Jimin'den
Tam olarak şu an Seokjin'in sınıfındaki Yugyeom denen o adamı bulmaya çalışıyordum. Seokjin revirde olduğundan beni durduramazdı.
Bu tür bir tacizi asla tolere etmeyecektim. Seokjin'e dokunmaya çalıştı! O çok narin ve masum olan Kim Seokjin'e.
"Bana dersinizin ne zaman başlayacağını söyleyebilir misin? Duyuru yapıp bir şey soracağım da." Gülümsemeye çalıştım ancak gülümsemem oldukça çabuk soldu.
"Sekiz dakika sonra." Kız nazikçe cevap verdi, sınıfına girmeden önce de hafifçe kafasını eğdi.
Öğrencilerin tamamının ve aynı zamanda öğretmenin de içeri girmesini beklerken sırtıma duvara yasladım.
O Yugyeom denen çocuk çizgiyi aşmıştı. Evet, Seokjin 15'ti yani kirli düşünmesi normaldi ancak Seokjin öyle değildi. O çok kırılgan, masum, saf... bir seks oyuncağı değil. Seksin ne olduğunu bile bilmiyor, değil mi?
"Oi, hyung. Sınıfımın önünde napıyorsun? Seokjin'i mi arıyorsun?" Jungkook sordu. kaşları bir şey düşünüyormuş ya da anlamaya çalışıyormuş gibi çatılıyken, ancak gözleri oldukça uykuluydu.
"Yugyeom denen bir çocuğu arıyorum."
"Yugyeom mu? Neden?"
"Seokjin'e dokunmaya çalıştı."
"NE?"
"Sandalyene otur."
Sinirliydim, delicesine sinirliydim. Birinci sebep, şehirdeki en masum çocuğa dokunmaya çalışmıştı. İkincisi, ona zarar vermişti. Üçüncüsü, o kişi Kim Seokjin'di.
Bunu ödeyecekti.
"Oh, Park Jimin." Öğretmen, benim en sevdiğim hocam olur kendisi, bana seslendi.
"Sadece bir duyuru yapmam gerek, öğretmenim."
"Tabii ki."
Ağır bir şekilde nefes aldım. İçimdeki tüm acıyı içimden atmaya çalışıyor gibiydim ancak acı azalmadı. Aksine nefesim havadaki gerginliği o kadar arttırmıştı ki acı çekerek ölebilirdiniz.
"Yugyeom isimli biri Kim Seokjin'i yumrukladı ve tekmeledi. Bunu neden yaptığını biliyor musunuz? Çünkü kendisi muhtaç ve azmış hissediyormuş."
"N-ne-"
"Gördüğünüz gibi, biricik Kim Seokjin'e dokunmaya çalıştı. Kim Seokjin'e tecavüz etmeye çalıştı."
"Park Jimin, ne oluyor?" Öğretmen Song sesi çatlarken sordu.
"Seokjin bana o Yugyeom denen çocuğun kendisinin içine girebilmek için ne kadar zorladığını anlattı ancak Seokjin yine Seokjin, o çocuğun ne kadar masum olduğunu hepimiz biliyoruz değil mi? Şu an kendisinden tiksiniyor." Bir gözyaşı kaçtı gözlerimden ancak anında sildim.
"Ben öyle bir şey yapmadım!" Bir çocuk bağırdı.
"Öyleyse sanıyorum ki sen Yugyeom'sun." Jimin öğrenciye iğneleyici bir bakış attı, ona öyle şeytanca gülümsedi ki çocuk zorlukla yutkunmak zorunda kaldı.
"Öyle bir şey yapmadım, diyorum." Yugyeom yeniden bağırdı.
"Sana inanmıyorum." Jimin gıcırdattığı dişleri arasından yumruğunu sıkarken söylendi.
"Yugyeom, Jimin, beni takip edin."
***
Hiii thereeee hdvgvdfvks
-28.07.20
-Lyra
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HYUNGS • Jin × BTS
Fanfiction#1 in Jinhope "Hangi hyung'unu daha çok seviyorsun?" Hoseok Seokjin'e imzası gibi olan gülüşünü sunarak sordu. "Ben--" Seokjin cevap vermeden önce tüm hyungları ona sarılmıştı bile. "Ben hepsini seviyorum." Seokjin söyledi. Tüm hyungları iç geçirdi...