Merhabalar arkadaşlar. Yeni ve uzun bir bölümle daha sizlerleyim. Bölümü okuduktan sonra yorumlarda düşüncelerinizi paylaşırsanız çok sevinirim. O zaman...
💙Keyifli Okumalar 💙
Kaptan arkasında iki çift şaşkın gözü bırakarak gitmişti. Biz ise neye uğradığımızı şaşırmış vaziyetteydik. Çabuk toparlanan Burçin oldu.
" Hadi yaz." Ben afallamış bir şekilde ona bakıyordum. O ise tekrarladı. " Bilmeceyi yaz, unutabiliriz.". Haklıydı. Unutamamak için yazmalıydık fakat bende kağıt, kalem yoktu ki.
"Burçin haklısın ama bende kağıt ve kalem yok. Nasıl yazacağım?"
Önceden bunu düşünmüş olacak ki cebinden küçük bir kağıt parçası çıkardı. Ve aynı şekilde küçük bir kalem...
Bilmeceyi söyledi ve ben de o minik kağıda yazdım. Şimdi ne yapacaktık? Açıkçası bilmeceden bir şey anlamamıştım. Burçin'e baktım umutsuz gözlerle. O ise " Hadi bilmeceyi bir kez daha okuyalım. Bulacağız merak etme." dedi büyük bir güvenle. Ve bilmeceyi bir kez daha sesli okudum.
Öyle anlar vardı ki
Kimilerinin başlangıcı
Kimilerinin sonuydu
İnsan belirlerdi kaderini daima
Ve boyun eğerdi yaşamı boyuncaAnlamadım. Tekrar okudum, okudum,okudum...
Özgür'den
"Abi babamlar bilmeceyi ne zaman bilecekler?" Ayda'nın sorusuyla başımı ona çevirdim. Sabahtan beri kaç kere sorduğunu sayamadığım o soruyu tekrar soruyordu.
" Abicim, bak tatlım Kaptan'ı duydun. Bilmeceyi vereli yarım saat olmuş. Ve söylediğine göre zormuş da. Onlara biraz süre tanıyalım. Ne dersin? Hem bilmeceyi bildiklerinde onlara yardım edecek olan biziz. Anlıyorum merak ediyorsun fakat biraz sakin olmaya çalışalım."
" Tamam abi haklısın." dedi o da onay verircesine. Özden ise ortaya bir fikir attı. "Zamanı olmadığını biliyorum. Fakat bence ormanı biraz gezelim. Kaptan bizi nereye gidersek gidelim buluyor sonuçta. Hem gördüklerimizle anahtarın nerede olabileceği hakkında bir çıkarım yapabiliriz belki."
Özden' in haklı olduğunu düşünüp biraz gezindik. Her şey normal gitseydi çok güzel bir yerdi. Berrak bir şelalesi vardı. Rengarenk çiçeklerin kokusu ormanı sarmıştı. Kuş cıvıltıları ile doluydu. Derin bir nefes aldım bu güzel kokuyu bir kez daha içime çekerek. Ve o eşsiz çiçeklerin arasında oturduk. Bu süre zarfında Ayda ise fotoğraf çekmekle meşguldü.
Suat'tan
"Buldum." dedim büyük bir coşkuyla. "Bilmecenin cevabını buldum." Burçin heyecanlanmıştı. " Buldun mu? Peki cevap ne?"
" Tabii ki de ilk tatile çıkmamız." dedim kendime güvenen bir tonla. "Bizim bu maceramız tatile çıkmakla başladı eğer tatile çıkmasaydık böyle bir maceraya sürüklenmeyecektik."
O da bana hak vermişti. Şimdi tek yapmamız gereken Kaptan'ı beklemekti. Fakat çok bekleyeceğimizi sanmıyordum.
Düşündüğüm gibi de oldu. Kaptan çok bekletmemiş, hemen gelmişti. " Cevabı buldum." dedim büyük bir sevinçle. Kaptan düşünceli gibiydi. " Emin misin Suat?" Ben ise sorusuna başka bir soruyla yanıt vermiştim. "Emin olmamam mı gerekiyor Kaptan?"
" Bakın size yardımcı olamam. Eğer cevabınızdan eminseniz çocuklarla iletişim kuracaksınız."
Burçin' e baktım. O ise hiç tereddütsüz " Sana güveniyorum." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YERYÜZÜNDEKİ SON RENK
Aventura"Bir gün yeryüzündeki renklerin tek tek solup gideceğine kim inanırdı ki?" " Renkler yavaş yavaş solarken her şeye rağmen mücadele eden bir aile..." Nefes kesici bir maceraya atılmak istiyorsanız işte şimdi tam zamanı. ...