Hausemate •PJM•

4.Bölüm🌇

Vote atmayı ve yorum yapmayı unutmayın😙😙

Medya'ya bizim bebişleri koydum. Az gözümüz gönlümüz açılsın😂💜

Min Ji, Gafi'yi pansiyonda bırakarak birkaç durak ötede olan kafeye doğru adımlamaya başlamıştı.
Hâla içinde kuruntular kalmış olsa da genel olarak anlaşmayı kabul etme eğilimindeydi.
Jimin ise Min Ji'yi bekletmemek adına erkenden gelmiş kafe'nin önünde bekliyordu. Min Ji'de geldiğinde gayet centilmen bir ses tonuyla konuştu

JM: Günaydın :)
MJ: Günaydın...
JM: İçeri geçelim istersen.
MJ: Olur

Cam kenarında bulunan bir masaya oturduklarında birer kahveden fazlasını sipariş etme gereği duymamışlardı.

JM: Şey, teklifimi kabul ettin değil mi?
MJ: Sanırım evet... Ancak herşeyden önce birkaç konu hakkında konuşmalıyız. Evdeki kuralları belirlemeden ve bu kurallar hakkında bir sözleşme imzalamadan teklifini kabul edemem.
JM: Sözleşme? Biraz abartılı mı oldu sanki...
MJ: Hiç taşınmamak gibi bir şansımızda var hatırlatırım.
JM: Tamam tamam, vazgeçme hemen. Neymiş kurallar?
MJ: Çok bişi yok ya aklıma gelen 25 tane falan.
JM: Y-Yirmi beş?

Jimin "işte şimdi sıçtım" moodundayken Min Ji gayet ciddi bir biçimde her kuralı açıkladı.
Kurallar temel olarak şöyleydi:

Birbirimizin alanına saygı duyacağız, duş almak vs gibi şeyler habersiz yapılmayacak, ortak alanlarda kişisel eşya bırakılmayacak, temizlik ortak yapılacak....

Tüm açıklamalardan sonra Jimin biraz şaşkın bir ses tonuyla

JM: Cidden üşenmedin teker teker yazdın mı bunları?
MJ: Evet hatta sözleşme haline de getirdim :) Buyur bu sözleşme, bu da kalem. Eğer kabul edersen taşınabiliriz. Ha diyosan ki 'olmaz'. O zaman sen yoluna ben yoluma.

Jimin gayet ciddi bir ifade ile sözleşmeyi inceledi ve tekrar Min Ji'ye döndü.

JM: Tamamdır. Kurallar bana uyar. Ancak benimde tek bir şartım var.
MJ: Nedir?
JM: Tanışacağız
MJ: Ne?
JM: Aynı eve çıkıyorsak birbirimizi az da olsa tanımalıyız değil mi?  Kaç yaşındasın? Ne iş yapıyosun falan?
MJ: Pekala...

Konuşmaları esnasında gelen kahveler dikkatlerini bir miktar dağıtmıştı ancak bununla beraber fevkalade gergin ve garip olan ortam da dağıldığından kahveler kurtarıcı olmuştu diyebiliriz.
Kahvelerinden birer yudum aldıktan sonra Jimin odağın dağılmasına izin vermek istemediğinden hemen konuya girdi.

JM: Sadece adını biliyorum o da bavulunda yazdığından.
MJ: Bende aynı şekilde...
JM: Pekâla o zaman ben biraz bahsedeyim kendimden. Ben Park Jimin. 24 yaşındayım. Fransa'da burslu bir şekilde stilistlik okudum. Buraya da çalışmak için döndüm ama maalesef daha ilk günlerden sorun çıktı.
MJ: Anladım... Ben de Kim Min Ji. 23 yaşındayım. Modellik yapıyorum. Yani yapmaya çalışıyorum diyelim. Şirketlere başvuruyorum ancak ya geri dönüt alamıyorum ya da red yiyorum. Bazen dergi çekimlerine çaģırdıkları oluyor ama genel olarak part time çalışıyorum.

Min Ji model olduğunu söylediğinde Jimin ister istemez yüzüne ve vücuduna daha çok dikkat etmişti Min Ji'nin. Cidden duru bir güzelliği ve mükemmel bir vücut proporsiyonu vardı. Jimin modelleri 10 üzerinden puanlandırırdı ve Min Ji gerçekten 10 üzerinden 9'du. Kusursuz denebildirdi... Tüm bu düşüncelerden arınarak gayet sakin bir ses tonuyla sordu.

JM: Düzenli bir işin yok mu?
MJ: Hayır ancak kirayı geciktirmem.
JM: Onun için sormadım ki. Çok yorucu olmalı... Kaç part time işin var?
MJ: Haftasonları bir markette kasiyerlik yapıyorum, Pazartesi ve Cuma öğleden sonraları teslimat işlerim var, salı ve çarşamba akşamları bir barda çalışıyorum. Perşembe günü işim yok ama genel olarak başvuru yaparak ve seçmelere giderek geçiriyorum.
JM: Woaa, cidden meşgul olmalısın.
MJ: Sayılır... Sonuçta para kazanmalıyım.
JM: Üniversite okumadın mı?
MJ: Okudum ama bitirmedim. Yani yarım bırakmak durumunda kaldım diyelim.
JM: Hangi bölümde okuyodun?