Yaşandı ama bitti

1.2K 82 48
                                    

Efsun:sen bunu nasıl yaparsın?
Efsunun adamları adam ve kadını sıkıca tutuyordu efsun hemen telefonu çıkardı
Efsun:özgürü ara nehir hemen
Nehir efsunu onaylayıp özgürün numarasını buldu efsun ilerledi pencerede boş gözlerle dışarı bakan kadının dizinin dibine çöktü yüzünü inceledi solmuştu zayıflamıştı kadın gözleri kıpkırmızıydı ve hala iç çekiyordu
Efsun:Karaca!

Özgür:efsun?
Nehir:nehir ben efsunun kardeşi karaca yaşıyor bulduk onu hemen azeri bul hemen
Özgür:ne nerde iyi mi ?
Nehir:iyi iyi atarım ben konum sen azeri bul
Özgür:tamam tamam

Özgür koşarak geldi içeriye kurtuluşlar azerin odasının kapısındalardı
Özgür:azer nerde?
Yılmaz:içerde abi
Özgür içeriye daldığında alnına silah dayamış azeri gördü
Özgür:napıyon oğlum sen ?
Azer:gidiyorum aileme
Özgür:lan bırak o silahı nehir aradı bulmuşlar karacayı
Azer kafasını kaldırıp özgüre baktı
Azer:yalan söyleme bana özgür bunu yapmayayım diye yalan söyleme
Özgür:ulan aptal ne diye yalan söyleyeyim sana bırak onu hadi güvenmiyon mu sen bana?
Azer özgüre baktı özgür ona asla yalan söylemezdi ama umudunu yeşertip tekrar çakılmaktan korktu ayağa kalktı özgür hemen silahı aldı elinden
Azer:yaşıyor?
Özgür:yaşıyor paşam yaşıyor hadi

Karaca kafasını sesin geldiği yöne çevirdi efsunu görünce dinen gözyaşları yeniden akmaya başladı
Karaca:neden siyah giydin bensiz mi koydunuz toprağa onu?
Efsun:ne kimi?
Karaca:azeri bi başına bıraktınız mı orada?
Efsun karacanın söylediklerini anlamamıştı hızla kalktı yerinden yamaçın yakasına yapıştı
Efsun:karaca neyden bahsediyor?
Ayşe:azer öldü ya
Nehir:ne ölmesi be
Efsun koca bi küfür basıp tekrar karacaya yöneldi
Efsun:karaca bana bak azer ölmedi yaşıyor ve günlerdir seni arıyor biz seni öldü sandık karaca
Karaca:nasıl ölmedi mi azer? Gerçekten yaşıyor mu efsun ?
Efsun:bak şimdi özgür azeri de alıp gelecek tamam mı ?
Karaca ayaklandı iki adım atamadan serildi yere efsunun adamlarından bir tanesi hemen aldı karacayı arabaya koştular efsun özgürü aradı
Efsun:konum atacağım hastaneye gelin
Özgür:tamam

Karacanın kanaması vardı hemen müdahale ettiler efsun nehiri bir köşeye oturtup beklemeye başladı azer özgür ve kurtuluşlar koşarak geldi hastaneye
Azer:efsun
Koşup sarıldı iki dost birbirine
Efsun:bulduk onu iyi
Azer:ya bebeğim?
Efsun:bekliyoruz çıkıcak doktor birazdan
Azerle efsun usul usul indiriyordu yaşlarını çekildiler birbirlerinden
Azer:efsun teşekkür ederim
Efsun:bana değil nehire et
Nehir:hiç gerek yok karaca benim arkadaşım tabi onun için bişeyler yapacaktım
Özgür:yılmaz koçum arayın milleti
Yılmaz:tamam abi
Özgür:kim yapmış?
Efsun bakışlarını yere çevirdi
Efsun:azer burada karacanın sana ihtiyacı var ben yapanları tutuyorum evde gidersin sonra tamam mı o zamana kadar bilme
Dr:karaca hanımın yakınları
Azer:benim ben
Dr:eşiniz iyi bebeğinizde hayatta detaylı kontrol için doktor akşama doğru burada olur görebilirsiniz
Azer fırlayarak girdi içeri karaca onu görünce kocaman açtı gözlerini
Karaca:azer!
Azer:karaca'm
Karaca:yaşıyorsun burdasın sen
Azer:burdayım burdayım çok korktum gittiniz diye çok korktum ben

İki aşık birbirlerine sarılarak ağlıyorlardı haftaların yorgunluğu ve kırgınlığı vardı üzerlerinde

Selim haberi alır almaz kolundaki serumu atıp koşmaya başladı gülüyorlardı bu sefer gülüyorlardı
Cumali:lan selim koşma dur araba var gel gel
Selim abisine kulak verip arabaya yöneldi üç kardeş mutlulukla gidiyorlardı hastaneye

Ceylan abisinden aldığı haberle evvela annesine gitti kapısını çaldı kadınım
Ceylan:anne yaşıyorlar bulmuşlar anne
Fadik ve dilan birden ayaklanıp sarıldılar ceylana
Fadik:götür bizi onlara haydi ceylan
Onlarda çıktılar evlerinden Ceylan gaza bastı

Duygu:yılmaz nerdeler?
Yılmaz:içerideler içerideler iyiler merak etme
Songül:çok sükür akın demedim mi ben sana ? Karaca bırakmaz bizi diye
Akım:dedin bitanem dedin
Akın kendini yere atıp ağlamaya başladı bütün korkusu endişesi yerini mutluluğa bırakırken içini boşaltması gerekiyordu ona koca gözlerle bakan bekleyenleri umursamadan ağladı songül yanına çöküp başını omzuna yasladı
Songül:ağlama artık iyi bak ikisi de iyi
Akın:bunlar hiç yaşanmamış olabilirdi ama
Songül:yaşandı ama bitti bak bitti geçti hepsi birazdan yine sarılacaksın kardeşine merak etme

Özgür:efsun hala anlatmayacak mısın?
Efsun:sonra özgür kimse duymasın sonra biraz rahat nefes alsınlar
Sonra asansörden inen selimi gördü efsun
Efsun:ben azerle karacaya haber vereyim nehir biraz kötü yanından ayrılmasan olur mu?
Özgür:tabi tabi
Özgür nehirin yanına oturdu. Efsun kapıyı çalarak içeri girdi
Efsun:karaca baban geldi canım azer hadi sen çık hava al biraz onlar hasret gidersin
Azer:olmaz
Efsun:azer hadi bak yılmazlarda seni bekliyor zaten

Azer istemeye istemeye ayrıldı karısından
Efsun:karaca anlatma bişey biraz nefes alsınlar zaten ortalık fazla karışacak
Karaca:anlatmam zaten dilim varmıyor efsun
Efsun:hah babanda geldi
Selim koşarak sarıldı kızına içine çekti kokusunu yüzünün her yerini öpmeye başladı
Selim:çok korktum güzel kızım çok korktum
Karaca:ben iyiyim baba merak etme miniğim de iyi ama sen değilsin azerde değil korkuyorum kötü birşey yok ya?
Akın:yok tabi güzelim seni bulduk ya biz herşeyi iyi olacak
Karaca abisine bakıp gülümsedi.
Selim:ne bu halin karaca? Solmuşsun kızım zayıflamışsın da gözlerin kıpkırmızı anlatacak mısın?
Karaca:anlatacam baba ama şimdi değil lütfen
Akın:tamam abim sen ne zaman istersen o zaman anlat

Fadik:açık olan kapıdan içeri girdiğinde karaca yaşadıklarını hatırladı
Karaca:anne!
Fadik koşarak sarıldı gelinine
Fadik:annem güzel kızım kurban olduğum çok şükür iyisin iyisiniz
Karaca başını salladı elleri babasının elleriyle kenetliyken başı annesinin göğsündeydi diğerleri odayı çok kalabalık etmemeye çalışıyordu sırayla giriyorlardı azer ise daima yanındaydı babannesi ve saadet ablası gelmişti en son karacanın beklediği son kişi de girmişti kapıdan
Karaca:amca!
Salih:kara kızım amcasının gülü
Çok seviyordu bu adamı karaca çok adam kızı içine çeke çeke öpüyordu bir yandan da af diliyordu
Salih:yok biz başaramıyoruz seni korumayı o kadar dallama bu boku beceremiyoruz
Karaca:amca deme öyle
Salih:anlatmıyor muşsun ne olduğunu
Azer:tuttu bi kere inadı anlatmıyor
Karaca:anlatıcam valla anlatıcam ama biraz müsaade istiyorum sizden
Salih:kızım tamam da merak ediyoruz neredeydin iyi miydin ? Kimleydin
Karacanın son soruyla buğulandı gözleri başını kaldırdı amcasının ellerini tuttu
Karaca:şimdi sizinleyim ya boşverelim biliyorum içiniz içinizi yiyor haklısınız zamanı gelince öğrenirsiniz
Salih daha fazla zorlamadı kızı alnından öpüp çıktı odadan

İki hasretlik yine sarıldı birbirine karaca burnunu kocasının boynuna sürtüyordu çok özlemişti onu kollarının arasında kaybolmayı 'öldü' demişlerdi gitti azer gitti demişlerdi karacanında bir yarısı ölmüştü o zaman şimdi iste geri diriliyor can buluyordu bu kollarda

Azer günlerin acısını çıkartıyordu kafasını karacanın saçlarından ellerini ellerinden çekmiyordu biraz gevşetse tekrar gidecekti sanki karaca sımsıkı tutuyordu onu
Karaca:azer
Azer:karaca'm
Karaca:evimize gidelim artık
Azer:doktoru bekliyoruz bitanem gidicez
Karaca:ne zaman gelir
Azer:bilmiyorum birazdan gelir herhalde
Karaca yüzünü azere döndü ellerini yanaklarında gezdirmeye başladı
Karaca:yılmaz nerde?
Azer:ortalarda yoktu en son
Karaca:e iyi bari
Karaca adamım dudaklarına yapıştı bütün özlemiyle öpüyordu azerde öyle sanki kalbi durmuşta tekrar atmaya başlamıştı öyle bi his vardı içinde nefesi tükendiğinde ayrıldı karısından alnını alnına yasladı gamzelerini çıkaracak şekilde tebessüm etti karaca da ona gülümsedi kapının sesiyle ayrıldılar birbirlerinden doktor gelmişti
Dr:iyi akşamlar biraz geciktim üzgünüm şimdi bakalım bebeğimiz nasılmış

Doktor getirdiği ultrason cihazıyla sokuldu karacaya karaca karnında hissettiği soğuk jelle yine ürpermişti azer karacanın elini ellerinin arasına almış bekliyordu kadının yüz ifadelerindeki farklılıktan işkillendi karaca
Karaca:bebeğim iyi mi?
Dr:bebeğiniz mi? Ama nasıl olur
Azer:ne nasıl oluyor doktor hanım?
Karaca:bişey mi var ?

"Sevgili"den öte (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin