Fyodor Dostoyevsky

664 41 37
                                    

Tanrım, elimden gelenin en iyisini yapıyorum.
Bunu kendim için yapmıyorum.
1- İstiyor.
2- Veriyorum.
3- Geri geliyor.
Bana ihtiyacın olduğunu biliyorum.

"Şimdi ne yapıyoruz?"

Soruna karşı sırıtmamla neşeyle ayağa kalkıyorsun. Yıkımı severim ama bunu kendim için yapmıyorum.

"Ne yapmayı istiyorsun?"

Neşeli hâlin düşüncelerde boğulunca yüzün asılıyor.

"Neden öldürmüyoruz?"

"Bu eğlencemizi kısıtlar."

Sırıtmamı silip açık olan bilgisayara dönüyorum. Gerek duymadığım yerler hariç her yer kamera ile izleniyordu.
Buna gerek vardı çünkü her an ne olduğunu bilmem gerekiyor.
Uzun zamandır bunu yapmıyorum ancak şimdiden sıkılmaya başladım.
Bir görüntü ilgini çekmiş olacak ki beni heyecanla dürtüyorsun.

"Hey, şuna baksana; az önce korku filmi çektiklerini sanıyordum! Bu gerçek bir kavgaymış."

Koluma koyduğun elini tutunca bana sorgular gibi bakıyorsun.
Seni piyonlarımdan biri yapmak istiyordum; şu an piyonun olmak için hazırım.
Oyunu başlatan kişi bensem, bitirmek için yanımda olmalısın.

"Kaosu istiyorsun değil mi?"

Bunu biliyorum ve her şey hazır.
Sana istediğini veriyorum.
Oyuna dahil olmak istediğini söylüyorsun. Sana karışma gibi bir hakkım yok. Silahlı Dedektif Şirketinin ve Liman Mafya'sının çöküşünü izlemek istiyorsun.
Lafı uzatmadan yanımdan ayrılınca kameralarla seni takip ediyorum.
Kahkahan odayı sarmalarken benden bahsettiğini duyuyorum.

Yaklaşık iki saat sonra ise geri dönüyorsun.
Üzgün değilsin, her şey plana uygun ilerliyor.
Ancak bana ihtiyacın olduğunu biliyorum.
Sana en iyimi vermek için hazırım.






Gogol'dan bahsettiğini anlamışsınızdır sanırım :o

BSD-one shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin