⚫23⚫

142 12 31
                                    

hatırlatma*
Biten çayları tazelediğimde hiç zaman kaybetmeden yemeye devam ettiler. Masaya oturacakken çalan zil ile abime baktım.
+" Birini mi bekliyorduk ? "
.
.

Herkes kafasını olumsuz anlamda sallayınca biraz korku ve merakla kapıya doğru ilerledim. Kim o diye sorunca o muhteşem cevabı almayı tabii ki de bekliyordum.

-" Beniim. " sesinden de anlaşıldığı üzere Taehyung gelmişti. İyi de adresi nasıl buldu bu ? Kapıyı açıp geri çekildiğimde selamlayıp hızlıca içeriye geçti.

Jungkook onu görünce bir şey hatırlamış gibi tepkiler verdi. Taehyung ise hemen yanına gidip ona sıkıca sarıldı.

-" Seni ne kadar aradım biliyor musun sen ? Nerdeydin ? " Jungkook oturması için baştaki sandalyeyi gösterince oturdu. Olan biten her şeyi ona anlattı ama bacaklarından bahsetmemişti. Taehyung onu dinlerken gözyaşlarına hakim olamadı.

-" Jungkook seni koruyamadım.." kafasını masaya koyup ağlamaya devam ederken Jungkook sırtını sıvazladı.

-" Bilemezdin Tae ben de bilemezdim. O.. O çok değişti. " bir anda atılan Tae korkmama neden oldu.

-" Yine o Hyuna'yı rüyasında falan görüp eskilere gitti de psikolojisi mi bozuldu ? Aradan kaç yıl geçti ya ve seni soktuğu şu duruma bak ! " Jungkook'u kolundan tutup kaldırmasıyla onun yere düştüğünü gören Tae yanına oturup anlamsızca ona bakıyordu.

-" Gelmek istemiyor musun? " Jungkook gözyaşlarını saklamak için kafasını yana çevirdi. Cevap veremeyeceğini anladığımda devreye girdim.

+" Tae bacaklarını şimdilik hissetmiyor.. Ama dur sakin ol tedavilerle en kısa zamanda yürümeye devam edecek. " bir hışımla kalkıp kapıya ilerledi.

-" Tae nereye gidiyorsun? " kapıyı açmadan önce geriye dönüp baktı.

-" Yaşattığını yaşatmaya gidiyorum. " ayakkabılarının bağcıklarını hızlıca bağlarken Jungkook'un sözleriyle yerinde çakıldı.

-" Böyle yapmakla sadece kendini tatmin edersin ama emin ol şu an o çok sinirlendiğin adamdan hiçbir farkın kalmaz gözümde. Ha istiyorsan git seni zorla tutamam ama zararla oturan yine sen olursun." doğrulup bakışlarını Jungkook'ta sabitledi. Hiçbir şey söylemeden sadece bakıyordu. Ağzından çıkan kısa iç çekişle ağlayacağını anladım.

Yanına gidip sarıldığında yanağımdan aşağıya akan yaşla ağladığımı fark ettim. Abim ve Minji'ye baktığımda onlarda gözleri dolu bir hâlde onları izliyordu. (anlık taekook shipperlar jsjdhs) Geri çekilip yanındaki sandalyeye oturdu. Yüzünü iki eli arasına alıp konuştu.

-" Bana bak asla ayrı kalmak yok tamam mı? Yemeğini ye bize gidelim. " Jungkook'un verdiği cevaplar bir açıklama bekleme niteliğindeydi.

-" Evet hayır. "
-"Yani senden ayrılmam hep beraberiz hep dostuz ama senin evine gidemeyiz." Tae bir sebep beklermişcesine kaşlarını çattı.

-" İyileşebilmek için sağlıklı beslenmem gerek sana gelirsem sadece fast food yiyoruz. " Tae kafasıyla onay verip sandalyeden kalktığında gidecek sandım ama yanıma gelip önümde diz çöktü. Ne yaptığına anlam veremeyerek onu kaldırmaya çalıştım ama beni dinlemeyip ellerini önünde birleştirdi.

-" Minseo~shii ben de burada kalabilir miyim ? " boş oda kalmadı ki ama ne diyeceğim şimdi bana yalvarırcasına bakan bu çift gözlere karşı.

-" Oda yoksa ben Jungkook'un kaldığı odada kalırım. Evet evet lütfen biz beraber kalırız di mi Jungkook? " Jungkook'a baktığımda onun bu hareketlerine gülüyordu kafasını salladığında Tae de gülüp bana döndü.

 ROOMMATE || KSJ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin