Merhaba. Şimdi bebeğimiz 6 aylık. Neden diyecek olursanız. Taehyung sezaryen oldu. Ve sezaryen kesiklerinin iyileşmesi 4 – 6 haftanın sonunda oluyormuş. Bebeğimiz daha bir yaşında değil kısacası. Bunu söylemek istedim. İyi okumalar. 💕👼
🍷
Seokjin, çarpan güneş ışığı ile araladı gözlerini. Bugün hava fazlasıyla güzeldi. Yavaşça yataktan kalktı ve camı hafif araladı. Güneş tüm odalarına sızmıştı. Sıcak hava içeriye, esen rüzgarla beraber girdi. Yavaşça yan kısma ilerledi. Beşikte uyuyan oğluna baktı. Hala mışıl mışıl uyuyordu. Seokjin oğlunun beşiğini kendisi yapmak istemişti. Bu konularda gayet iyiydi. Taehyung boyama işini devralırken, kendisi üzerine desenler çizmişti. Oğullarına ilk hediyeleri el yapımı bir beşikti.
Oğlunun güzelce uyuduğunu görünce içini değişik bir huzur kapladı. Bebek kokusu burnuna kadar geliyordu. Altı aylık bir bebek olmasına rağmen, böylesine küçük gözükmesi kalbini yumuşatıyordu. Kesinlikle babasına çekmişti. Taehyung yirmi altı yaşında olmasına rağmen bir bebekten farksızdı. İki yıldır beraberlerdi ve resmen sevgilisi bebek gibiydi. Bu düşüncesine gülümsedi. İki bebeğe sahip olacak kadar şanslıydı. Oğlunun üzerine battaniyesini çekti.
Sevgilisinin yanına adımladı. Yatağa yavaşça oturdu ve Taehyung'un saçlarını okşadı. İkisi de çok fazla uykusuz kalıyordu. Dae, geceleri huysuzlanıyor ve sürekli ağlıyordu. Nöbetleşe bakıyorlardı. Ama Taehyung'un kokusuna daha çok hakim olduğundan, onun kucağında daha çabuk sakinleşiyordu. Bu yüzden Taehyung için daha zorlu geçiyordu. Ama Seokjin yine geceleri kalkıyor ve Taehyung'u yalnız bırakmıyordu.
Dae bazen Seokjin'in kokusunda uyuyordu. Bazen Taehyung'un kokusunda uyurdu. Bu yüzden geceleri kimin kokusunu duymak isterse, onun kucağında daha erken uyurdu. Seokjin uzandı ve Taehyung'un boynuna sokuldu. Çilek kokusu ve üzerine sinen bebeklerinin kokusu ile aşırı güzeldi. O boynunu öpmek ve dili ile talan etmek istiyordu. Aklına dolan anılarla yutkundu. Resmen zehir gibi, beynine yayıldı şehvet. Onun o hallerini düşünmek bile delirmesine yetiyordu.
Taehyung yüzüne değen ılık rüzgarla yerinde kıpırdandı. Boynundaki ağırlıkla araladı gözlerini. Seokjin'in saçları ilk odağı olunca gülümsedi. Elini hemen saçlarına attı. Yumuşak tutamları okşadı. "Günaydın sevgilim." Seokjin huzurlu sesi duyar duymaz boynuna öpücük bıraktı. "Günaydın güzelim." Taehyung esnedikten sonra yerinde dikeldi. "Oğlum uyuyor mu?" Seokjin Taehyung'u göğsüne doğru çekti. "Uyuyor meleğim. Az önce baktım."
Taehyung kafasını göğsüne sürttü. "İşe gidecek misin?" Seokjin sevgilisinin saçlarını öperken mırıldandı. "Yoongi hallediyor toplantıları. Ben evden maillere bakacağım. Annem teyzemin yanında iken, seni tek bırakmam." Taehyung gülümsedi. Bu hallerine aşırı düşüyordu. "Annenin gelmesine daha bir hafta var. Seokjin, artık hamile değilim ve çok iyiyim. Lütfen işine git. Merak etme en ufak şeyde seni arayacağım." Seokjin alnına bastırdı dudaklarını.
"Tamam. Yarın gideceğim. Zaten önemli bir toplantım vardı. Ama sana mesaj attığımda anında döneceksin." Taehyung yavaşça göğsünden kalktı. Dizleri üzerinde Seokjin'e yaklaştı. Ardından iki bacağını ayırdı. Seokjin'in şort giydiği kucağına yavaşça yerleşti. Kendisi mini bir şort giymişti. Ellerini boynuna sardı. Dudaklarına doğru yaklaştı. "Ne tür mesajlar ile sana cevap vermeliyim?"
Seokjin yutkundu ve kalçasını elleri arasına aldı."Kesinlikle beni zor duruma sokacak cevaplar olmamalı." Taehyung kalçasını Seokjin'in kasığına sürttü. "Hımm ama yeni etekler almıştım. Yarın deneyecektim. Mahrum mu kalmak istiyorsun?" Seokjin yutkundu ve dudaklarını yaladı. "Neden şimdi giymiyorsun? Bence böyle daha iyi anlarım." Taehyung kıkırdadı. Ardından dudaklarına kapandı. Seokjin anında dudaklarını öperken, Taehyung kalçasını belirginleşen şişliğe sürtmeye devam etti.