Bölüm 4 Silah Sesleri

143 8 23
                                    

Keyifli okumalar dilerim 🙏
Bölüm Şarkısı : İkikardesh & Eza - Çukur

Çiler

Hastaneye geldiğimizde Savaş arabayı park edecek yer bulup yanımıza geleceğini söyledi. Uraz kucağımdayken hastaneye girip doktorun olduğu kata çıktım. Doktor enjektörü hazırlarken Uraz sadece onu izliyordu. Hazır olduğunda Savaş da gelmişti. Uraz'ın kolunu sıyırdım Doktor yaklaşırken bile ürkmüştü iğneyi yaptığında çok az ağladı ama çok da çabuk susmuştu. Savaş'a baktığımda gözlerinin kapalı olduğunu fark ettim. Doktora teşekkür ettikten sonra hastaneden çıktıktan sonra Savaş'a sordum kendimi tutamayarak

' Sen neden gözlerini kapadın. '

' Anlamadım. '

' Uraza aşı vurulurken gözlerini kapattın. Neden '

' Ha. Şey ben bakamıyorum Enjektöre'

' Korkuyorsun yani.'

' Pek öyle sayılmaz.'

' İyi hadi öyle olsun.'

' Siz bekleyin burada arabayı getireyim ben.'

' Tamam.'

Savaş arabayı getirmek için ayrıldığında kucağımdaki Uraz ile konuşmaya başladım

' Ne oldu. Ay mi oldun sen.'

' Ay oldu.'

' Kıyamam. Öpeyim geçsin. '

' Öp. '

Urazın yanağına ve koluna minik öpücükler kondururken kıkırdıyordu. Savaş yanımıza gelip durduğunda araca binip hastaneden uzaklaştık..

***

Evde sıkıntıdan patlama noktasına gelmiştim artık. Hiçbir arkadaşımla görüşemiyor konuşamıyordum. Kainat'ı çok özlüyordum Bülent eve gelir gelmez açacaktım bu konuyu. Ne zaman geleceği asla belli olmuyordu bazen hiç gelmiyor geldiği zaman da sabaha karşı geliyordu. Arabasının sesinden anlıyordum gelmiş olduğunu uykum çok hafifti. Uraz derin uykusundayken cama doğru ileriyip her zaman yaptığım gibi gökyüzünü yıldızları izlemeye başladım. Saat epey geç olmuştu ama uykum gelmiyordu bugün. Hafif hafif yağmur yağıyordu. Yağmuru izlerken kahve içmeyi çok severdim ben. Uraz'ın başında duran bebefonu açıp diğerini de elime alıp mutfağa geçtim. Kahveyi hazırladıktan sonda odaya geçtim. Kapıyı sessizce kilitledim ve canım yanındaki tekli koltuğa oturup manzarayı izlemeye odaklandım.

Gökyüzü ile olan aşkımı bölen Bülent şerefsizinin arabası olmuştu maalesef ki. Bütün keyfimi kaçırmıştı resmen. Arabasından indiği an gözleri beni buldu ona bakmayı kesip gözlerimi başka yerlere odakladım. Eve girdi hemen ardından kapımı tıkladı. Açmak istemiyordum ama Uraz ses yüzünden uyanır onu görünce yine korkar uyuyamazdı. Kapının kilidini açtım.

' Uyudu mu.'

' Çoktandır uyuyor. Niye geldin sen.'

' Sana mı soracağım. Ne yapıyordun sen camın kenarında.'

' Gökyüzünü izliyordum. O da mı yasak.'

' İyi.'

' Bir şey söylemem gerekiyor.'

' Belirlediğim günler haricinde aileni görmeye gidemezsin. Zaten sen yokken durmuyor şu velet. '

' Başka bir şey. Arkadaşım var yakın arkadaşım. En azından onu görmeye gideyim.'

Aşk-ı Kara Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin