O günden sonra arada n birkaç hafta geçmişti. Kendimi terapilere daha fazla verip bir an evvel ayağa kalkmayı ve yeniden kaldığım yerden devam etmeyi çok istiyordum.
Ve istediğim gibi de olmuş terapiler sonuç vermeye başlamıştı. Artık tekerlekli sandalyeyi bırakmış sadece koltuk değnekleri ile yürümeye başlamıştım. Bu da çok uzun sürmemiş ve yeniden eskisi gibi çiftlikte koşturmaya başlamıştım.
Ve ilk fırsatta Mucize ye binip uzaklara doğru koşmaktı. Ama daha yeni toparlandığım için annemler buna engel olmakta israrcıydı. Bir süre onlara hak verip biraz daha toparlanana dek at koşturmamaya karar verip sadece onları izledim.
Ben yeniden ayaklanana dek çiftlikte ki herkes sanki birlik olup yapmam gereken bütün işleri bu altı ay boyunca halletmişlerdi.
Şanslıydım ki sakatlığım sadece altı ay kadar düşmüştü. Ama bu altı ay boyunca insanları çok daha iyi anlamıştım. Bu yüzden Oktay ile birlikte ben de terapiye gelen çocuklara destek olmaya karar verip elimden geldigince onlara yardım ediyordum.
Böylece çiftlikte günler hızla ilerlemeye devam edip gidiyordu. Artık tam anlamıyla ayaklanıp iyileşince bir umut yeniden jokeyliğe devam etmeyi düşündüm.
Bunu aileme anlattığım zaman bana karşı çıktılar. Babamı ikna edip yeniden jokeyliğe dönmeyi çok istedim. Bugüne kadar sadece bunu hayal ederek yaşamıştım. Şimdi ise bunun elimden kayıp gitmesini hiç istemiyordum.
"Babacığım biliyorum bana çok kızacak hatta söyleyeceğim şeye karşı çıkacaksın ama ..."
"Ne söykeyeceğini tahmin edebiliyorum. Bu yüzden cevabımın da ne olacağını çok iyi biliyorsun. Ama dersen ki ben gitmek devam etmek istiyorum o zaman söyleyecek bir sözüm yok. Ayrıca bu kazadan sonra yeniden seni kabul etmeleri çok zor biliyorsun değil mi? Sana bu konu da yardım etmemi bekleme lütfen o gün sakatlıktan çok daha kötüsü de olabilirdi. Söyleyeceklerim bu kadar. Şimdi gitmeliyim."
"Ama baba..." Demeye kalmadan babam çoktan yanımdan uzaklaşıp gitmişti.
Bugüne kadar hayallerim konusunda beni destekleyen babam şu an bana sırt çeviriyordu. Aslında o da haklıydı. Belki ben bir daha hiç yürüyemeyebilir, bir ömür yatağa bağlı kalabilirdim. Ya da daha kötüsü belki de ölebilirdim.O da bir baba sonuçta ve evladına bir şey olmasını hiç istemez.
Onu ciğneyecek değilim ama hâlâ içimden bir ses bu işi birakmamam sonuna kadar devam ettirmem gerektiğini söylüyor. Harekete geçip kaldığım yerden devam etmem gerekiyor.
****
Bu konuyu gidip Selim' e açtığımda o da bu işe karşı çıktı. Zeynep , annem, Fatih amca, ablam ve daha tanıdığım birçok kişi bu işe karşı çıktı. Onları anlayabiliyordum benim için endişe ediyorlardı ama şunu bilmiyorlardı ki ben bu yolda çok fazla şey kaybetmiştim. Artık kaybedebileceğim geriye ne kalmıştı ki.
En sonunda yoğun ısrarlarım sonucu babam haricinde ki herkes yeniden jokeyliğe dönme düşüncemi kabul etmişlerdi. Bunu yaparak iyi mi? yoksa kötü mü? Bir karar vermiştim. İnanın hiç bilmiyordum.
Bildiğim tek şey vardı. O da jokey olmak sadece oraya çıkıp at koşturabilmek. Bu bu hayatta ki tek dileğim di.
Bir gün kalkıp yeniden jokey olabilmek için harekete geçtiğimde hiç kimse bunu kab etmedi. Son sakatlığımı bu camia da ki herkes biliyordu. O yüzden kimse bunu kabul etmiyordu.
Onlar reddettikçe ben daha çok hırslanmış ve bu işi üzerine gitmeyi denemiştim. Ama olmuyordu işte kimse kabul etmiyordu.
En azından bir kerecik olsun oraya cikabmeyi o kadar çok istiyordum ki. Bunu babama söyleyemezdim. Hem o beni geri çevirmiş hem de o günden sonra babamdan yardım almadan kendim başaracağım konusunda kendimi ikna etmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FIRTINA ADIMLAR (Tamamlandı)
Novela JuvenilSahra' nın on yaşında gördüğü Yadigar isminde ki ata duyduğu sevgi onu ilerde bir jokey olmaya götürecek olan fitili ateşlemişti.