Herkes bilmediğine dair sesler çıkarırken yuqi iyice endişelenmeye başlamıştı.
1 gündür shuhua eve adımını atmamıştı. En son arkadaşlarıyla buluşmaya gittiğini söyleyip evden ayrılmıştı.
Ona birşey olma ihtimalini düşünmek bile istemiyordu.Eğer düşünürse......kendini buna inandırırdı. Bunu ihtimal etmek ölümden beterdi.Özellikle onun için..
Çalan kapı ile bütün gözler yuqi'ye çevrildi. Yuqi yüzüne yerleştirdiği kocaman gülümseme ile kapıya doğru yöneldi.
Boşuna endişe ettiğini düşündü.Tam bir aptaldı.Shuhua' ya ne olabilirdi ki?Neyseki shuhua sonunda gelmişti.Içindeki o kötü hissi umursamadan gülümsemesini genişletti.
Kapıyı açmak için çabaladığında kapının açılmaması üzerine biraz daha zorladı.
Sanki birisi kapıyı açılmaması için uğraşıyordu.
Yuqi yapamayacağını anladığında üyelerden en güçlü olanına sesledi.
"Soyeon-ah lütfen o güçlü kollarınla kapıyı açar mısın?Sıkışmış galiba."
"Ahhhh beceriksiz!geliyorum."
Soyeon sürüne sürüne kapının önüne gelirken yuqi ona sadece göz devirdi.
Kapıyı en az 10 dakika zorladıktan sonra kapının kilitli olduğunu fark ettiler.
"Aptal yuqi.."
Kız onun bu dedikleriyle sessizce kıkırdadı. Kilidi sağa çeviriken shuhua'nın onlara kapıyı açmadıkları için kızacağını biliyordu. Bu düşünceyle kahkahasıyla beraber iç çekti.
Yavaşça kapının kolunu çevirdi ve kapıyı sonuna kadar açtı.
1●
2●
Ve
3●
Yuqi üstüne düşen bedenle arkaya doğru sendeledi.
Shuhua'nın cansız bedeniydi ona bahşedilen. Belkide tanrının ona verdiği en büyük ceza..
Üyeler ona şaşkınca bakarken yuqi shuhua'nın boynuna asılmış kanlı mektubu okumaya başladı.
"Kill me."
Selamın aleyküm.
Şimdi iki fic'i beraber yayınlandığım için biraz zor oldu.
Bu yüzden yazım hataları için üzgünüm.
Bb:/
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
