederdi ama senden nefret edemezdi. Bu onu yavaş yavaş kızdırırdı. Birkaç kere seni öldürmeyi veya seni Hortkuluk'larından biri yapmayı düşünmüştü. Hatta planını bile kurmuştu.
Fakat bu plan, seni görür görmez suya düşüyordu. O, senin yanında olmak istiyordu. Seni istiyordu ve Tom ne isterse alırdı. Mesela, seni Hogsmeade'e davet ederdi.
Senin onun için süslendiğini görmek onu mutlu ederdi. Herkese 'ona ait olduğunu' gösterirdi. Arkadaşların yanına geldiğinde onlara nefretle bakardı.
Birinin seni ondan alabilme düşüncesi onun karanlık taraflarını uyandırırdı. Seni ondan uzaklaştıracak birine her şeyi yapardı, her şeyi.
Bu kadar şeyi Tom sadece içinde düşünürdü. Seni Hogsmeade'e davet etse bile sana 'arkadaşça' yaklaşırdı fakat artık içinde tutmaktan sıkılmıştı.
İksir dersinden çıkmış Binanın Ortak Salonuna doğru gidiyordun. Yolda karşılaştığın arkadaşların, sana bir şeyler anlatıyor ve hepiniz gülüyordunuz.
Yemek için hazırlandınız ve Büyük Salona indiniz fakat seni huylandıran bir şey vardı. Çok tuhaf hissediyordun. Gözlerini yemeğinden ayırıp etrafa baktın. Gözlerin görmek isteyeceğin son kişi ile kesişti, Tom Riddle.
Birkaç gün öncesinde onu bir arkadaşını tehdit ederken yakalamıştın. O günden beri ondan kaçmaya başlamıştın. Tom'un bakışlarına daha fazla katlanamayıp arkadaşlarına aç olmadığını söyleyerek çıkışa doğru ilerledin.
Büyük Salondan çıkıp koridora gittiğinde arkandan gelen adım seslerinden Tom'un peşinde olduğunu anlamıştın. "Y/N!" Adımlarını hızlandırdın.
"Y/N! Dur!" Duraksadın çünkü sesi çok sinirli çıkmıştı ve birine zarar vermesini istemiyordun. Aslında daha çok sana zarar vermesini istemiyordun.
Tom'a döndün ve onu izlemeye başladın. Birçok erkekten yakışıklı olması ve tehlike saçıyor olması seni korkutuyordu.
"O gördüklerin doğru değildi."
Bir şey demeden kafanı eğip yere baktın. "Y/N." Tom'un sesini duyunca istemeye istemeye kafanı kaldırdın.
"Sana neden inanayım?.." Tom konuşmak için ağzını açtı ama konuşmasına izin vermeden devam ettin. "...Onu tehdit ediyordun, Tom. Kulaklarımla duydum! Bana yaklaşan herkesi bu şekilde tehdit mi edeceksin?"
"Seni seviyorum."
Kaşların şaşkınlıkla havalandı. Bunun bir oyun olduğunu düşünüp yanından geçip gidecekken Tom önüne geçip seni durdurdu. Kafasını eğip burunlarınız değecek kadar sana yakınlaşınca şaşkınlığın daha fazla artmıştı.
"Sana asla zarar vermem Y/N." Sırıtarak geriye çekildi. Senin üzerinde etki bıraktığını görünce sevinmişti çünkü sen de onun üstünde fazlasıyla etki bırakıyordun.
"Ne?" Olayları idrak edemediğin için ağzından sadece bu çıkmıştı.
"Değişeceğim, arkadaşlarına bir daha zarar vermeyeceğim."
Bu biraz olsa bile seni rahatlatmıştı. Ne olursa olsun, arkadaşlarını ondan uzak tutmalıydın.
"Şimdi..." Düşüncelerinden uzaklaşıp Tom'a baktın. "...sana anlatmam gereken şeyler var."
Elini tuttu ve seni kendine çekti. Sonra diğer elini de tuttu ve kendi omzuna koydu. Kendi ellerini de beline koyduktan sonra 'dans' pozisyonu almıştınız.
Hafif hafif sallanarak sana karşı olan hislerini ve bu hislerin onu nasıl yiyip bitirdiğini anlattı. Tabii ki, öldürme ve Hortkuluk yapma kısımlarını atladı.
Onu sessizce dinledin ve anlatırken verdiği tepkileri izledin. Bazen gülümsüyor, bazen de kaşlarını çatıyordu. Tom'u ilk defa böyle gördüğün için gelen gülme hissini bastırmaya çalıştın.
Başarısız olunca kafanı eğdin ve gülmeye başladın. Tom bir süre sana baktı sonra onun da yüzüne bir gülümseme yayıldı. Kafanı kaldırdığın zaman sana gülümseyerek bakan bir Tom ile karşılaştın.
Gülümseyerek bir elini yanağına koydu ve dudaklarınızı birleştirdi. Geriye çekildiğinde sana tekrardan gülümsedi ve elini saçında gezdirdi.
Tom, iyi tarafını sadece sana gösterdi ve bunu yaptığına asla pişman olmadı.
----
bismillah düşünsenize koskoca karanlık lordun iyi tarafını gösterdiği tek kişisiniz✨🧚🏻♀️ Manipüle ediyorsa sıçtınız 🧚🏻♀️✨
her neyse bölüm bok gibi olmuş olabilir kusura bakmayın
öbür bölüm regulus hazır mısınız la
BEN DEİLİM MESELASınır 40 vote.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
harry potter ᱬ imagine ✓
Fiksi Penggemar❝𝐢 𝐬𝐨𝐥𝐞𝐦𝐧𝐥𝐲 𝐬𝐰𝐞𝐚𝐫 𝐭𝐡𝐚𝐭 𝐢 𝐚𝐦 𝐮𝐩 𝐭𝐨 𝐧𝐨 𝐠𝐨𝐨𝐝.❞ ━ valla hep yazmak istiyordum, sonunda. ⓒlovingvincent_ || 250520