Eveet merhabalar. Bu kurgu günnlerdir kafamın içinde dönüp duruyor yani aşırı heyecanlıyım. Kemerleri bağlayalım çünlü başlıyoooorrrrr☄☄☄.....
Geç oldu ama, başlangıç tarihlerini alabilir miyim? Şu an 05.02.2021, gece 5:10 ve şu an bu hikayenin 29uncu bölimünü yazıyorum. Bu maceraya benimle var mısınız?
Barış alelacele duştan çıktı. Biraz daha hızlanmazsa antenmana geç kalıp koçtan azarı yiyecekti. Havlusunu beline sarıp mutfağa girdi. Diğer havluyla saçlarını kurularken televizyondan spor haberlerini açtı. İzlemeye vakti yoktu ama evde ses olmasını seviyordu.
Buzdolabından 3 yumurta çıkarıp beyazından omlet yapmaya koyuldu. Kahvaltıyı atlamayı asla sevmezdi. Spor spikerinin azar azar sesi geliyordu. "Evet takım bu transferden umutlu görünüyor çünkü geçen sezon şampiyonluğu kılpayı kaçırdılar, yeni kan iyi gelecek gibi. Biraz transferden bahsedelim Bölükbaşı, 17 numaralı formayla mücadele ediyor. Gelen bilgilere göre de yarım saat içinde Türkiyeye iniş yapacak tabii muhabirlerimiz oradalar, dakikası dakikasına aktarıyor olacağız, bizden ayrılmayın... (reklam)"
Barış twitter turunu yaparken kahvaltısını etti. Hızla giyinip evden çıktı. Arabasına atlayıp komplekse yol almaya başladı.
Domino ekibi bu yıl sezonu bol transferle açmıştı. Tüm kollarda eksikleri tamamlamış yoluna devam ediyordu. Zaten basketbol takımı geçen yılı şampiyon olarak tamamlamıştı, tek yapmaları gereken başarıyı korumaktı. Bu yüzden antrenmanlar can çıkaracak derecedeydi.
Barış koşarak sahaya girdi. "Aferin be oğlum bugün de yetiştin" dedi kendi kendine. Koç takım arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Koçu ilk gördüğünüzde tatlılığına aldanıp yanlış izlenime kapılabilirdiniz, çok disiplinliydi ki bu iyi bir şey olmalı çünkü takımı topluyordu. Hiç acıması yoktu, 5 dakika geç kalsanız 100 ölüm turu ve 100 şınav ceza alırdınız. Ama bu yaptıkları takımın ve Barışın başarısına muazzam katkı sağlamıştı çünkü ne olursa olsun sporda disiplin şarttır.
-------havalimanı-----
Nisa uçaktan inmişti. Sonunda babasının büyüdüğü topraklara tatile değil de hizmet etmeye, katkı sağlamaya gelmişti. Kapıdan çıkınca muhabirler yaklaştı. "Nisa hanım ne söylemek istersiniz??" "Nisa hanım bi poz alabilie miyiz" "yeni takımında seni neler bekliyor nisa??" Nisa sevgilisinin elini bırakıp gözlüğünü çıkardı. "Teşekkurr ederim (nisa aksanı tabii kii) Tüm yaz Turrkçe pratik yaptım, heyecanlim." Gülümseyip yürümeye devam etti. Sorular devam ediyordu ama şimdi acelesi vardı, daha yerleşecekti. Sevgilisininse suratı 5 karıştı "bi de habere geliyolar, eziliyodum nerdeyse"
Nisa: martin çok memnuniyetsizsin, mutlu olmayı dene.
Taksi kompleksin önünde durdu. Taksiden indiler. Nisa temiz havayı içine çekti, 1 ay önce ona gelen teklif anına gitmişti. Hemen burayı araştırmaya girişmişti ve tam da istediği gibi bi yerdi. Tenis kortları, olimpik havuzlar, golf sahası, hatta kompleksin içinde bir göl bile vardı, tabii tepeden denizi görüyordu, açık sahalar da denizin kıyısındaydı, muhteşem huzur yani... Koç kapıda Nisayı karşıladı. Voleybola ait kısımları gezdirdi fakat nisa o kadar yorgundu ki takımla tanışmayı yarına bırakmak istedi.
Martin ile eve ilerlediler. Kompleksin en büyük artılatından biri de içinde sporcuların da kalabileceği evler olmasıydı, nisa da bunlardan birinde kalacaktı. Eve girdiler.
-------ertesi gün-------
Daha voleybol antrenmanlarının başlanasına 2 gün vardı, fırsattan istifade buranın tadını çıkarmaya karar verdi.
"Martiin, kalk hadi tenise gidelim"
"Nisicka uyuyorum"
"Hadi hadii benimle son iki günün pragda uyursun"
Martin kalkıp hazırlandı, tenis kortuna indiler.
(Nisonun kombini) + başında kep var tabi
Antrenman molasında barış tenis kortuna indi. Ne zaman rahatlamak istese bu yeşilliği ve yanında uçsuz bucaksız uzayan denizi görmek iyi geliyordu. Tribünün en uzak köşesine oturdu. Karşıdaki kortta ( 4 tane kort var) bi kadın ve erkek tenis oynuyordu. Kadın adama hiç şans tanımıyordu. "Helal olsun, tenis bu yıl çekişmeli geçicek heralde" dedi içinden. Kız su içmek için durunca barış dikkatlice baktı. Tanıdık gelmişti ama çıkaramamıştı da. Bu sırada martin gelip nisayı yanağından öptü. (Ah kalbiimm) Kızı biraz daha inceleyip kalktı, antrenman saati gelmişti yine.
Nisa ve martin uzun süre oynadılar, daha devam ederlerdi ama martinin işi çıkmıştı ve acilen çekyaya dönmesi gerekiyordu. Nisa buruk bir şekilde martini uğurladı. Nasıl olacaktı böyle....
Nisa odasında ertesi güne kadar dinlendi. Üstünü giyinip kompleksi gezmeye çıktı. Burası o kadar ferah bir yerdi ki, insana huzur veriyordu. Tabi pek de sakin sayılmazdı çünkü altyapı da dahil birçok spor kolu buradaydı. Havuzun önünden geçerken duraksadı. Elinde kronometre olan adama yaklaştı "Yarış mı var burada"
"Evet 3 git 3 gel yapıyorlar en hızlı bitireni bulmaya çalışıyoruz"
"Ben de katılabilir miyim?"
"Tabi, ama vaktin varsa bi sonraki turu bekle çünkü bu bitmek üzere"
Nisa beklerken diğer havuza girdi. Havuzun dibine oturdu (medcezir mira style)
O sırada 3-4 erkek koşarak nisanın olduğu havuza atladı. (Basketbol takımı) Barış da arkalarından gülüyordu. Nisa yüzeye çıktı. "Bu ne yaa. Yavaş biraz"
Alper: oha deniz kızı çıktı havuzdan
Nisa havuzdan çıkıp kenara oturdu "bu ne 10 yaşında falan mısınız"
Barış: kusura bakma ama göremedik seni, yüzeyde değildin ki?
"Sizin kıyafetlerinizle ve ayakkabılarınızla havuza atlamanız doğru ama benim dipte olmam mı yanl..."
O sırada yüzme takım kaptanı seslendi "yeni tur başlıyor"
Nisa "uğraşamayacağım sizinle" diyip diğer havuzun başına geçti. Boneyle gözlüklerini taktı. Düdük çalınca suya atladı.
Barışın kafası karışmıştı, bu kız şimdi yüzme takımında mıydı yoksa tenis mi? O sırada Alper yaklaştı "amma atarlı kız ya, yabancı mı ne bi değişik konuşuyor"
"Haklıydı ama bi yandan, bilmiyorum dün tenis kortunda da gördüm." Bi yandan yarışı izliyordu. Nisa duvara değip kafasını çıkardı.
Kaptan şaşkınlıkla baktı. "Çok hızlı bitti"
Nisa güldü "uzun süredir yüzüyorum."
K: takımımızda senin gibi bi yüzücüyü görmek isteriz.
N: Teşekkür ederim ama başka takımım var.
K: o zaman her hafta gel, sürekli katılmak isteyenlerle yarış düzenliyoruz, ve birinci olduğun için (üzerinde yunus olan bilekliği nisanın bilrğine taktı) bunu kazandın.
N:ödül de mi vardı? Harika. Peki gelmeye çalışırım. Görüşürüz
Nisa kaptanla vedalaştıktan sonra saçlarını havluyla kurulayıp ayaklabılarını giydi. Ayağa kalkıp yürümeye başladı, tam diğer havuzun yanından geçerken biri kolundan tuttu.
"Bi bakabilir misin?"
-----------------------
Yeni böölüüüm. Görüş ve öneriler burayaa☄☄☄
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÝM || NisBar
RandomAşktır yücelten bizi ve derinliğimiz aşktandır. Gerisi boş, yalan. Aşksa; sevmektir. Durmadan, nefes almadan sevmektir.