Söz verdiğim gibi yazdım ;) Öncelikle kitabı bitirmiyorum. Yazmaya devam edeceğim sizi daha fazla tutmayım sonra görüşürüz.
Yeminimi bozduktan sonra havaalanına gitmek için taksiye bindik. Taksideki adam bize garip bir bakış atsada bir şey demedi. Kısa sürede havaalanına geldik. Adrian bilet işlemlerini hallederken bizde yiyecek bir şeyler aldık. Max ;
" Evin nasıl bir yer ? "
" Güzel. "
" Hiç çocuk var mı ? "
" Elbette var. "
Gülümsedi.Adrianın küçük bir modeli gibiydi.Sarı saçlı ve yapılı bir vücutla abisine çok benziyordu.
" İşte geldim. "
Diye bağırdı Adrian neşeyle. Archer :
" Hallettin mi ? "
" Hallettim. Kolay olmadı ama. "
diyip göz kırptı. Gittiği vezneye baktım. Kız ona hayran bakışlar atıyordu. Başımı iki yana sallayıp güldüm.
" Uçak ne zaman kalkıyor ? "
" Bir saat sonra."
Adrian yanıma oturdu ve gözlerini bana dikti.
" Jane' e ne söyledin? "
" Senin ülkene geri döndüğünü ve vedaları sevmediğin için vedalaşmadığını ama onları arayacağını. "
" Beni ölüdürecek. "
" Biliyorum."
dedi. Pis pis sırıtırken. Omzuna hafif bir yumruk attım. Yüzünü buruşturdu.
" Elinin bu kadar ağır olucağnı düşünmemiştim. Hele ki beslenmediğin halde böyleyse birde beslendiğin zamanı merak ediyorum. "
" Hatırlatmasan olmazdı de mi? Zor duruyorum zaten. " Beni duyan Archer;
" Git ve beslen uçakta katliam çıkarmanı istemeyiz. "
ona bakıp gözlerimi devirdim ve ayağa kalktım. Marketlerin arka tarafı yeterince kuytuydu. Arkada duvara yaslanmış sigara içen 20 li yaşlarda bir kız vardı. Sigarayı attığı an yanında bittim. Harekete geçmesine izin vermeden dişlerim boynuna yapışmıştı. Kanının ihtiyacım kadarını içtikten sonra onu bıraktım. Birazda olsa kendime gelebilmiştim. Diğerlerinin yuanına döndüğümde gitmeye hazırlanıyorlardı.
" Anons geçtiler uçağa binmemiz gerek. "
" Tamam. "
dedim ve Adrianın benim için hazırladığı bavulu aldım. Evdeki eşyalarımın hepsini koyduğunu söylemişti. Bavullarımızı bagajlara yerleştirdikten sonra koltuklarımıza oturduk. Cam kenarında Max onun yanında Archer, Adrian ve ben oturuyorduk. Adrian ;
" Sence bizi iyi karşılayacaklar mı ? Sonuçta onlardan kaç bin tanesini öldürdük. "
" Büyük ihtimalle sizi öldürmek isteyecekler ama endişelenme benim sözümü dinlerler. "
" Nasıl ? Niye evden kaçan birini dinlesinler ? "
" Kaçmadan önce onları korkuttuğum için olabilir. "
" O zaman güvende olucaz öyle mi ? "
" Yani bir kaç vampir üzerinize atlayıp sizi ısırmak isteyecektir bir kaç kurt pençesiyle karşılaşabilisiniz onun dışında güvendesiniz. "
" İçimi rahatlattın gerçekten. "
" Sakın ordayken ukalalık yapma. Babam ukalalardan nefret eder. Ukala bir avcıdan daha da nefret eder. "
Başıyla onayladı ama gözlerindeki endişeyi görmüştüm. Geri kalan zamanda hepimiz uyuduk. Birinin beni dürtmesiyle uyandım. Adrian üzerime doğru eğilmişti.
" Geldik. "
bavullarımızı aldık ve bir taksiye bindik. Taksiye Vampirler ve Kurtların özel toplantı yerinin adresini verdim. Hepsinin şuanda orda olmaları gerekiyordu. Taksi durunca parasını ödedik ve indik. Archer ;
" Her zaman vampirler ve kurtlarla dolu bir yere gitmek istemişimdir. " Alayla söylediği cümle bizi güldürsede hepsi korkuyordu. Kapıya yaklaştım ve Kurukafalı zile bastırdım. Kapı bir kaç saniye sonra açıldı ve ardına şaşkın gözlerle bize bakan Sarah ve Aeron çıktı.
" İşte şimdi bittim. " diye fısıldadım. Sarah üzerime doğru koşmaya başladı. Ve bana sımsıkı sarıldı.
" Baban seni öldürecek. "
" Bilmediğim bir şey söyle. "
Ve bölüm biter. Ekşınsız bir bölümdü. Diğer bölüm baya olaylı olucak. Hafta içi yb yazmaya çalışıcam ama yazamayada bilirim çünkü sınav haftam yazamazsam hafta sonu 2 tane yazıcam. Sizi seviyorum. Vote ve yorumu unutmayın lütfen :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sarışın Melez 2
عشوائي*İlk kitabı okumadan başlamayın* Alex normal bir hayat sürmek için New York 'a gelir ama sorunlar peşini bırakmaz. En büyük sorunsa Gölge Avcılarıdır. Savaş yaklaşıyordur. Verilmesi gereken kararlar yapılması gereken fedekarlıklar vardır.